Su ürünleri stratejik olmalı

Kılıç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kılıç, su ürünleri sektörünün daha fazla desteklenmesi gerektiğini belirterek, “Su ürünleri sektöründe 50 milyar dolarlık ihracat yapabiliriz. Su ürünlerinin mutlaka stratejik ürün olması gerekiyor” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 19.10.2017 07:14
  • Güncelleme Tarihi : 19.10.2017 07:14
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Su ürünleri stratejik olmalı

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN

26 yıl önce 50 ton üretim kapasitesiyle akva-kültür sektörüne adım atan Kılıç Deniz, bugün yıllık 65 bin ton üretim kapasitesi ve 2016 yılı itibariyle 142 milyon dolara ulaşan ihracat hacmiyle sektörünün lideri konumuna yükseldi.

Kurulduğu 1991 yılından bugüne uyguladığı planlı büyüme stratejisiyle yıllar içerisinde üretim, tesis ve personel sayısını katlayarak arttıran Kılıç Deniz, 2010-2016 yılları arasında kendi sektöründe üst üste Türkiye İhracat Şampiyonu olmayı başardı. Bugün 60 ülkede toplamda 150 milyon kişinin balık ihtiyacını karşılamaya devam eden ve Orta doğu - Körfez ülkelerinde pazar payını hızla arttıran Kılıç Deniz, bu yıl Türkiye’den Umman, Suudi Arabistan, Dominik ve Amerika’ya 6 milyon canlı balık ihraç ederek, sektörde bir ilke imza attı ve sektörde fark yarattı.

YENİ TESİS MERSİN’DE

Kılıç Deniz, Mersin’de bünyesine kattığı yıllık 20 bin ton çipura ve levrek üretimi kapasiteli yeni tesisinin de 2018 yılı sonlarında üretime geçmesiyle birlikte, ihracat hacmini daha da arttırmayı planlayarak Türk balıklarının lezzetini daha fazla ülkeye tanıtmayı hedefliyor. Bu bağlamda çalışmalar yaptıklarını söyleyen Kılıç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kılıç, Türkiye’nin su ürünlerinde daha fazla tanıtıma ve desteğe ihtiyacı olduğunu söyledi. Üretim tesislerini A’dan Z’ye gezerek anlatan Kılıç, yıllık 150 bin tonluk balık yemi ve 413,5 milyon adetlik yavru balık üretimiyle çipura ve levrekte Avrupa birincisi olduklarını ifade eden Kılıç, bu yıl Türkiye’den Umman, Suudi Arabistan, Dominik ve Amerika’ya 6 milyon canlı balık ihraç ettiklerini, bunu başaran ilk Türk firması olmanın da haklı gururunu yaşadıklarını söyledi.

ÜLKELER BİZDEN YATIRIM BEKLİYOR

Yıllık 65 bin ton üretim kapasitesiyle dünyanın en büyük çipura ve levrek üreticisi olduklarının altını çizen Kılıç, Avrupa pazarında yakaladığı şampiyonluğu Orta doğu’da da sürdürmeyi hedeflediğini belirtti. Kendilerinden yatırım yapmayı bekleyen ülkelerin olduğunu söyleyen Kılıç, “S. Arabistan, Umman, Gine, Fas, Tunus, Cezayir, İspanya, G. Kore, Çin, Rusya, Ukrayna, G. Amerika’daki tüm ülkeler ve ABD dahil olmak üzere bizden yatırım bekliyor. Ancak personel yetersiz olduğu için bu çağrılara cevap veremiyoruz” diye konuştu.

ABD PAZARI 150 MİLYAR DOLAR

Kılıç Holding’in yurt dışında da yatırımları bulunduğunu da hatırlatan Orhan Kılıç, Moritanya’da balık unu ve balık yağı tesisi, Arnavutluk’ta da 5 bin ton kapasiteli alabalık tesisleri kurduklarını belirterek, Dominik’te ilk etapta bin 500 ton üretimle başlayıp orta vadede 50 bin tona ulaşacak bir çipura ve levrek üretim tesisi ile Amerika piyasasına daha fazla hakim olmayı amaçladıklarını belirterek, “ABD’nin balık tüketimi 150 milyar dolar civarında dolaşıyor. Yani ABD dışarıdan 150 milyar dolar balık ithalatı yapacak konumda yer alıyor. Hiçbir dünya ülkesinde ABD’nin ihtiyacını karşılayacak kadar ne personel var ne de teknoloji. Bu ihtiyacı karşılamak için 10-15 katı fazlasında üretim yapmalıyız. Biz buradan 20 milyar doları çok rahat alabiliriz” şeklinde konuştu.

