‘Pırlanta’ gibi yürek

Kızını 25 sene önce bir trafik kazasında kaybeden ve bir gün olsun evlat acısı dinmeyen Nursen Tunail, elinde avucunda ne varsa satarak, Buca Belediyesi ile birlikte küçük çocuklar için 2 tane pırlanta merkezi yaptırdı


  • Oluşturulma Tarihi : 17.03.2018 07:42
  • Güncelleme Tarihi : 17.03.2018 07:42
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
‘Pırlanta’ gibi yürek haberinin görseli

YUSUF ÇAĞIRTEKİN-ÖZEL HABER

Nursen Tunail 68 yaşında. Tunail, bundan 25 yıl önce hayattaki en büyük acılardan bir tanesi olan evlat acısı ile kardeş acısını aynı anda yaşadı. 1993 yılında Ödemiş Bozdağ’da geçirdikleri bir trafik kazasında hem şoför koltuğundaki kardeşini hem de 10 yaşındaki kızı Işın Tunail’i kaybeden Nursen Tunail, o dönemden sonra yıllarca evlat acısı çekti. Kaybettiği kızının yarasını ömür boyunca içinde taşıyan Nursen Tunail, o dönemden sonra bir kez ikiz bebek düşüğü, bir kez de ölü doğum yapınca, içindeki acı daha da arttı. Daha sonraki yıllarda kendini kaybettiği kızının adını yaşatmaya çalışmak için adayan Nursen Tunail, 2 sene önce elinde avucunda ne varsa satarak, Buca Belediyesi ile birlikte 3-6 yaş arası çocuklara günde 3 saat süreyle geçici bakım hizmeti veren 2 tane pırlanta merkezi yaptırdı. Tek amacının kızının hatırasını yaşatmak olduğunu söyleyen Nursen Tunail, kızının adının bu pırlanta merkezlerinden birine verilerek hatırasını yaşatmayı amaçladığını söyledi.

“KIZIM VE KARDEŞİMİ KAYBETTİM”

1993 yılında hayatının kararmasına neden olan trafik kazasını anlatan Nursen Tunail, bir tamirci yüzünden göz bebeği evladını kaybettiğini söyledi. Tunail, “25. yıl önce Bozdağ’da trafik kazası geçirdik. Biz arabayı alalı bir sene olmamıştı ki kazayı yapmadan bir hafta önce arabamızın frenleri ve lambaları yanık kalıyor diye bizi uyarmışlardı. Kardeşim de bizim arabayı garanti kapsamında tamirciye götürdü. Tamirci de bir şey yok diyip kardeşime arabayı geri teslim etmiş. Meğer pedalın altına yay sıkıştırmışlar. Bir hafta sonra garanti süresi doluyor diye gelip ücretli tamir edelim diye düşünmüşler. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Biz de Bozdağ’a arabayla giderken, aracı kardeşim kullanıyordu, bende yanındaydım. Çocuklar arkadaki koltuktaydı. Kızım da arkadaydı. Kardeşim de Almanya’dan arabayla gider gelirdi, yani arabayı epey iyi kullanırdı. Araba virajda dönmedi kaza yaptık. Sürücü koltuğundaki kardeşim ve arkada bulunan kızım vefat etti. Tek evladımdı, doyamadan gitti. Daha sonra ikiz düşük yaptım, bir tane de ölü doğum yaptım” ifadelerini kullandı.

“KENDİ KIZIMA BENZETİYORDUM”

Kızını kaybettikten sonra çok zorlu günler geçirdiğini belirten Nursen Tunail, “Sadece kızımın adını yaşatmayı düşündüm. 1993 yılında kızımı kaybettiğim trafik kazasından sonra muayenemi kapatmıştım. Daha sonraki günlerde Milli Eğitim Bakanlığına katıldım ve çocuklara gönüllü, ücretsiz bir şekilde yardım amaçlı, okul taramalarına giderken çok zorlanmıştım. Çocukların diş taramalarını yaparken çok zorlanıyordum, kendi kızıma benzettiğim çocukları görüyordum. Bazıları gelip yanıma sarılıyorlardı. O zaman çok kötü hissediyordum. Şimdi artık 25 sene geçti aradan ama acısı geçmiyor. Buca Belediyesinin pırlanta merkezlerini biliyordum, takip ediyordum. Çok hoşuma gidiyordu. Daha sonra Buca Belediyesi Başkanı Sayın Levent Piriştina ile konuştuk. 2 tane daha yapmak istiyoruz dediler. Bende o ikisini ben yaptırayım dedim. O ikisini yapmaya param yeterliydi” dedi.

“ELİMDEKİLERİ SATTIM”

Kızının hatırasını senelerdir yaşatmayı düşündüğünü söyleyen Nursen Tunail, bunu gerçekleştirdiği için mutlu olduğunu ifade etti. Tunail, “Biri annemin diğer de benim evim olmak üzere boş duran iki daire vardı. İkisini de sattım Onların parasıyla da okul yaptırmak istedim. Aslında senelerdir kızımın okuduğu ilkokula yardımcı olmak istemiştim. Daha sonra yaptığımız yardım orada kaybolacak diye düşündüm. Yani çok aşırı bir para da yoktu. Hiç olmazsa adını yaşatmak istiyordum ve böyle bir şey yapmak istedim. Elimdeki parayı çocuklar için kullanmak istedim. Benim kızımın sesi çok güzeldi, konuşması çok güzeldi. Ben öğretmen olmak istiyorum diyordu. 10 yaşındaydı onu kaybettiğimde. Onun acısı hiç dinmedi ve adını, hatırasını yaşatmak istedim. Başta kabul görmedi talebim ama şimdi adını koyacaklar galiba” diye konuştu.