- Gündem
- 07.06.2025 00:49
İzmir Moda Tekstil ve Konfeksiyon Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Sadi Doğan, tekstil sektöründe Suriyeli işçilere mecbur olduklarını belirterek, Gitmeleri halinde firmalar ihracat mallarını bile yetiştiremez dedi
ÖZKAN PEKÇALIŞKAN-ÖZEL HABER
İzmir Moda Tekstil ve Konfeksiyon (MTK) Sitesinin geçtiğimiz aylarda yapılan olağan genel kurulu sonucunda mevcut başkan İsmail Sadi Doğan yeniden başkanlığa seçildi ve dördüncü kez başkanlık koltuğuna oturmuş oldu. Seçime tek aday olarak giren mevcut başkan İsmail Sadi Doğan seçim sonrası yeni dönemde yapacakları projelerini, MTK sitesinin hedeflerini ve MTKdaki firmaların genel durumunu gazetemiz İLKSESe anlattı.
MTKNIN DEĞERİ 4 KAT ARTACAK
MTKnın şu anda iyi gelişen bir yer olduğunu ve MTKda kiralık işyerinin olmadığına dikkat çeken Başkan Doğan, Rakamlarımız ihracatımıza da yansıyor. Bucada bulunan BEGOS ile başlayan yol projesi bizi çok olumlu etkileyecek. MTKdaki yerlerin değeri en az 1e 4 oranında artacaktır. Bucadaki BEGOS ile ulaşım sorununun hallediliyor olması bize çok büyük bir ivme kazandıracak. BEGOSun tedarikçilerinin çoğu MTKda yer alıyor. MTKnın en büyük avantajlarından bir tanesi sitenin dışına hiç çıkmadan üretim yapabiliyor olmanızdır. Bu ve bunun gibi sebeplerden dolayı üreticilerin çoğu burada kalmak istiyor. Sayısal olarak 200ün üstünde işçi çalıştıran firmalar buraya sığmıyor ve BEGOSa geçiyor. Ciddi sayıda firma bizden ayrılıp BEGOSa geçti dedi.
SURİYELİLERİN BÜYÜK KATKISI VAR
MTKda bine yakın firmanın yer aldığını ve bu firmalarda 17-18 bin çalışanın olduğuna dikkat çeken Başkan Doğan, Birkaç bin kişi açıkta çalışıyoruz diyebilirim. Çok ciddi ara elemen sıkıntısı yaşıyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki tekstil sektöründe ve ayakkabı sektöründe Suriyeli işçiler giderse çökeriz. Bu çok ciddi bir sorun. Türkiyede üniversite ve lise mezunu işsiz çok. Onlar da her işi yaparız diyorlar ama meslekleri olmadığı için hiçbir iş yapamıyorlar. Suriyelilerin Türkiyeye büyük katkısı var. Suriyeliler bizim can simidimiz. Ara eleman açığını onlar kapatıyor diye konuştu.
HERKESE MASA BAŞINDA İŞ YOK
Ara eleman ve işçi bulmanın sıkıntısının MTK özelinde ve tekstil sektörünün genelinde yaşandığına vurgu yapan Başkan Doğan, Yeni dönemimizde de Bornova Belediyesi, Bornova Kaymakamlığı ve İŞKURla ortak projelerimiz olacak. Eğer İŞKURdan işçi bulamazsak yine Suriyelileri eğiteceğiz. Ciddi şekilde ara elemana ihtiyacımız var. Türkiyedeki en büyük ihtiyaç, meslek liseleridir. Milli Eğitim bu konuda çalışıyor ama uygulamayı daha da çoğaltmak lazım. Staj konusunda öğrencilere daha fazla staj yaptırılabilir. Sürenin büyük kısmının iş yerinde geçirilmesi gerekiyor. Burada ailelerin de bu işin üstüne düşmesi lazım. Türkiyede ailelerin kafasında Çocuk okulu bitirsin algısı gibi yanlış bir algı var. Türkiyede herkese masa başında iş yok. Üretimde çalışacak insanlara da ihtiyaç var şeklinde konuştu.