BİZE KIYILARI VERMESİNLER

Kılıç, sektörde Norveç’in arkasında ikinci sırada bulunduklarını ve bu noktaya hızlı bir şekilde geldiklerine değinerek, “Yazın turist geliyor diye bizi kıyıdan uzaklaştırdılar ancak biz zaten kıyıda olmak istemiyoruz. Bize kıyıları vermesinler. Balık üretimini arttırmamız lazım. Bizim ülkemizde bunun daha çok gelişmesi gerekiyor. Balık tüketimi her geçen gün artıyor. Bizim kıyılarda yerimiz yok zaten. bizim tesisler kıyıdan zaten 8-10km uzakta kıyıdan görünmesi zaten mümkün değil. Norveç 5 milyon ton balık üretiyor. Norveç’te balık üretimi denizleri kirletmiyor da biz de mi kirletiyor. İstanbul Üniversitesi’ne 366 noktada ölçüm yaptırdık. Hiçbir olumsuz sonuç çıkmadı. Türkiye’de su ürünlerinin arttırılması konusunda yardım istiyoruz” ifadelerini kullandı.

STRATEJİK TARIM VE TURİZM

Türkiye’nin iki tane sektörde geleceği olduğuna inandığını söyleyen Kılıç, “Stratejik tarım ve turizm, Türkiye’nin geleceğidir. Bu iki konuda atılacak adımlar Türkiye’yi uçurur. Dolayısıyla işsizlik de dibe vurur. Bizim bölgemizde turizmin ardından en çok istihdam su ürünleri sektöründe var. Biz zaten insanların denize girdiği yerde bulunmak istemiyoruz. Bu yüzden turizme nasıl zarar verebiliriz. Dünyada bizim sektörde rekabet yok. Turizmde 35 milyar dolar ihracat yapıyoruz. Su Ürünleri sektöründe de 50 milyar dolarlık ihracat yapabiliriz. Su Ürünleri’nin mutlaka stratejik ürün olması gerekiyor” dedi.

BİR HAVUZDA 2 MİLYON DOLARLIK ÜRETİM

250 metrekare bir havuzda yetiştirilen balık ile 2 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildiğine vurgu yapan Kılıç, “Dünyanın neresinde bu kadar katma değeri yüksek bir iş var. Bize daha fazla imkan verilirse dünyanın bir numarası oluruz. Türkiye genelinde 11 tane Su Ürünleri Fakültesi var. Bu fakültelerden mezun ola çocuklara biz iş veremiyoruz. Çünkü yatırım yapacak yer bulamıyoruz. Milli gelirin artması için buna ihtiyacımız var. Planlama yapılırken sektörün bu kadar gelişeceği bilinmiyordu. Balığı bugün denize atsanız 20 ay sonra yenilebilecek seviyeye geliyor. Şu anda 10 bin kişi çalışıyor. Mersin’deki tesisimizde 400 bin kişi çalışabilir. Mersin’de yeni bir yatırım yaptık. Muğla’da yatırım yapmaktan vazgeçmedik. 40 bin tonluk alanda ne kadar yer verilirse o kadar yaparız. 1 milyar dolarlık yatırımı orada çok rahat yapabiliriz. Orta doğu’ya balık buradan gidiyor. Bir bölge bu ülkeye çok az. Akdeniz Bölgesi’nde açıkta 2 milyon ton balık üretimi yapabiliriz” diye konuştu.

DENİZ İLE KÜLTÜR ARASINDA FARK YOK

Avrupa’nın gıda konusunda ciddi kriterleri olduğunu sözlerine ekleyen Kılıç, “Avrupa ülkelerinin gıda konusunda ciddi ölçütleri ve normları var. Bildiğiniz gibi hayvansal gıda anlamında bizden aldıkları tek ürün balık var. Bu konuda bizi çok sıkı denetliyorlar. Biz zaten ihracatın yüzde 65’ini Avrupa ülkelerine yapıyoruz. Bu yüzden üretim sürecimizde hiçbir sorun yok. Deniz balığı ile kültür balığı arasında hiçbir fark yok” dedi.

DOĞRU ZAMANLAMA, DOĞRU HAMLE

Son olarak her iş kolunda olduğu gibi başarının reçetesinin çok çalışmak, doğru zamanda doğru hamleleri yapmak ve piyasa şartlarını isabetli tahlil etmek olduğunu ifade eden Kılıç, “65 bin tonluk üretimimizin üçte ikisini 60 ülkeye ihraç ediyoruz. Geçen yıl 142 milyonluk dolarlık ihracat rakamıyla Türkiye’nin en fazla ihracat yapan firmaları sıralamasında ilk yüze girdik. Türkiye’nin en büyük 500 şirketi içinde 30 basamak yükselerek 158. sıraya yerleştik. 2017 yılı içinde dünyada bir ilke de imza atarak uçakla Umman, Suudi Arabistan, Dominik ve Amerika’ya canlı balık ihracatı yaptık. Orta doğu pazarında artan payımız ile 2017 rakamlarımızda yüzde 15 civarı artış bekliyoruz. 2017 yılı rakamları açıklandığında hem toplam üretimde hem ihracat rakamlarında yükselen bir Kılıç Deniz görmeyi umuyoruz. Türkiye için üretmeye ve büyümeye devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi