Ulusal su politikamızı yenilemeliyiz

Türkiye’nin birincil enerji kaynaklarının kısıtlı olduğunu ve su kaynaklarının azalmakta olduğuna dikkat çeken EMO İzmir Şube Başkanı Mahir Ulutaş, “Ülke olarak gelecek yirmi yılda su kaynaklarımızı ne şekilde kullanacağımızı belirleyip ulusal su politikamızı yenilemek zorundayız” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 09.04.2017 07:54
  • Güncelleme Tarihi : 09.04.2017 07:54
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Ulusal su politikamızı yenilemeliyiz

MEHMET ŞERİF TOPRAK

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi’nin düzenlediği İzmir Bölgesi Enerji Forumu, Mimarlık Merkezi’nde gerçekleştirildi. EMO İzmir Şube Başkanı Mahir Ulutaş , “Siyasi iktidarların değişmesine rağmen neo-liberal uygulamalar, kesintisiz olarak sürdürülmüştür. Bugün EMO üyeleri arasından işsizlik oranı yüzde 18,7’e kadar tırmanmıştır. Genç üyelerimiz için işsizlik oranı ise yüzde 27’lere kadar yükselmiştir. Genç mühendislerine istihdam yaratamayan bu ekonomik modeller sanayileşmenin, kalkınmanın yolu yoktur” dedi.

Mimarlık Merkezi’nde 4’ncü kez gerçekleştirilen İzmir Bölgesi Enerji Forum’unda enerji politikalarının bölgemize yansımalarını farklı uzmanlıkların bakış açısından ilgili tüm tarafların katımıyla değerlendirildi. Etkinlikte, enerji alanındaki özelleştirme ve piyasalaştırma uygulamalarının kullanıcılara, tüketicilere, çevre ve kentsel dokuya olumsuz yansımaları bölgemizdeki örneklerden yola çıkarak, değerlendirildi. Enerji üretim tesislerinin doğaya olan olumsuz etkilerinin en aza indirilebilmesine ilişkin çözüm önerilerin de ele alındığı forumda, iletim ve dağıtım şebekelerinin iyileştirilmesine ilişkin konular da masaya yatırıldı. Etkinlik kapsamında, enerji savaşlarından, özelleştirmelerin tüketiciye etkilerine, iletim ve dağıtım şebekelerinin sorunlarından, kentlerde verimli enerji tüketimine, iklim değişikliği politikalarından, yenilenebilir enerji çözümlerine uzanan bir tartışma ortamı yaratıldı. Forumda enerji kooperatifçiliği, enerji tarımı, tarımsal ve hayvansal atıktan enerji elde edilmesi gibi konulara ilişkin sunumlar da yer aldı.

KATKI SAĞLAMAYI HEDEFLİYORUZ

Etkinlik açılışında konuşan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi Başkanı Mahir Ulutaş etkinlik hakkında bilgi verdi. Ulutaş, “Geçmiş yıllarda olduğu gibi forumda, Bir sanayi kenti olan İzmir’de geliştirilecek çözüm önerileriyle ülkemiz için bir yol haritası belirlenmesine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Geleceğe yönelik olarak önleyici çözüm önerileri geliştirilebilmesi adına geniş katılımlı toplantılarla oluşturulan program kapsamında, enerji savaşlarından özelleştirmelerin tüketicilere etkilerine, iletim ve dağıtım şebekelerinin sorunlarından kentlerde verimli enerji tüketimine, iklim değişikliği politikalarından yenilenebilir enerji çözümlerine uzanan bir tartışma ortamı yaratılacak. Enerji politikaları ile kentleşme ve çevre politikalarının birlikte değerlendirildiği oturumlara yer verilecek olan forumda, enerji kooperatifçiliği, enerji tarımı, tarımsal ve hayvansal atıktan enerji elde edilmesi gibi farklı konulara ilişkin sunumlar da yer alacak. İki gün sürecek olan etkinlik kapsamında 26 bildiri sunumu gerçekleştirilecek” diye konuştu.