YERLİ İŞÇİ OLMADIĞI İÇİN SURİYELİ ÇALIŞTIRIYORUZ
Başkan Doğan, mavi yakalıların artık beyaz yakalılardan çalışma ortamlarında daha fazla kazandığının altını çizerek, Mavi yakalılar çok daha kolay iş buluyor. Bunların en güzel örneği Suriyeliler. Eğer meslek sahibi iseler hemen iş buluyorlar. Aldığı ücretler de bizim Türkler ile aynı. Yerli işçi yok ve olmadığı için Suriyeli işçi alıyoruz. Benim bulunduğum yerde MTKda durum böyle. Dışarıda Suriyeli işçiler ucuz çalıştırıldığı için işe alınıyor gibi yanlış bir algı var. Ama bu algı gerçek değil. Dediğim gibi biz çalıştıracak Türk işçi bulamıyoruz. Aksini iddia eden varsa gelsin hemen işe alalım. Güvenlikçi, bahçıvan, elektrikçi, makinacı ve kalıpçı gibi en çok aranan elemanları bulmakta zorlanılıyor. Türkiye genelinde hep aynı sorun var. MTKda şu anda 3-4 bin kişi aynı anda işe girebilir. Çünkü her işyerinde yüzde 20-25 eksik elemanla çalışılıyor. Eğer elemanı tam sağlayabilsek ihracat yüzde 20 daha artar ifadelerini kullandı.
UCUZA ÇALIŞAN SURİYELİ KALMADI
Suriyeli işçi konusunu biraz daha açan Başkan Doğan, şu bilgileri de paylaştı: 70li-80-li yıllarda nasıl Türkler, Almanyaya çalışmak için gittiyse şimdi de Suriyeliler zorunluluktan da olsa buraya geldiler ve çalışıyorlar. Ayakkabı ve tekstil sektöründe Suriyelilere muhtacız. İlk başta bir grup yevmiyeler düşürülüyor diye propaganda yaptı. Ancak daha sonraları maaşlar düzeldi. Ucuza çalışan Suriyeli kalmadı çünkü artık piyasayı öğrendiler. Biz de onlar gitmesin diye artık iyi ücretler veriyoruz. Çalışmaları için normal sigorta yapılıyor ama bunlar daha da basitleştirilebilir. Bunlar gidiyoruz derse bizim için sıkıntı yaratır. Eksikleri şu anda onlar dolduruyor. Gitmeleri halinde hiçbir firma ihracat mallarını yetiştiremez. Suriyelilerin eğitilip kalması bize daha faydalı olur. Yoksa Almanyada Türkleri bir süre çalıştırdıktan sonra gönderebilirdi. Ancak bunu yapmadılar.
İHRACATIN ÖNEMİ KAVRANDI
Tekstil sektörünün ihracatta iyi bir ivme yakaladığını ve IF Wedding Fashion İzmir - Gelinlik, Damatlık ve Abiye Giyim Fuarının 2018 yılında da çok iyi geçtiğini belirterek, İzmir bu konuda çok iyi duruma geldi. Sadece bir tek IF Wedding ile kalınmasın. İzmire başka sektör fuarlarını da getirebiliriz. IF Weddingin yanına deri, çocuk giyim gibi fuarları da koyabiliriz. Bizim tekstil sektöründe temel sorunumuz üretimdeki istihdam açığıdır. Eğitim konusu çözülürse her sorunu çözeriz. Meslek liselerinin bence en fazla tekstil bölümü üzerinde durması gerekiyor. Diğer taraftan da artık herkes ihracatın önemini kavradı. Şu anda kabuk kırıldı. Daha fazla şirket ihracat yapmaya başladı. Türkiye katma değeri yüksek mal üretiyor. Teknik tekstil ve organik tekstil konusunda daha iyi noktalara gideceğimize inanıyorum. Tekstilde lokomotif ürünleri söylemek çok zor. Avrupaya Adan Zye her türlü tekstil ürününü gönderiyoruz. Avrupadaki mağazalar buradan kreasyon alıp gidiyor şeklinde konuştu.
KÜÇÜK ESNAF TEŞVİKLERİ KULLANMAYI BİLMİYOR
Markalaşma konusuna da değinen Başkan Doğan, Marka bir maliyet işidir. Marka yaratmak kolay değildir. Ama ufak ufak da olsa markalaşma dönemi başladı. Türkiyede ve İzmirde marka işine daha fazla önem vermeliyiz. Şu anda hepimiz fason ihracat ve üretim yapıyoruz. İtalya markasını yapıp satıyor. Devlet bunun için teşvik de veriyor ancak küçük esnaf bu teşviklerin nasıl kullanılacağını bilmiyor. KOSGEB bu konuda iyi çalışıyor. Yeni girişimcilerin sayısı gittikçe artıyor. Her sektörde dünyaya mal olmuş markalarımız olabilir dünyada kalitemizden kimse şikayetçi değil. Markalaşmayı tam manada sağlayabilirsek Avrupada da mağazalar açılabilir dedi.
