“Siyasette kan davası yoktur”

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, HDP’li siyasetçilere yönelik operasyonlara ilişkin, “Seçimle gelenlerin gidiş yolu seçimle olur. Siyasette kan davası yoktur” dedi

  • Oluşturulma Tarihi : 05.11.2016 08:33
  • Güncelleme Tarihi : 05.11.2016 08:33
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Siyasette kan davası yoktur” haberinin görseli

E. ÇAĞLA GENİŞ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2 gün sürecek belediye başkanları toplantısına katılmak için kente geldi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun ev sahipliği yaptığı başkanlar buluşması, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleşti.

CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ve milletvekillerinin yer aldığı toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ülke gündemi üzerinden mesajlar verirken İzmir’in yerelinde politikalardan örnekler gösterdi.

ŞEFFAF YÖNETİM ÇIKIŞI

CHP’li belediyelerin yerel yönetim politikaları üzerinden örnekler veren Genel Başkan Kılıçdaroğlu, “İzmir’in bir özelliği var. Düşmana ilk kurşunun atıldığı, kurtuluş savaşı sonrası düşmanın denize döküldüğü yerdir. Bu kenti sosyal demokrat bir belediye başkanı yönetiyor. Rant odaklı değil. Görev yapması kolay olmamıştır. Önüne pek çok zorluklar konulmuştur. Diğer belediye başkanlarımızın önüne çıkan engeller gibi. Ama başkanlarımız şeffaf bir yönetimi savunmuştur. Halkına hesap vermeyen bir belediye başkanı ve politikacı olmaz. Siyasetin öznesi halka hesap ermek olmalıdır. Halkına hesap vermekten kaçınan birisinin Türkiye’yi sağlıklı yönetime şansı yoktur. Tarih bunu gösterdi” dedi.

İZMİR, AYDIN, ESKİŞEHİR, MUĞLA ÖRNEĞİ

CHP’li belediyelerin başarılarını anlatan Kılıçdaroğlu, “Bu başarılar sadece İzmir’de mi? Hayır. Eskişehir’e bakalım. Eskiden yeşil Bursa derdik, beton Bursa oldu. Ankara ve Bursa arasında bir kent var. Eskişehir gelen turist daha fazla… Yemyeşil, ranta teslim edilmemiş bir kent. Gençleri sokaklarda dolaşıyor. O kentin başkanı da yargılanıyor. Aydın… Pek çok başarıya imza atan bir belediye. Hatay… Medeniyetlerin kaynağı. Her kimlikten her insanın bulunduğu ama barışın egemen olduğu bir kent. Muğla… Büyük başarılara imza attı. Tekirdağ… Bütün köy yolları asfaltlandı ve asfaltlanacak. Marmara’nın göz bebeği olacak. Belediye başkanımızın amacı bu… CHP iktidara gelirse ne olacak? CHP iktidara geldiğinde İzmir’de, Eskişehir’de, Muğla’da, Aydın’da ne yapılıyorsa Türkiye’de aynısını yapılacak. CHP’li belediyelerin olduğu yerde kimse kendini öteki hissetmiyor. Ayrım yok. Herkesi kucaklamak var. İnsan sevgisi var. Kenti kent yapan ormanlar, binalar, parklar, sokaklar değil, sanatıdır, kültürüdür, sporudur. Her yaştan insana hizmet sunmak demektir. Bunu yapıyoruz. Bizim belediyelerimizin sahip olduğu ilçelerdeki insanlar mutlu ama kaygı içinde” diye konuştu.

“CUMHURİYET DEMOKRASİYLE TAÇLANIRSA GÜZEL”