SORUN KRONİKLEŞTİ

Enerji sorununun kronikleştiğini ifade eden Ulutaş, “Enerji alanı ne yazık ki, ciddi sorunların birikip kronikleştiği bir alan haline gelmiştir. Büyük oranda doğalgaza bağlı ve alım garantili anlaşmalarla ve özel sektörün ancak yüksek karlarının garanti altına alınması durumunda yatırım yaptığı gerçeği ile şekillenen alan, hem cari açığın en önemli kısmını oluşturmakta hem de gerek çok parçalı ve artık yönetilemez hale gelen yapısı gerekse sürekli artan enerji maliyetleriyle ekonomik ve sosyal olarak ülke insanı için ciddi maliyetleri beraberinde getirmektedir. Bu alana ilişkin büyüyen en temel sorun arz güvenliğidir. Yurttaşlarına, sanayi kuruluşlarına sürekli ve kesintisiz elektrik enerjisi sağlayamayan bir ülkenin kalkınma şansı yoktur. İletim şebekesinde yaşanan ve tüm Türkiye’yi karanlıkta bırakan 31 Mart 2016 tarihli sistem çökmesinin yanına geçtiğimiz aralık ayında doğalgaz ve buna bağlı olarak elektrik arzında yaşanan sorun, İstanbul başta olmak üzere Marmara Bölgesi’nde günlerce hayatı durma noktasına getirmiş, milyonlarca dolarlık zarar oluşturmuştur. Elektrik Mühendisleri Odası olarak yıllardır, doğal tekel olarak gördüğümüz ve artık erişimi temel bir insan hakkı olarak değerlendirilen enerjinin, özerk bir yapı ile kamu yararı doğrultusunda yönetilmesi gerektiğini dile getiriyoruz. Hem yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artırılması hem de yurttaşlara kaliteli, kesintisiz ve ucuz elektrik sunulabilmesi için enerjinin bir bütün olarak özerk bir yapı ile kamu yararı doğrultusunda yönetilmesi ilkesine geri dönülmelidir” şeklinde konuştu.

“HİZMET KALİTESİNDE DÜŞÜŞ VAR”

Enerji alanındaki çalışma sisteminin hizmet kalitesini düşürdüğüne değinen Ulutaş, “Hizmet kalitesindeki düşüşün nedeni bölgesel, yerel kesintilere de neden olan bu sorun taşeronlaştırma gerçeğidir. Soma faciasından hemen sonra 2014’te düzenlenen forumda taşeronlaştırmaya son verilmesi çağrısından bulunmuştuk. Aradan geçen 2 yıllı aşkın süre içinde ne yazık ki bu konuda madenciler açısından bile yol alınmadı. Plansız kesintilerin en temel nedenlerinden birini; bakım ve iyileştirme çalışmalarının yetersizliği oluşturmaktadır. Özelleştirmelerinin ardından dağıtım bölgeleri, bu alanda ciddi bilgi birikimi olmayan ve ağırlıklı olarak taşeronlarla çalışan özel yapıların yönetimine geçti. Özelleştirme öncesi TEDAŞ’ın 2007 Yılı Faaliyet Raporu’na bakıldığında kamudaki dağıtım şirketlerindeki kadrolu çalışan sayısı 27 bin 851’dir. EPDK Elektrik Piyasası 2015 Yılı Piyasa Gelişim Raporu’na bakıldığında ise özelleştirme sonrası bu bölgelerde kadrolu çalışanlarının sayısı 2015 sonu itibariyle 15 bin 472’ye gerilemiştir. Ülke genelinde elektrik dağıtım şirketlerinde taşeron statüsünde çalışan taşeron sayısı ise 2015 sonu itibariyle 39 bin 79 olmuştur. Kısaca elektrik dağıtım bölgelerinde toplam 54 bin 551 kişi çalıştığı göz önüne alınırsa, çalışanların yüzde 71,63’ü taşeron işçisi konumundadır” ifadelerini kullandı.

SU KAYNAKLARIMIZ AZALIYOR

Son otuz yıldır uygulanan ekonomik politikalar sonucunda toplumun önemli oranda yoksullaştığını belirten Ulutaş, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Siyasi iktidarların değişmesine rağmen neo-liberal uygulamalar, kesintisiz olarak sürdürülmüştür. Bugün EMO üyeleri arasından işsizlik oranın yüzde 18,7’e kadar tırmanmıştır. Genç üyelerimiz için işsizlik oranı ise yüzde 27’lere kadar yükselmiştir. Genç mühendislerine istihdam yaratamayan bu ekonomik modeller sanayileşmenin, kalkınmanın yolu yoktur. Enerji kaynaklarımızın ve doğal kaynaklarımızın, akılcı ve toplum yararına kullanılması konusundaki mücadelemizi üyelerimizin katkılarıyla sürdürüyoruz. Ülkemizin birincil enerji kaynakları kısıtlı olduğu ve su kaynaklarımızın azalmakta olduğu ortadadır. Ülke olarak gelecek yirmi yılda su kaynaklarımızı ne şekilde kullanacağımızı tekrar tartışmasının ve ulusal su politikamızı yenilemek zorundayız. Önümüzdeki yıllarda kaderine terk edilen ve özel sektörün inisiyatifine terk edilen enerji alanında altın sözcük hiç kuşkusuz ‘planlama’ olacaktır. Özelleştirmelerle ucuzlama sağlanmadığı, başta kayıp ve kaçak konusu olmak üzere işletme sorunlarına çözüm oluşturulmadığı aradan geçen zaman diliminde ortaya çıkmıştır.”

Haber Merkezi