Türk-Arap iş dünyası buluştu

1. Türk-Arap Hazır Giyim, Tekstil, Konfeksiyon, Deri, Ayakkabı, Çanta ve Teknolojileri Fuarı açılış töreni Başta Ekonomi Bakan Yardımcısı Adnan Yıldırım olmak üzere Türk-Arap Ülkeleri İşadamları Derneği İzmir Şube Başkanı Sabuhi Attar'ın katılımıyla gerçekleşti. Yapılan törende ülkeler arasında ekonomik bağların nasıl güçlendirilebileceği konuşuldu


  • Oluşturulma Tarihi : 28.10.2015 08:30
  • Güncelleme Tarihi : 28.10.2015 08:30
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Türk-Arap iş dünyası buluştu

ONURHAN ALPAGUT

1.Türk-Arap Hazır Giyim, Tekstil, Konfeksiyon, Deri, Ayakkabı, Çanta ve Teknolojileri Fuarı açılış töreni Çeşme Sheraton Otel'de gerçekleştirildi. Yapılan törene başta Ekonomi Bakan Yardımcısı Adnan Yıldırım olmak üzere Türk-Arap Ülkeleri İşadamları Derneği  (TURAB) İzmir Şube Başkanı Sabuhi Attar, Umman Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Dr. Salim Saleem Saleh Al-Junaibi, İzmir Ticaret Odası Başkanvekili Akın Kazançoğlu, Arap Birliği Büyükelçisi Muhammed Al Fatih Al Naciri, Somali Ticaret ve Sanayi Bakan Yardımcısı Mohamed Kerow Mohamed, Somali Kültür ve Turizm Bakanı Mohamud Abdi Hassan, İzmir Vali Yardımcısı Raşit Zengin ve çok sayıda ülkenin elçisi katıldı.

Açılışta içerisinde bulunduğumuz hafta nedeniyle 29 Ekim Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıl dönümü katılımcılara anımsatıldı. Atatürk ve silah arkadaşları için gerçekleştirilen bir dakikalık saygı duruşu sonrasında katılımcıların konuşmalarına geçildi.

“ÜLKEMİZE HAYIRLI OLSUN"

Kürsüye ilk çıkan Türk-Arap Ülkeleri İş Adamları Derneği Genel Başkanı Emin Ucuz, 4 gün sürecek olan fuarın ülke ekonomisine faydalı olması dileğinde bulunarak, şunları söyledi: “TURAB İzmir, Mersin ve yakında kurulması planlanan Kayseri, Ankara ve İstanbul şubeleriyle kendi misyonuna, iş dünyasına duyduğu saygın öğelerini somutlaştırarak, iş dünyasına hizmet vermenin gururunu taşımaktadır. Türk-Arap ülkeleri olarak inancımız gereği birbirimizin kardeşiyiz, kardeşliğimizi ekonomi ve ticaret alanında da ortak kazanca çevirme durumundayız. Ülke olarak dünyanın en zengin ve verimli enerji kaynaklarına sahibiz. Bu kaynaklardan kaynaklı zenginliği rabbimiz bize bahşetmiştir. Arap dünyası 370 milyonluk nüfusu ve 3 trilyon dolarlık yıllık üretimiyle dünyada büyük bir yere sahiptir. Üzerinde yaşadığımız coğrafyada daha fazla barış ve istikrarın gelişmesi adına iş dünyası mensupları, her türlü çabayı göstermek durumundadır. Bütün barışçıl çabalara rağmen yaşanan olumsuz siyasi gelişmelerden, Türk-Arap iş dünyası mensupları daha fazla zarar görmemeleri adına çeşitli girişimleri, toplantıları, ekonomik ilişkileri sürdürmek zorundadır. Barış, istikrar ve huzur için emek veren, her kişi ve kuruluşa şükran borçluyuz. Türk-Arap iş adamları Derneği olarak ülkemizdeki Arap devletleri, yabancı misyon şefleri, Türki cumhuriyetlerinin temsilcileri ile temaslarımızı sürdürmekte, Türkiye'deki Arap ligi temsilciliği ve ticaret odaları ile çalışmaktayız. TURAB İzmir Şube’mizin desteği ile bugün burada 4 gün sürecek olan ilk hazır giyim, tekstil, ayakkabı, teknoloji fuarının heyecanını yaşamaktayız. Bu fuara katkısı bulunan herkese teşekkür ederim, hepimize hayırlı olmasını dilerim.”

