Rüzgar yaşamdan yana essin

E. ÇAĞLA GENİŞ

Ege Bölgesi'nin çeşitli yörelerinden doğaseverler ve kitle örgütleri temsilcilerinin büyük ilgi gösterdiği Ege Bölgesi RES Çalıştayı’nda, tüketim mantığına dayalı enerji yatırımlarının insana, doğaya ve dünyaya yaptığı geri dönülemez tahribatın önüne geçilmesi gerektiği vurgulandı.

Ülkenin enerji ihtiyacı ve Rüzgar Enerji Santralleri (RES) arasındaki ilişkinin tartışıldığı çalıştaya, Karaburun Belediye Başkanı Ahmet Çakır, CHP İzmir Milletvekili Musa Çam’ın yanı sıra yaşam alanlarında RES talanına karşı mücadele eden birçok çevre örgütü temsilcisi de katıldı.

“AMACIMIZ YAŞAM HAKKINI SAVUNMAK”

EGEÇEP ve Karaburun Kent Konseyi’nin ortaklaşa düzenlediği çalıştayın açılış konuşmasını yapan Karaburun Kent Konseyi Başkanı İpar Buğra Dilli, Ege Bölgesi’nde çok vahim bir talan yaşandığını belirterek, “Amacımız bu sorunu tartışmak ve doğayı yaşam alanlarımızı kısaca yaşam hakkını savunmak üzere ortak bir yol haritası oluşturmaktır” dedi. Karaburun Belediye Başkanı Ahmet Çakır ise enerjinin her şey olmadığını, Karaburun'daki RES talanının ve tahribatının kırsaldaki köylerde çok rahat bir şekilde görülebileceğini söyledi.

HALK VERİLEN KARARIN PARÇASI OLMALI

Çalıştayın ilk oturumunda Türkiye’nin enerji politikaları ve Ege bölgesindeki RES’ler konuşuldu. Avrupa Ekoloji Federasyonu Üyesi Prof.Dr. Ümit Erdem’in yönettiği oturumda ilk konuşmayı yapan TMMOB İKK Sekreteri Melih Yalçın, “Ne kadar enerjiye ihtiyacımız var bunu tartışmak gerekiyor. Bu enerji açlığını ne güneyin, ne fosil yakıtların ne nükleerin doyurması mümkün değil” diye konuştu. Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu üyesi Yrd.Doç.Dr. Hasan Sarptaş RES’lerin çevresel boyutu ile ilgili konuştu. Sarptaş, RES’lerle ilgili sorunları arazi kullanım etkileri, politika ve planlama etkileri, görsel ve gürültü etkileri gibi maddeleri sıraladı. RES kurulacak alanlarla ilgili sadece rüzgar hızının göz önüne alındığını belirten Sarptaş, “Asıl üzerinde durmamız gerekenler arazi planlaması ve yer seçimi ile ilgili problemler. Halk verilen kararın bir parçası olmalı” diye konuştu.

ANADOLU’NUN TAMAMI KORUNMALI

Ege Üniversitesi Botanik Bahçesi Uygulama Merkezi’nden Doç.Dr. Serdar Gökhan Şenol ise, “Biz botanikçiler Anadolu'da gezerken adımlarına dikkat et bir endemik bitkiye basabilirsiniz deriz.  Dünyada tamamı korunması gereken bir alandır Anadolu” diye konuştu. ÇED süreçlerinin yetersiz olduğunu belirten Şenol, endemik türlerin korunması ile ilgili doğru düzgün hiçbir çalışmanın olmadığını söyledi. Ege Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Ortaç Onmuş, RES’lerin kuşlara verdiği zararlardan bahsetti. Bazı kuş türlerinin manevra yapamadıkları için RES’lere sürüklenip parçalandıklarını söyleyerek, RES'ler için fon veren yabancı bankaların tamamının yarasa izlemeyi şart koştuklarını belirtti. Çalıştayın öğleden sonraki bölümünde ise RES’lerin sağlık üzerindeki etkileri, imar durumları ve RES’ler ile hukuksal süreçler anlatıldı. Çalıştay ülkenin dört bir yanından gelen RES karşıtlarının katkı sunduğu forum bölümü ile sona erdi.

Haber Merkezi