“Salon tanıtımları seçmeni etkilemiyor”

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER
Siyasi partiler İzmir’de 31 Mart yerel seçimleri için adaylarının büyük çoğunluğunu açıkladı. İzmir’de yarışacak adaylarını açıklarken farklı yol izleyen iktidar ve muhalefet partileri ise seçmen üzerinde etki yaratmaya çalıştı. AK Parti adaylarının halka daha yakın olmak için yerelde bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Halkapınar Spor Salonu’nda açıklanırken, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ise İzmir adaylarını grup grup açıkladı. Partilerin aday tanıtım tercihlerini değerlendiren Siyaset Bilimci ve Akademisyen Prof.Dr. Tanju Tosun’a göre bu tercihler partilere herhangi bir avantaj ya da dezavantaj sağlamıyor. 
“İZMİR AK PARTİ İÇİN ÖNEMLİ”
İzmir’in AK Parti için önem arz ettiğini belirten Siyaset Bilimci Tosun, “AK Parti, İzmirliyle yakın temas kurmak için adaylarını İzmir’de yerelde tanıttı. AK Parti açısından bakıldığında İzmir özel önem arz ediyor. AK Parti’nin 2002 seçimlerinden başlayarak Büyükşehir ve ilçe belediye başkanlıklarında daha fazla belediye başkanlığını kazanmak hedefi var. Bu hedefi gerçekleştirmenin de sadece projeyle değil aynı zamanda kente yakınlık, samimiyet ve vatandaşa gösterilen yakın ilgiyle de olduğunun farkında. Aday tanıtımını mekandan yani İzmir’den yapmasını bu anlamda düşünebiliriz. Bununla beraber AK Parti, gerek adayların belirlenmesi, gerekse kampanya sürecinde daha merkezi düzeyde işleyen, merkezden genele doğru bir süreci takip ediyor. Genel merkez bu şekilde mekanda lokal olarak adayların bulunduğu yerleşim yerinde aday tanıtım toplantısı yaparak da İzmirliye daha sıcak, daha samimi ve ciddiyet tekabül eden bir mesaj vermek istemiş olabilir” diye konuştu. 
“CHP TEPKİLERDEN ÇEKİNDİ”
CHP’nin aday tanıtım sürecinde parti içerisinden bir takım tepkilerden çekindiğini ve bu yüzden adayların tek seferde salonlarda açıklanmadığını söyleyen Tosun, “Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafına bakıldığında CHP’nin aday belirleme sürecinde bir takım tepkiler oluştu. CHP’de bu işleyiş biraz daha merkezle yerel arasında bir dengeye dayalı oluyor. Ama iş aday tanıtıma geldiğinde dediğim gibi finansal kaynaklardan kaynaklanan bir durum var. Bunu merkezde takdim etmeyi daha uygun görüyorlar. Doğrudan doğruya bu şekilde değerlendirmek gerekiyor. Zaten partilerin aday tanıtım üzerinden seçimlere önde başlamak anlamına gelmeyeceğini düşünüyorum. Çünkü İzmir’in özel bir durumu var. Yani İzmir’de CHP seçmeni adayın kimliğinden niteliğinden ziyade ağırlıklı olarak öncelikle partiye oy veriyor. CHP diğer partilerle karşılaştırıldığında İzmir’de seçmenin yüzde 85’i her koşulda CHP’ye oy veren bir seçmen, dolayısıyla bu kitleyi Ankara’dan aday tanıtmakla İzmir’den tanıtmakla çok fazla bir avantaj ya da dezavantaj yaratmayacak. Şunu unutmamak gerekir; aday tanıtım toplantılarında salonların dışında olan kitle yerel ve merkezi iktidarı tayin ediyor. Yani sadece profesyonel siyasetçiler, bu işle ilgilenen medya mensupları, akademisyenler bu konuya ilgi duyuyor, seçmen çok da fazla bu konularla haşir neşir değil onlar gündelik hayatlarını idame etmekle meşgul, sandıklar önlerine konulduğunda tercihlerini yapıyorlar” değerlendirmesinde bulundu. 
“BÜTÇELER BELİRLİYOR”
Siyasi partilerin aday tanıtım tercihlerinde bütçelerinin de etkili olduğunu dile getiren Tosun, “AK Parti sadece İzmir’de değil İstanbul, Ankara başta olmak üzere büyükşehirlerde adaylarını bu şekilde tanıtıyor. Bu biraz da partilerin kampanya bütçeleriyle de ilgili olan bir durum. Finansman açıdan mümkünse bütün partilerin 81 ilde de böyle bir yöntemle aday tanıtım toplantısı yapıp, seçmene mesaj vermeleri, seçmene adaylarını takdim etmeleri arzulanan bir durumdur” ifadelerini kullandı.  

Haber Merkezi