“TİCARETİN LİMAN ŞEHRİ İZMİR”

Katılımcıları selamlayarak konuşmasına başlayan Akın Kazançoğlu ise, “Böylesi büyük bir fuarı 6. kez gerçekleştiren TURAB'ı kutluyorum. İzmir Türkiye'nin 3. büyük şehri 4 milyonluk nüfusu bünyesinde barındırıyor. Odamıza mensup 80 bin işadamı var. 8 bin 500 yıllık bir tarihe sahibiz. Türk ekonomisi son yıllardaki gelişmesiyle, dünya ekonomileri içerisinde 16. sıraya yükseldi. Türkiye, Arap coğrafyasındaki diğer ülkelerle birlikte 2002 yılında 5 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmine sahipti. Fakat bu rakam geçtiğimiz 13 yıl içerisinde katlanarak büyüdü. Şu anda 53 milyar dolarlık bir hacme sahip. Bu konuda emek gösteren herkesi öncelikle kutlamak isterim. Bu rakam yeterli midir? Bence değil. Bu rakamın daha fazla olması gerekli. Hedefimizi daha yükseklere bir ve beraber şekilde yükseltmeliyiz. Bunu da ikili görüşmeler ve fuarlar ile gerçekleştirmeliyiz. Kazan-kazan felsefesi içerisinde ilerlemeliyiz. Bu fuarda onlardan bir tanesi, karşılıklı yatırımlarımızı, işbirliklerimizi arttırmamız için bir fırsat. Hatta bu ülkeler arasına diğer dünya ülkelerini de katarak ilerlemeliyiz. Bu bağlamda İzmir sektörlere göre yaklaşık yüzde 10 - yüzde 15'lik bir katkı oranına sahip. İzmir tarih boyunca da her zaman bir ticaret şehri olarak anımsanmıştır. Ekonomi açısından odamız olarak tüm katılımcılarımıza katkı sağlayabiliriz, buna hazırız” diye konuştu.

ZENGİN'DEN İZMİR VURGUSU

İzmir Vali Yardımcısı Raşit Zengin ise, “İzmir sahip olduğu tarihi, coğrafi, ticaret, jeopolitik önemiyle çok önemli bir değerdir. Özellikle Ticarette ulaşım konusundaki uygunluk İzmir’i ekonomi konusunda vazgeçilmez yapmıştır. Bu bağlamda İzmir sahip olduğu bu büyük değerler ile Türkiye'nin 3.büyük şehridir. Bu fuar katma değer anlamında İzmir'e büyük bir değer kazandıracaktır" şeklinde konuştu.

“GELECEĞİMİZE UMUTLA BAKIYORUZ"

Ekonomi Bakanı Yardımcısı Adnan Yıldırım, gerçekleştirilen organizasyonun ülkeler arasındaki dostluk ve ekonomiyi pekiştireceğini ifade ederek, “İzmir'imiz sahip olduğu beşeri sermayesi, güçlü sanayisi ve coğrafi güçlüğü sayesinde Türkiye'nin vazgeçilmezidir. İzmir kendi ticaretini geliştirmekle kalmayıp, bölgenin de gelişmesine katkı sunmuştur. Bu çerçeve de yapılan bu organizasyonu desteklemekten gurur duyuyoruz. Türkiye dünyadaki mevcut enerji kaynaklarının 3 de 2’sine enerji talebinin yüzde 50'sinin geçiş kavşağı üzerinde olması itibariyle mükemmel bir yatırım, ortaklık ve işbirliği olanağı sunmaktadır. Bu noktada şu hususu özellikle vurgulamak istiyorum; Türkiye ile iş yapmak, ortaklık kurmak Dünya'ya büyük bir katkı sağlayacaktır. Türkiye dünyaya açılan bir kapı noktasındadır. Bir ticaret merkezidir. İçerisinde bulunduğumuz yılda G20'ye liderlik yapmış bir ülke konumundayız. Türkiye yakın çevresinde bulunan ülkeler ile daha fazla işbirliği yapmak, ticaretini, yatırımlarını ve mali ilişkilerini geliştirmek, kısacası daha fazla yardımlaşmak ve gücüne güç katmak durumundadır. Bakanlığımız bu bağlamda pazarda farklılıkların gerekliliğini çok önceden tespit etmiştir. Bu çerçeve dahilinde Kuzey Afrika, Ortadoğu, Kafkaslar ve Balkanlar'da yürüttüğü çalışmalar sonucunda dış ticaretini sürdürülebilir bir yapıya kavuşturmuştur. İmzalamış olduğumuz serbest ticaret anlaşmaları ile ticaretin kolaylaştırılmasının yanı sıra anlaşma yapılan ülkelerde ki Türk yatırımlarının da önü açılmıştır. Bu sayede doğrudan yapılan yatırımlar vasıtasıyla kazan-kazan prensibi doğrultusunda Arap ülkelerinin kalkınmasına da ciddi katkıda bulunmuştur. Özellikle çevremizdeki bulunan ülkeler ile ticaretimizi geliştirmek için başta lojistik olmak üzere pek çok sorunu aşmış bulunmaktayız. Bu bağlamda Arap birliğine üye olan ülkeler ile ticaretimize baktığımızda 2003 yılına göre ihracatımızın 4.9 milyar dolar dış ticaret hacmimizin de sadece 9.1 milyar dolar olduğunu görüyoruz. 2014 yılına gelindiğinde ise bu rakamlar 6 kat artarak 54.9 milyar civarına yaklaşmıştır. İzmir bu konuda ülkemize büyük bir katkı sunmaya devam etmektedir. Tüm bu gelişmeler somut temeller üzerine geleceğimize umutlu bakmamızı sağlamaktadır" dedi.

 

Haber Merkezi