Şiddet şiddeti doğuruyor

Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesinde ameliyat olan bir gence, 4 kişi saldırı da bulunmaya çalışmıştı. Saldırganlara müdahale eden güvenlik görevlileri de olayda yaralandı. Sağlık alanı içinde artan şiddet bir kez daha protesto edildi

  • Oluşturulma Tarihi : 22.07.2017 07:29
  • Güncelleme Tarihi : 22.07.2017 07:29
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Şiddet şiddeti doğuruyor haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ

Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesinde yaşanan şiddet olayı sağlık alanında bitmek bilmeyen şiddet vakalarını bir kez daha gündeme getirdi. Hastanedeki bir gence saldırmak isteyen 4 kişiye müdahale eden özel güvenlik ekibi de yaralandı. Memur sendikalarından KESK’e bağlı SES İzmir Şubesi durumu proteste etti. Hastanenin acil kapısı önünde gerçekleştirilen protestoda ‘Şiddet şiddeti doğuruyor’ başlıklı kınama mesajları verildi. Sendika üyeleri ve güvenlik çalışanları tarafından ‘Taşerona hayır, şiddet sona ersin, güvenceli iş, güvenceli gelecek’ sloganları atıldı.

Sendika üyeleri ve güvenlik görevlileri adına basın açıklaması yapan SES İzmir Şube Eş Başkanı Fatih Sürenkök, yetkililere seslenerek şunları söyledi: “Şiddet nedir, nereden doğar, şiddete neden gerek duyarız? İnsanlar konuşa konuşa anlaşmaz mı? İnsanlık değerleri, saygı, hoşgörü nerede? Toplum olarak ortak yaşama kuralları nasıl oluşur? Ülkemizdeki sefaletin büyümesi, açlık, yokluk, siyasal ve sosyal şiddet. Üst perdeden her hak aramadaki demokratik talebi şiddetle baskılama, adaletin yokluğu, hukuka güvensizlik, kendi işini kendin hallet zihniyetinin büyümesi. Şiddet her yerde, caddede, sokakta, evde, işyerinde, otobüste. İş yerinde mobing, hukuksuz ihraçlar, kadrosuz, güvencesiz çalışma, trafikte kavga, ölüm. Savaştan kaçan kadına tecavüz ve ölüm. Sokakta sürekli kavga. Olmadı bıçakla. Yetmedi ölmedi. Hıncını almadın.”

KENDİ YARALARIMIZI KENDİMİZ SARALIM

Sürenkök, sözlerine şöyle devam etti: “Görevini yapmaktan başka tarafı olmayan kadrosuz güvencesiz sadece ekmeğinin peşinde olan güvenlik görevlisine saldırı, yaralama. İstanbul’daki 12 Mayıs Hemşireler Günü için yapılan basın açıklamasında özel güvenliği sağlık çalışanına saldırtan zihniyet bugün bu hastanede güvenlik görevlilerine karşı o bıçağı tutan eldir. Şiddetin nereden doğduğu bellidir. Ersin Arslan’lar, Melike’ler, Hasan Orhan Çetin ve bir sürü şiddet vakası. Sağlık, iyilik sunan kurumlarsa son olarak, ameliyathane kapısında güvenliğe olan şiddet, yarım kalan işin bitirilmeye çalışılması. Noktayı koymuştur. Tuz koktu. Kendi yaralarımızı kendimiz saralım, iş güvenliğimize, geleceğimize, kurumlarımıza sahip çıkalım. Özelleştirmelere ve taşeronlaşmaya hayır diyelim. Ekonomik ve sosyal olarak daha iyi yaşamak için, hak, hukuk, adalet için beraber mücadele edelim.”

GÜVENCELİ İŞ TALEBİ

Saldırıya uğrayan güvenlik görevlisi Ali Özsavaş ise, sağlık durumunun kritik olduğunu söyledi. Özsavaş, “Gözümden yaralandım. Bir daha görmeme ihtimalim yüksek. Benim gibi vücudundan yaralanan birkaç arkadaşım daha var ama onların durumu kritik değil. Güvenceli iş talebi hayata geçirilsin. Biz güvenceli, kadrolu elemanlar olarak bu hastanede çalışmak istiyoruz. Bu tarz olaylar çok sık oluyor. Valilikten ve emniyetten talebimiz, burada tek bir copla hem kendimizi hem sağlık personelini hem de hastaları korumaya çalışıyoruz. Yetkilerimiz daha da arttırılmalı. Devlet memuru kadrolarına bizde alınmak istiyoruz. Emniyete bağlı güvenlik araçları hastane etrafında olsun, emniyet daha da artırılsın” dedi.