Ormanı korumakta daha başarılıyız

İzmir Orman Bölge Müdürü Mehmet Erol, EBSO Meclis Toplantısında orman yangınlarıyla ilgili yaptığı konuşmada,”Kendimizi başka ülkelerle karşılaştırıyoruz. Biz daha başarılıyız.Teknolojik yeniliklerle kendimizi geliştiriyoruz” dedi

  • Oluşturulma Tarihi : 27.08.2019 13:45
  • Güncelleme Tarihi : 27.08.2019 13:45
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Ormanı korumakta daha başarılıyız haberinin görseli

NURETTİN BAKİ
Ege Bölgesi Sanayi Odası(EBSO) Ağustos ayı Meclis Toplantısı, İzmir Orman Bölge Müdürü Mehmet Erol’un katılımıyla gerçekleşti. EBSO Meclis Başkanı Salih Esen, Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ile meclis üyesi sanayicilerin ekonomik gündemi değerlendirdiği toplantıda İzmir Orman Bölge Müdürü Erol da orman yangınları ve ağaçlandırma çalışmaları hakkında bilgi verdi.
18 Ağustos Pazar günü başlayıp 2 gün 5 saat sonra kontrol altına alınan orman yangınıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Erol, rüzgarın hızına karşın yangınla mücadelede ekiplerin başarılı olduklarını söyleyerek bölgede dirençli bir orman yapısı oluşturacaklarını anlattı. Erol, yangından zarar gören köylere arıcılığı teşvik amacıyla bal ormanı kurulacağını ifade etti. Erol, İzmir ve Manisa’da 8 orman işletme müdürlüğü ve 30 şefliğin görev yaptığını söyledi. 1 milyon 18 bin hektar orman alanının bulunduğunu hatırlatan Erol, 2018’de 264 adet yangının meydana geldiğini ve 392 hektar orman alanının yandığını anlattı.
Geçen 18 Ağustos günü 5 farklı yangının meydana geldiğini ifade eden Erol, güçlerin bölündüğüne vurgu yaptı.Yangınla mücadelede başarılı olduklarını ifade eden Erol, diğer ülkeler tarafından takdir edildiklerini söyledi. Erol, “Diğer ülkeler bizi takdir ediyor. Kendimizi başka ülkelerle karşılaştırıyoruz. Biz başarılıyız. Teknolojik yeniliklerle kendimizi geliştiriyoruz” dedi. 18 Ağustos’ta sıcaklığın 35 derece, nisbi hava neminin yüzde 29 olduğunu ve rüzgar hızının 90’a kadar ulaştığını vurgulayan Müdür Erol, o gün helikopterlerin rüzgarın hızı nedeniyle kalkmakta zorlandığını belirtti. 
DİKİLECEK FİDANLAR DAHA ÇABUK BÜYÜYECEK
Yangının sebebi ve faalinin güvenlik güçleri tarafından araştırıldığını anlatan Erol, şunları söyledi:
“Eski Orhanlı Köyü yanacaktı. Yanmaktan kurtarmak için 3 köyü boşalttık. Daha sonra köylerine geri döndüler. Karşı ateş yöntemi biraz riskli olsa da birlikte karar vererek uygulandı. ‘Orman görevlisi orman yakıyor’ denildi. Bu bir iletişim kazasıdır. Biz köyü yanmaktan kurtarmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Hiçbir can ve mal kaybı yaşanmadı. Karşı ateş uygulaması Göcek’te de uygulanmıştı ve oradaki yerleşim alanları kurtarıldı. Bundan sonra projeler tamamlandıktan sonra yanan ağaçlar temizlenecek. Sahaya derin toprak işlemesi yapacağız. Toprak tabakası tamamen işlendiği için daha sonra dikilecek fidanlar daha çabuk büyüyecek. Çukurlar açıldıktan sonra fidan dikimine geçeceğiz. Yangına dirençli ağaçlarla dirençli bir orman yapısı oluşturacağız. Genel müdürlüğümüzün talimatıyla yangından zarar gören köylere bal ormanı yapacağız. Arıcılığı teşvik amacıyla meyve veren ve ekonomik getirisi olan çiçekli bitkilerden oluşan fidanları hanelere dağıtıp vatandaşlarımızın gelir elde etmelerini sağlayacağız.”
UÇAKLAR HAVUZDAN SU ALAMAZ
11 ve 24 Kasım tarihlerinde ağaç dikim kampanyaları başlatacaklarını açıklayan Erol, toplantının devamında meclis üyelerinin sorularını yanıtladı. Erol, ağaçlandırma çalışmalarında kızılçam fidanlarının tercih edilmesinin nedenlerini anlattı. Her ağacı her yerde yetiştirmenin mümkün olmadığına dikkat çeken Erol, kızılçam yerine başka bir ağaç dikmenin ekolojiye ters olduğunu vurguladı. Kızılçam fidanlarının her yıl tohum verdiğini söyleyerek neslini rahat devam ettirecek yapıda bir tür olduğuna dikkat çeken Erol, yanıcı özelliği olsa da toprak içinde çürümeden birkaç yıl kalabildiğini dile getirdi. Bir meclis üyesinin sorusu üzerine uçakların yangına müdahalesi konusundaki tartışmalara da değinen Mehmet Erol, “2008 yılından beri uçak kiralıyoruz. Uçaklar havuzdan su alamaz. Onlar denizden ya da büyük barajlardan su alabilir. Denizden uzak yerlerde bu elverişli değil. Uçak 4.5 ton su alırken helikopter 2.5 ton su alabilir. Oysa saat başı hesaplandığında helikopterler daha fazla su atar. Helikopter yavaş uçtuğu için isabet oranı yüksek.
Uçak kötü değil, uçak da iyi. Tabi bunlar ihale konusu. THK helikopter ihalesine girdi, ihalede başka firma kazandı. Çok yüksek rakam verdi. Uçak da öyle. Geçtiğimiz yıllarda ödediğimiz rakam var. Aynı rakam üzerinde mutabık olmamıza rağmen iki misli fiyat istediği için uçak kullanılamadı. Onun yerine her uçak için fazladan helikopter kiralayarak yangınla mücadelede zaaf söz konusu olmadı” dedi. 
YORGANCILAR: ASLA İMARA AÇILMAMALI
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ise mecliste yaptığı konuşmada söz konusu yanan alanların asla imara açılmasına müsaade edilmemesi gerektiğine dikkat çekti. Geçen hafta AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın İzmir ziyaretinde konuyu değerlendirdiklerini ve yangınla ilgili yerinde incelemelerde bulunduklarını söyleyen Yorgancılar, “Ortak bir kampanya başlattık. Henüz duymayanlar için desteklerinizi beklediğimizi önemle rica ediyorum. Başta mangal yakılan alanları yeniden belirlemek olmak üzere, konu ülkemiz adına bir güvenlik meselesi şeklinde ciddiyetle değerlendirilmelidir” dedi.

Yorgancılar konuşmasının devamında gündemdeki bir başka konu kadın cinayetlerine yer verdi. Güçlü bir ülke olabilmenin sadece maddi olarak zenginlik anlamına gelmediğini söyleyen Ender Yorgancılar,”Güçlü bir ülke güçlü toplumla mümkündür. Güçlü toplumun iskeleti de, ruh ve beden sağlığı tam bireylerle sağlanabilir. Ne yazık ki, çok üzülerek görmekteyiz ki, yaşam hakkı elinden alınan, fiziksel ve ruhsal şiddet gören kadınlarla ve bu şiddeti uygulamayı kendine hak gören canilerle güçlü bir ülke olmamız mümkün değildir” ifadelerine yer verdi.