Sudan değerli altın mı var?

Konak Kent Konseyi, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla düzenlediği basın açıklamasında temiz ve sağlıklı suya erişim hakkı için yetkililere çağrı yaptı


  • Oluşturulma Tarihi : 23.03.2016 09:10
  • Güncelleme Tarihi : 23.03.2016 09:10
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Sudan değerli altın mı var? haberinin görseli

E. ÇAĞLA GENİŞ

Dünyanın her yerinde 22 Mart’ta çeşitli aktivitelerle kutlanan Dünya Su Günü, bu sene 23’üncü yılında. Birleşmiş Milletler’in hayatımızda suyun önemini vurgulayarak içilebilir su kaynaklarının korunması ve çoğaltılması amacıyla ilan ettiği Dünya Su Günü’nde, artık dünya üzerinde su kaynaklarının azalması endişe verici bir boyuta ulaşmış durumda.

Konak Kent Konseyi’nin çağrısıyla Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde bir araya gelen çevre gönüllüleri, su kaynaklarının azalması konusuna dikkat çekerek, temiz ve sağlıklı suya erişim taleplerini dile getirdi. Kentin en işlek caddesinde açılan stantta yoldan geçen vatandaşlara suyun önemine dair bilgilendirme yapılarak, Efemçukuru altın madeninin İzmir’in su kaynaklarında yarattığı kirliliğe dikkat çekildi.

İÇME SUYU TEHDİT ALTINDA

Konak Kent Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi Cezmi Tomrukçu tarafından okunan basın açıklamasında suyun önemine vurgu yapılarak, “Doğal yaşam için en temel ihtiyaç olana suya erişim her canlının temel hakkı. Ancak sularımız artan nüfus, plansız büyüme, yanlış tarım, sanayi ve madencilik politikalarıyla kirlenmeye ve tükenmeye başladı. Kentimiz İzmir de bu süreçten nasibini alıyor ve pek çok çevresel kirliliğin odağında bulunuyor. İzmir Körfezi, Aliağa’da yapılması planlanan termik santrallerin, İzmir’in içme suyu da başta Efemçukuru altın madeni olmak üzere, Çaldağı ve Gördes nikel madenlerinin tehdidi altında. Gediz, Küçük Menderes ve Bakırçay yoğun bir kirlilikle yüz yüze” dendi.

İZMİR’İN ARSENİKSİZ TEK SU HAVZASI

Açıklamanın devamında Efemçukuru altın madeninin İzmir’in su kaynaklarında yarattığı kirliliğe dikkat çekilerek, “Yanı başımızdaki Efemçukuru, İzmir kentinin yaklaşık yüzde 40’ını karşılayan Tahtalı Barajı koruma alanı sınırında, yaklaşık 200 bin kişinin içme suyunu karşılamak için planlanan Çamlı Barajı’na su sağlayacak derelerin mutlak koruma alanı içinde yer alıyor. Bu bölge İzmir’in arseniksiz tek su havzası. Aynı zamanda orman alanları ve eşsiz üzümleri ile İzmir’in gözbebeği. İzmir için yaşamsal öneme sahip bu bölgede altın madeni işletiliyor. Maden işletmesine yönelik yörenin kayaç yapısı ve işletmede yapılacak zenginleştirme işlemi sonucunda maden işletmesinin ağır metal kirliliği yaratacağı, böylelikle bölgenin yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının kirleneceği, yörenin bitki ve orman örtüsünün zarar göreceği, bölgede uygulanan ekolojik tarımı sona erdireceğine dair bilimsel raporlar var” ifadeleri kullanıldı.

İZMİR’İN ÜSTÜ ‘ALTINDAN’ DEĞERLİDİR

Milyonlarca İzmirliyi doğrudan ilgilendiren yaşamsal konu hakkında başta milletvekilleri, yerel yönetimler ve kentteki demokratik kitle örgütlerine önemli görevler düştüğünü hatırlatılarak, “Suyumuzu korumak, geleceğimizi kurtarmak sorumluluğu hepimizin omuzlarındadır. İzmir’in üstü ‘Altın’dan daha değerlidir. Havamızı, toprağımızı, suyumuzu, kültürümüzü korumak için mücadele etmeye devam edeceğiz. Suyumuzu kirlettirmeyeceğiz ve yaşam alanlarımıza sahip çıkacağız” şeklinde açıklama yapıldı.