- Gündem
- 23.05.2025 01:25
Konak Kemeraltı Çarşısı’nda yer alan Kestelli Caddesi yürünemez hale geldi. Kablo döşemek amacıyla bir ay önce kazılan ancak kapatılması unutulan yol ise vatandaşlarca tepki gördü; bir genç kız düşerek bileğini burktu
SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Konak İlçesi Kestelli Caddesi’nde bulunan esnaf, “Yetkililer sokağı kazdı ama kapatmayı unuttu. Bıktık artık, burası neredeyse bir aydır bu şekilde” diyerek Türk Telekom’un yaptı iddia edilen çalışmaya tepki gösterdi. Kablo döşemek için başlatılan çalışma sonucunda bir genç kız çukura düşerek bileğini burktu. Kestelli Caddesi’nde yıllardır esnaflık yapan kişiler, hem düzenli olarak patlayan su borularından ve sebepsiz yere başlatılan ancak sonrasında tamamlanmayan yol çalışmalarından bezdi hem de trafik ve park sorunlarından. Kemeraltı Çarşısı’nda yer almasına rağmen yeterince işlek olmayan ve müşteri çekemeyen cadde, çözüme kavuşamayan bu problemlerle birlikte daha da kötü oldu. Şiddetli yağışlardan dolayı sokağın yürünemez duruma geldiğini vurgulayan esnaf, her gün şikayette bulunmalarına rağmen yetkililerin kendilerine geri dönmediğini kaydetti. “Bu cadde Kerbela gibi” diyen esnaf, ortaya çıkan sorunların hem cana hem de mala zarar verdiğini aktardı. “İzmir’in her yerinde bu soruna rastlayabilirsiniz. Tamir edildiğinde de eskisinden daha kötü oluyor” sözleri Kestelli Caddesi’nin emektarlarına ait. Yıllardır bu caddede esnaflık yapan ancak son yıllarda bir hayır göremediklerini vurgulayan esnaf, bir aydır kendilerini perişan eden yoldan söz açtı. Türk Telekom tarafından kablo döşemek amacıyla kazılan yol tamamlanamadı, çünkü yetkililer yolu kapatmayı unuttu. Ortaya çıkan hatanın bedelini ise 23 yaşında bir genç kız bileğini burkarak ödedi.
YETKİLİLER KAPATMAYI UNUTTU
Kestelli Caddesi’nde kahve işleten Şakir Akarsu, konuya ilişkin şöyle konuştu: “Bir ay önce Türk Telekom tarafından çalışmalar başlatıldı. Kazdılar, alt yapıyı döşediler ancak bu şekilde bırakıp gittiler. Görünen o ki kapatmayı unuttular. Bir gün önce ise 23 yaşlarında bir genç kızımız açılan çukura düşerek bileğini burktu. Abartısız bir buçuk saat boyunca kız burada yığılı kaldı, ambulans saatler sonra geldi. Bir tek ben değil, burada bulunan tüm esnaf aynı durumdan dolayı mağduriyet yaşıyor.” Caddenin çift yönlü olmasından dolayı oluşan trafik ve park sorunlarından da bahseden Akarsu, “Burası oldum olası böyle. Trafik sorun, park sorun, her şey sorun. Araçlar her zaman bu şekilde park ediliyor, yaya geçişi engelleniyor, dar yolumuz daha bir dar hale geliyor. Ve burası çift geçişli yol. Oluşan trafiği, kavgayı siz düşünün” dedi.
SU BORULARI PATLIYOR
Bölgede düzenli olarak su borularının patladığını, her gün şikayette bulunduklarını ancak geri dönüt alamadıklarını vurgulayan bir diğer esnaf ise, “Kazılar başlamadan önce ben söylemiştim, ‘20 güne tamamlamazlar’ diye. Dediğim oldu, hatta 20 günden fazla oldu. Doğru düzgün bir asfalt yapamadılar. Her gün şikayette bulunuyoruz. Şimdi gidip tekrar şikayet etsek yağmuru mazeret edecekler. Asıl yağışlardan dolayı gelip tamamlamaları lazım. Çünkü şiddetli yağmurdan dolayı ortalık daha da bir mahvoluyor. Öncesinde de alt yapı çalışmaları yapılıyordu ve oldukça zaman alıyordu. Zaten devamlı su patlamaları oluyor. Alttan bilmediğimiz bir şeyler kaçak veriyor. Belediye geliyor, tamir ediyor, ertesi gün tekrar aynısı. Biraz ileriki bölgede patlama oldu, 3 ay sonra gelip yaptılar” ifadelerini kullandı.
MÜŞTERİ ÇEKEMİYORLAR
“Bu cadde Kerbela gibi” diyen esnaf, yaşanan sorunlardan dolayı Kemeraltı Çarşısı’na bağlı olan caddenin müşteri çekemediğini ve önceki yıllar gibi işlek olamadığını kaydetti. Trafik polisinin bölgeye çok fazla uğramadığının da altını çizen esnaf, şöyle ekledi: “Üç ayda bir patlamalar meydana geliyor. Kemeraltı Çarşısı’na bağlı olduğu için bu caddenin en işlek caddelerden biri olması gerekiyordu. Ancak böyle alt yapı sorunlarından dolayı maalesef iyi gitmeyen satışlarımız daha da bir kötüye gidiyor. Trafik polisi zaten buraya uğramıyor. Uğrasa dahi yarım saat sonra yine aynı problemler. Bu caddede iyiye dair değişen hiçbir şey yok. Cezadan korktuğumuz için kendi arabalarımızı evimizin ya da dükkanımızın önüne koyamıyoruz. Otoparklara yüksek paralar verip araçlarımızı park ediyoruz. Ancak bir başkası gelip çok rahatlıkla koyabilir. Kimler, neler, bu izni nereden alıyorlar bilemiyoruz. Yetkililer nerede? Defalarca gidip durumdan bahsettik ilgilenen olmadı. Gerekenin acilen yapılmasını istiyoruz.”