Kılıçdaroğlu, artan terör olaylarına ilişkin yaşanan tablonun Türkiye’ye yakışmadığını dile getirerek, HDP’ye yönelik operasyonları değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, “Türkiye bir terör batağı içinde... Daha bu sabah Diyarbakır’da ciddi bir patlama oldu. Şehitlerin gelmediği bir Türkiye istiyoruz. Bu tablo bizim hak ettiğimiz bir tablo değil. Atatürk’ün istediği, Türkiye’ye yakışan bir tablo değil. Bu tablonun içinden nasıl çıkarız? Devleti kinle, intikam duygusuyla yönetemezsiniz. Devleti liyakat esasına göre, adalet içinde yönetmek zorundasınız. Hiç kimseyi ötekileştirmeden yönetmek zorundasınız. Bir kişini iki dudağına teslim edemezsiniz. Seçimle gelenlerin gidiş yolu ancak seçimle olur. ‘Yakalayacağım, öldüreceğim’ derseniz, mafya yöntemleriyle susturacağım derseniz o ülkeye barışı asla getiremezsiniz. ‘Musul’a, Rakka’ya gideceğim’ diyorlar. Burnunuzun dibinde kandil var. Neden bir şey yapmıyorsunuz? Çok açık ve net söylüyorum Türkiye iyi yönetilmiyor. Freni kopmuş bir kamyon gibi aşağı doğru gidiyoruz. Nereye gittiğimizi kimse bilmiyor. İşimiz kolay değil. Hiç kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. Bir kişi dahi kalsak Mustafa Kemal’in yolundan asla dönmeyeceğiz. Böyle bir hakkımız yoktur. Cumhuriyet demokrasiyle taçlanırsa güzel olur. Bu ülkede çok bir şey istemiyoruz. Kendi ülkemizde baskı görmeden, insan gibi yaşamak istiyoruz. Belediye başkanlarımız kendi bölgelerinde sadece partisini değil, özgürlükleri, demokrasiyi temsil ediyorlar. Ülkeye demokrasi gelsin diyorsanız o yol CHP iktidarıdır. 14 yıl falan da istemiyorum. 4 yılda bu ülkeyi dünyanın saygın ülkeleri arasına getireceğiz” dedi.

KOCAOĞLU’NDAN BRİFİNG

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocoğlu, yerelde gerçekleşen politikalarından örnek verdi. Kocaoğlu, “Kalkınma dediğimiz lafla olmuyor. Önce mali kaynaklarınızı güçlü tutmanız gerekiyor. Biz ise tasarruf ederek, borç edinerek bazılarının 5’e yaptığını 1-2’ye mal ederek, yani kamunun menfaatlerini koruyarak çalışmaya başladık. Zaten muhalefet partisine mensup başkanın birinci önceliği belediyenin mali yapısını güçlü tutmaktır. Biz de öyle yaptık. Sonuç ortada. Yatırımlarımız 13 yılda 15 kat arttı. 2004 yılında 102 milyon olan yatırım gideri 2016 1 milyar 545 milyona ulaştı. 13 yılda 11 milyarlık yatırım gerçekleşti” açıklamasında bulundu.

YATIRIM VURGUSU

Kocaoğlu, konuşmasının devamında Büyükşehir’in çalışmalarından örnekler vererek şunları söyledi: “2004-2009 arası, 1 milyar 900 milyonda olan yatırım, 2009-2014 arasında 4 buçuk milyara çıkmıştır. Bu tempoda gidersek ki gideceğiz yatırımımız 8 milyarlara çıkacaktır. Bu artan yatırım trendiyle yolumuza devam edeceğiz. Belediyenin arazilerini satmadık. Aksine yol, yatırım, fuar, halkın nefes alacağı alanlar yaratmak için 1 milyar 646 milyonluk kamulaştırma yaptık. Ulusal ve uluslararası kredi notumuz Türkiye ortalamasından 9 kat daha yüksek. Yani şu an İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kredi notu AAA şeklindedir. İzmir tarımı yüzde 5 buçuk büyüdü. Türkiye tarımının iki buçuk katından daha fazla büyüdü. Karşılıklı güven olmasaydı, 4 milyon İzmirli sözümüze güvenmeseydi bunların hiçbiri olmazdı. Türkiye’de süt üretimi yüzde 70 artarken Tire’de yüzde 440 arttı. Çiçekçilikte de önemli atılımlar yaptık. Bayındır önemli ticaret merkezi haline geldi. Kooperatifçiliğin Türkiye’deki oranı yüzde 13, İzmir’de yüzde 28’dir. Aklı ve bilimi kullanmasını bileceksiniz. Makro ve mikro ölçekte oturtmazsanız yaptığınız çalışmaların sinerji yaratması mümkün değildir. Fuar İzmir… Dünyada bir belediye başkanın tek başına her şeyiyle birlikte sadece kendi öz kaynaklarıyla yaptığı fuar alanı yok. Türkiye’nin en nitelikli fuar alanını hizmete açtık. Hizmet sektöründe ve turizmde 1 buçuk milyar katma değer yarattık. Bu kentte yaşamak ayrıcalık, belediye başkanı olmak daha büyük ayrıcalıktır. İzmir varsa katılımcı demokrasi var, hukuk var, Atatürkçüler var. Biz Türkiye’nin demokrasi ve kurtuluş mücadelesini İzmir’de yapmak istiyoruz.”