- Gündem
- 29.04.2025 17:00
'Cumhurbaşkanı'na hakaret' davası ile yargılanan tutuklu Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Çağlayan Adliyesi'nde hakim karşısına çıktı. Savunma yapan Özdağ, dikkat çeken ifadeler kullandı.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla 4 yıl 8 aya kadar hapis istemiyle hakkında açılan davada İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı.
Özdağ'ın savunmasından öne çıkanlar şöyle:
"Bir polemikten öte bir nitelik taşımamakta, en ufak bir hakaret niteliği de taşımamaktadır. Konuşmamın iki yerinde de “Erdoğan ve AKP” ifadeleri birlikte geçmektedir. Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı kimliğine değil, AK P Genel Başkanı kimliğine yönelik bir cevap olduğu ortadadır.Cumhurbaşkanına hakaret suçlaması ile ilgili düzenleme, Parlamenter Sistem döneminde, tarafsız yani partisiz Cumhurbaşkanını korumak için yapılmış bir düzenlemedir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde bu maddenin anlamı ortadan kalkmıştır. Cumhurbaşkanının ne zaman siyasi parti genel başkanı, ne zaman Cumhurbaşkanı olduğuna kendisinin karar verdiği bir ortamda, demokratik siyaset ortadan kalkmaktadır.
Ben, Mersin Ak Parti İl Kongresinde konuşan AK Parti Genel Başkanı’nı eleştirdim ve Cumhurbaşkanına hakaretten; 100 polis tarafından kuşatılıp, 25 polis tarafından gözaltına alındım.’
Türk Milleti açısından, laiklik sadece din ve devlet işlerinin ayrılması değil; bunun ötesinde bir milli güvenlik ve milli varlığını koruma stratejisidir. Birleşik Hristiyan Batı ile bin seneye yakın bir süre tek başına savaşmak zorunda kalan Türk Milleti, 20. yüzyılın başında tükenme noktasına gelmiştir. Artık dini bir savaşı sürdürebilecek güce sahip değildir. Cumhuriyet’in önceliği; Türk Milleti’nin varlığının korunmasına, güvenliğinin sağlanmasına ve Türk halkının hak ettiği refaha kavuşmasına ilişkin mücadelenin verilmesi olmuştur. Erdoğan’a verdiğim cevap ancak bu çerçevede değerlendirilebilir.
Erdoğan’ın kendisinin kabul ettiği, benimsediği fikirlerinin tarafımca dile getirilmesi, hakaret fiilinin TCK kapsamında tanımlanan unsurlarına uygun düşmediği için isnat edilen fiilin sübuta erdiğini kabul etmek mümkün değildir.
AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı en sert şekilde yıllardır eleştiriyorum. Bu eleştirilerimden dolayı hiç hakaret iddiası ile hakkımda soruşturma açılmadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdim, ancak hiç hakaret etmeyi düşünmedim. İzlediği politikalar ve yanlış bulduğum açıklamalardan ötürü ne kadar öfkelensem de hakaret etmeyi düşünmedim. Çünkü ister Cumhurbaşkanına hakaret için yasal düzenleme olsun ister olmasın; Recep Tayyip Erdoğan, armasında 16 Türk Devleti’nin varlığının ifade edildiği kadim Türk Devleti’nin son halkası olan Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet başkanıdır.
Benim geldiğim ve mensubu olmaktan şeref duyduğum Türk Milliyetçisi siyaset geleneğinde devlet başkanlarına hakaret edilmez. Siyasi olarak eleştirsek dahi, önünde Türk Sancağının eğildiği tek makam olan Türk Devlet Başkanı’na hakaret edilmez."