TÜRK İŞÇİSİ DAHA VERİMLİ ÇALIŞIYOR
Şu anda Avrupanın kreasyonunu Türk tekstilcileri ve modacılarının yaptığının altını çizen Başkan Doğan, Biz yapıyoruz ama markalar bizim değil. Katma değeri yüksek malların hepsi Türkiyede üretiliyor çünkü hem geri dönüş çok hızlı oluyor hem de kaliteli iş yapılıyor. Bu işler Çinde yapılamaz çünkü ulaşım çok zor. Türkiyeden Avrupada en uzak yer 3 saat. Alo dedikleri zaman 15 gün içinde siparişlerini onlara ulaştırabiliyoruz. Çinliler daha uzun çalışıyor ama Çinde iki kişiden alınan verimi biz burada tek kişiden alıyoruz. Türkiyedeki insanlar daha verimli çalışıyor. Ben Çindeki tekstil üretim alanlarını da gezdim ve gördüm. Orada hantal bir çalışma yöntemi var. Çinde 100 kişi ile üretilen işi biz 50 kişi ile daha kaliteli olarak üretiriz. Tasarım açısından da biz Çinden daha iyiyiz. Bizim insanlarımız daha yaratıcı tasarımlar yapıyor. Moda tasarımlarında trendleri belirlemeye devam edeceğiz. Çinlilerin Avrupaya hitap eden bir tasarım anlayışı olmadığı gibi öyle bir yetenekleri de yok. Türkiye insanı giyinmeyi seviyor ve biliyor diye konuştu.
İZMİR, TÜRKİYEYE ÖNCÜ OLABİLİR
İster tekstilde olsun ister diğer sektörlerde olsun Türkiyenin yerli ve milli markalarını yaratmak zorunda olduğuna işaret eden Başkan Doğan, Türkiyeden çıkan milli ve yerli bir markayı dünyada pazarlayabiliriz. Bir ara Avrupa rüzgarına kapılmıştık. Ama şimdi artık şartlar değişti. Kendimizi de küçük görmememiz lazım. Biz Avrupadan çok konuda iyiyiz. İzmir yeniliğe açık ve modern yapısı ile Türkiyeye öncülük yapabilir. İzmirde birçok üniversite var. Çok ciddi fuar altyapısı var. Tekstil sanayi bölgeleri var. İzmire teşvik alabilirsek İzmirin Türkiyeye daha çok katkısı olacağını düşünüyorum. Manisaya verilen teşviklerin İzmire de verilmesi lazım. Çoğu Avrupalı İstanbul yerine İzmire gelip İzmiri görmek istiyor. Çünkü İzmir daha düzenli ve sistemli çalışıyor. İzmir insanlara daha samimi ve sıcak geliyor. İzmire daha fazla teşvik alırsak İzmir tekstili bir iki yıl içinde asgari yüzde 50 fark atar ifadelerini kullandı.
AVRUPALILAR İZMİRE DİREK UÇUŞ İSTİYOR
Ulaşım konusunda da Avrupadan İzmire direk uçuşların olmasının İzmiri çok rahatlacağını belirten Başkan Doğan, Avrupalıların en büyük isteği bu. Fuar zamanlarında en çok istenen şey direk uçuş oluyor. Avrupalılar en çok bundan şikayet ediyor. İzmire direk hat sağlanırsa tekstil sektörü de bundan payını alır. İzmir ekonomisine dolayısıyla da Türkiye ekonomisine çok büyük katkı sağlanır. İzmir her Avrupalının gezmek istediği bir şehir. İzmirde firmaların güvenilirliği çok fazla. Bu yüzden de Avrupalıların ilk tercihi hep İzmir oluyor şeklinde konuştu.
Son olarak MTK sitesi ile ilgili ellerinden geleni yaptıklarını ve yeni dönemde de daha fazlasını yapmaya devam edeceklerini dile getiren Başkan Doğan, sözlerini şöyle sonlandırdı: Elimizden geleni yapıyoruz. MTK için uyumlu bir şekilde 24 saat çalışıyoruz. Sitemizde otopark sorunu bulunmuyor. Firmaların rahat çalışması için her türlü ortamı onlara hazırlıyor ve sunuyoruz.
MTK Yönetimi
MTK Başkanı İsmail Sadi Doğan, yönetim kurulunda Ömer Mancı ve Abdullah Salkım Başkan Yardımcısı, Zerrin Tunaboylu Ülken, Mustafa Şerifaki, Fatih Yıldırım, Onur Işık, Mustafa Yılmaz, Nedim Örün, Levent İşman, İbrahim Unuvar, Mehmet Sarıgül, Muharrem Güderoğlu, Halil Önder ve Erdal Doğan yönetim kurulu üyesi olarak yer alıyor.
Börtlüce Mağarası turizme kazandırılacak
İzmir’de bir okulda yağmur suyu hasadı