Saraç: Kadınlar telefonun esiri olmayın

EMİNE YALÇIN

Koordinatörlüğü İzmir Ticaret Borsası tarafından yürütülen TOBB İzmir Kadın Girişimciler Kurulu’nun, kadın girişimciliğin desteklenmesi hakkındaki çalışmaları kapsamında düzenlenen ‘Çalışan Kadının Ruhsal ve Bedensel Sağlığı’ konulu söyleşi, Dr. Ender Saraç ve Rana Şen’in katılımı ile İzmir Ticaret Borsası’nda gerçekleştirildi. Söyleşi girişimci kadınlardan büyük ilgisi gördü.

Dr. Ender Saraç, konuşmasına söyleşiye katılanlara spor yaptırarak başladı. Saraç, kadın ve erkek yaradılışının kişinin bir seçimi olmadığını hatırlatarak, kadınların iş hayatında erkek gibi davranmasının bedensel hastalıklara neden olabileceğini ve bunların en belirginlerinin kist ve göğüs kanseri olduğuna vurgu yaptı.

“GİZLİ DEPRESYON KADINA HAVLU ATTIRIYOR”

Cinsiyeti ve benliği sevmekle hayata başlamak gerektiğini belirten Saraç, çalışan kadınlarda erkek gibi davranmak nedeniyle gizli depresyon yaşandığını söyledi. Çalışan kadınların sorunlarını psikolojik, gıda ve vitamin destekleri ile kolay yoldan atlatılabildiğini anlatan Saraç, çalışan kadınların gizli depresyon belirtilerini ve yaşadıkları sorunların çözümleri hakkında şunları söyledi: “Çoğu çalışan kadın halsizlik, unutkanlık ve ağrı çekmekte. Kadın güçlü olmak mecburiyetinde olduğu için yorgun düşüyor. Gizli depresyon kadının havlu atmasına neden olan şeydir. Kadınların psikolojik destek alması lazım. Anne olan çalışan kadın ona yüklenen şeylerden dolayı ayağında prangalar oluşuyor. Depo enerjisi bitiyor ve uçan balondan bir şeyler atar gibi ya evini ya da işini atmak durumda kalıyor. Ben burada doğal hamilelerin bile kullanabileceği antidepresanları öneriyorum. Onun dışında B12 ve D3 desteğinin alınması hem hastalıklardan hem de depresyondan çıkış için önemli bir etki yapmakta” diye konuştu.

“SOSYAL MEDYA KADINLARI OLUMSUZ ETKİLİYOR”

Saraç, sosyal medyanın aile hayatını olumsuz etkilediğini de anlatarak, özellikle kadınları olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Saraç, “Sosyal medya kadınlara zarar verdi. Kadınlar gerçek hayatta bulamadıkları mutluluğu sosyal medyada paylaşır oldu. Sosyal medya karı koca arasında ilişki kopukluğuna neden oldu. İnternette harcadığı zamanı eşine ayırmıyor. Günde minimum 2 saat telefonda harcıyor. Kadınlar, bu kadar telefonun esiri olmayın” şeklinde konuştu.

“KADIN HAYATINDAN FERAGAT EDİYOR”

Dr. Rana Şen ise konuşmasına kadının sosyal hayatta çok fazla rolünün olduğuna vurgu yaparak başladı. Şen, “Kadın anne oluyor, çalışsa da çalışmasa da evinin kadını oluyor. Gömleklerin ütülenmesi ondan soruluyor ki isterseniz genel müdür olun hiç fark etmez. Kadının iyi bir eş olması gerekiyor. İş hayatı da olacak, sunumlar hazırlayacak, kitaplar okuyacak. Anne babası yaşlanınca bakacak. Hal böyle olunca kadınlar ‘Hiçbir şeyi layıkıyla yapamıyorum’ diyor. ‘Çalışma o zaman ihtiyacın mı var’ diyor eşi. Birinci vazifesi anne ve eş olmakla kodlanmış kadın ilk olarak iş hayatından feragat ediyor. Evlenerek diplomasını mutfağa asan çok fazla kadın var. Kadın köşesine çekiliyor. Çocuklar evden gittikten sonra hayata tutunamıyor. Evlilikler sürmediğinde acıklı duruma düşüyor. Kadın bu kadar fedakarlık etmeli mi?” ifadelerini kullandı.

“KADIN KADINLIĞI İLE BARIŞIK OLMALI”

Kadınlar erkek gibi olursa başarılı olacağını zannederek özünden uzaklaşan bir kesimin olduğuna da dikkat çeken Şen, kadının kadınlığı ile barışık olması gerektiğini söyledi. Şen, “Kadın kadınlığın getirdiği avantajları iş hayatına sokabilmeli. Kadın hayatının merkezine kendini koymalı ve kendisi ile mutlu olmalı. Hayatlarınızın merkezine kendinizi koyacaksınız ki çevrenize faydanız olsun. Her şeyden önce kendi gelişiminiz ve kendi ruh sağlığınız olsun” dedi

“MOBBİNGE MARUZ KALIYOR”

Şen, kadının hayatın her alanında mobbinge maruz kaldığının da altını çizerek, sözlerini şu şekilde bitirdi: “Mobbingin önüne ancak eğitimle geçilebilir. Ayrıca anneler çalıştığınız için suçluluk duymayın. Çok büyük fedakarlıklar çok büyük farklılıklar yaratmıyor. Çocuklarınızla geçirdiğiniz zamanın kalitesi önemli. Uzunluğu değil.”

“İŞLEYEN KADIN IŞILDAR”

TOBB İzmir İl Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Aysel Öztezel de söyleşi öncesi yaptığı konuşmada kadınların çalışma hayatında desteklenmesinin önemine dikkat çekti. Bu şekilde daha sağlıklı bir toplumun ortaya çıkacağını da sözlerine ekleyen Öztezel, “Türkiye’de kadın girişimci sayısının yüzde 42 artması gurur verici. Almanya’da kadınların yüzde 70’i Türkiye’de ise yüzde 30’u çalışıyor. İşleyen kadın ışıldıyor ve çevresini ışıldatıyor. Çalışan kadınlar, maddi kazancı olduğu için mutlu. Kadın çalışanın haklarının azlığı ve kreş yetersizliği kadının iş hayatına girişinin önünde engel oluşturuyor. Eşit işe eşit ücretten mobbinge kadar kadınlar mağdur. Kadınların güvenle çalışacağı iş kolları yetersiz. İş yerinde kadın erkek eşitliğinin sağlanması ile 12 trilyon dolar ekonomiye artı değer katacaktır. Hem iş koşullarının iyileştirilmesi hem de sosyal hayata katılımlarının artması kadın istihdamını yukarı çekecektir” diye konuştu.

Haber Merkezi