Teknoloji bağımlılığında çocuklar risk altında

NİLGÜN TAZE - ÖZEL HABER

2017’nin ilk aylarında olunmasına rağmen 252 habere konu olan teknoloji bağımlılığı, başta yetişkinlikler olmak üzere çocuklar arasında da yaygınlaşmaya devam ediyor. 

İnterneti özellikle sosyal medya amacıyla kullanan Türk halkının yüzde 96,9’u cep telefonu sahibiyken yüzde 65’i ise aktif internet kullanıcısı. İnsanı yalnızlaştırarak hayata uyumsuz hale getiren fazla teknoloji kullanımının en büyük semptomları arasında ise kaygı, huzursuzluk, baş dönmesi, nefes darlığı ve titreme yer alıyor.

Anne babaların kendilerine zaman ayırabilmek için ne kadar küçük olurlarsa olsunlar çocuklarının ellerine telefon, tablet, bilgisayar gibi teknoloji bağımlılığı yapan aletleri verdiklerini belirten Psikolog Fatma Nur İbaoğlu Zahnd, “Örneğin bir restorana gittiniz ve rahat rahat yemek yemek istiyorsunuz. Çözüm çocuğun eline tableti vermek. Ya da evdesiniz ve işlerinizi halletmeniz gerekiyor. Kendinize rahat çalışma yaratabilmek için çözüm yine çocuğunuzu televizyonun karşısına oturtmak. Örnekler çoğaltılabilir. Burada kendi konforumuzdan ödün vermemek adına çocuğumuza karşı sorumluluklarımızdan taviz verdiğimiz gerçeğini görmemiz gerekiyor” dedi.

İLETİŞİMİ BOZUYOR

Anne babalar kafalarını dinleyebilmek adına çocuklarını farkında olmadan teknoloji bağımlılığına sürükledikleri bilgisini veren Zahnd, aşırı teknoloji kullanımının bireyleri gerçek dünyadan ayırarak sanal bir alemde yaşamaya sürüklediğini ifade etti. Zahnd, “Teknoloji kontrollü kullanılabildiğinde insan gelişimi için son derece yararlı bir araçtır. Anne babalara çocuklarını ve kendilerini teknoloji bağımlılığından koruyabilmeleri için dikkatli olmalarını tavsiye ediyorum. Ailece belirlediğiniz bir saatiniz olsun ve her ne olursa olsun belirlediğiniz saatin dışına çıkmamak için kararlı olun. Bu kararlı duruşunuz zaman içerisinde bilinçaltınıza inerek sizi bu bağımlılıktan uzak tutar” açıklamasını yaptı.

ŞİZOFRENİ TEHLİKESİ

Teknoloji bağımlılığının insan ilişkilerini bozan toplumsal bir hastalık olduğunu açıklayan Zahnd, “Okullarda uygulanmaya çalışılan tablet üzerinden okuma yapılmasına karşı çıkan ve mücadele  eden biriyim. Çocuklarda kitap okuma azalıyor çünkü tablet elinizin altında ve anlık bir kararla oyuna geçebilirsiniz. Bir sene kızım için büyük bir savaş verdim. Ebeveynler olarak son derece bilinçli olunması gerekiyor. Aksi takdirde son derece hastalıklı bir gelecek bekliyor bizi. Bu bağımlılık alkol, sigara, madde kadar zararlar verir. Siber bağımlılık ilk etapta bireyi depresyona sokar ardından gerçek dünyadan insanı uzaklaştırarak hayal dünyasında yaşattığı için şizofreniye kadar gidebilir” ifadelerini kullandı.

YETERSİZ ZAMAN

Çocukların televizyon, gazete, internet ve bilgisayar oyunlarında gördükleri şiddet sahnelerinden büyük ölçüde etkilendiği bilgisini veren Kazım Dirik İlkokulu Müdürü Hulusi Koca ise, “Birçok kadın evlenip çocuk sahibi olduktan sonra da yıllarca emek harcayarak elde ettiği mesleklerinden kopmama adına çalışma hayatlarına devam ediyor. Zamanının büyük bir kısmını işte geçiren anne, iş yaşamının yanında çocuğun bakım ve ruhsal gelişimine yeterince zaman ayıramadığı için bu durum hem anne hem de çocuk üzerinde tedirginliğe yol açıyor. Kitle iletişim araçlarında gösterilen şiddet sahneleri de çocukları olumsuz etkilemekte ve onları birer teknoloji bağımlısı haline getirmektedir” dedi.

SEVGİ YERİNE ŞİDDET

Şiddet görüntülerine düzenli olarak maruz kalan çocuk ve yetişkinlerin belirli bir süre sonra şiddeti normal olarak algılamaya başladığını açıklayan Koca, toplumun büyük kesiminin algısını yönlendiren medya çalışanlarının şiddet yerine sevgi içerikli yayınlar hazırlaması gerektiğini belirtti. Koca, “Fazla şiddet görüntülerine maruz kalan çocuklarda saldırganlık artıyor. Çocuk kendisine bir karakteri model alarak o karakterin yaptığı saldırgan davranışları sergileyerek çevresine zarar verebilmektedir. Özellikle çalışan anne babaların çocukları evde onlarla ilgilenen kimse olmadığı için rahatça istedikleri programları seyredebiliyor. Bu ilgisiz ortamda çocukları kaçınılmaz olarak teknoloji bağımlısı haline getiriyor” ifadelerini kullandı.  

OYUNLAR ETKİLİYOR

Çocuklarda teknoloji bağımlılığını ve saldırgan davranışları etkileyen en önemli faktörlerden birinin de savaş oyunları olduğunu ifade eden Koca, şunları söyledi: “Genellikle erkek çocukların bağımlılık düzeyinde ilgi gösterdiği savaş oyunları çocukların bilinçaltını etkilemekte ve çocuklar bu oyunlardan fazlasıyla zevk almaktadırlar. Aileler, çocuklarının şiddet ve saldırganlık içeren oyunlardan zevk almalarına dikkat etmeli. Bilgisayar oyunlarında şiddete maruz kalanların, öldürülenlerin acısı çocuklara yansıtılmadığı için çocuklar şiddetin ve saldırganlığın verdiği yıkım ve ıstıraplar hakkında bilgi sahibi olamıyor. Bu da onları şiddetin normal olduğu yanılgısına sokuyor.”

ŞİDDET ÖĞRETİMİ

Bilgisayar oyunlarında çocuğun saldırgan davranışlara aktif katılımı ve bundan zevk almasının şiddet eğilimli bir nesil meydana getirdiğini belirten Koca, “Babaların da çalışan annelere mümkün olduğunca yardımcı olması gerekmekte. Anne babaların çocukları ile geçirdiği zamanın uzunluğu değil kalitesi önemli. Anne-babalar iyi ebeveyn olma konusunda sürekli kendini geliştirmeli, çeşitli eğitim çalışmalarına katılmalı ve okumaktan da geri kalmamalıdır. Hayırlı evlat sahibi olmanın yolu hayırlı ebeveyn olmaktan geçiyor” açıklamasını yaptı.

Haber Merkezi