Sayfa Yükleniyor...
Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği Başkanı Mehmet İşler, gastronomi turizminin gelişmesi ile 2023 hedeflerine ulaşılabileceğine böylelikle İzmirin turizmdeki potansiyelinin de artacağına dikkat çekti
E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
Neredeyse komşularımızın tümündeki yaşanan siyasi olaylar, savaşlar, göçler, Rusya ile yaşanan kriz ve artan terör olayları ile bu yıl turizm sektörü epey sancılı bir süreç yaşıyor.
Dünyada turist sayısı 1 milyar kişiyi aşarken, seyahatlerini lezzet duraklarına göre yapanların sayısı da hızla artıyor.Alternatif turizm çeşidi olarak giderek önem kazanan gastronomi turizmi için Türk turizmcileri de atağa kalktı. Hedef başta Japonya olmak üzere Uzakdoğuluları İzmir, Antep, Şanlıurfa, Adana, Hatay ve Mardin mutfağı gibi yerel Türk mutfağı ile tanıştırmak.
TURİST PROFİLİ DEĞİŞİYOR
Türkiyede turist profilinin değişmesi için gastronomi turizmine yatırım yapılması gerektiğini anlatan Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, gastronomi turizminin gelişmesine ve bu alanda yapılacak yatırımların önemine işaret etti.
İZMİR LEZZETLERİYLE ÖNE ÇIKAN BİR ŞEHİR
500 milyar dolarlık 2023 turizm hedefine ulaşılması için gastronomi turizminin desteklenmesini öneren ETİK Başkanı Mehmet İşler, gastronomi turizminin Türkiye turizmini güncelleyecek bir kavram olduğunu ileri sürdü. İzmirin kendine özgü yemekleriyle gastronomi konusunda öne çıkan bir şehir olduğuna vurgu yapan İşler, İnsanlar artık bir turizm tesisine gittiğinde yalnızca o tesisin vermiş olduğu hizmetin dışında şehrin hikayesi olan yerlere de gitmek istiyor. İzmir de Türkiyenin lezzetleriyle öne çıkmış diğer bölgeleri Gaziantep, Kapadokya, Adana gibi kendine özgü yemekleriyle gastronomi konusunda öne çıkan bir şehir. Peru ve İspanya modellerini Türkiyeye uyarlayabiliriz. İspanya yıllarca deniz, kum, güneş sattı. Ancak son 10 yılda yaptığı yatırımlardan sonra şimdi kendi mutfağını satıyor. İspanya bunu hem yurt dışında açtığı restoranlar hem de ülkesine gelen turistlerle başardı. Peru ise tamamen yurt dışına açılarak gerçekleştirdi. Bu ülkedeki restoranlar dünyanın merkezlerinde özellikle Dubaide açtığı şubelerle mutfağını yabancılara tanıttı. Şimdi ülkesine gastronomi turisti çekiyor dedi.
TURİZMDE HEDEF 2023
İzmirin de bir an önce turizmdeki pastadan daha çok pay alması ve turizm çeşitliliğini artırabilmesi için gastronomi turizmine yönelmesi gerektiğini söyleyen İşler, İzmirin artık turizm çeşitliliği açısında gastronomi turizmine ağırlık vermesi gerekiyor. Bugün İspanyaya giden pek çok turist sadece tesislere gitmiyor. O tesislerin dışında şehrin içerisinde bulunan güzel Akdeniz mutfağına ve gastronomiye gidiyor ve ciddi bir çekim gücü oluşturuyor. İzmirin de bir an önce turizmdeki pastadan daha çok pay alması ve turizm çeşitliliğini arttırabilmesi için gastronomi turizmine yönelmesi lazım. Geçtiğimiz günlerde Alaçatı Ot Festivali yapıldı. Sadece gastronomi odaklı olduğu için 35 bin kişi bir anda Alaçatıyı ziyaret etti. Aynı şekilde Urla Enginar Festivali de öyle. Buna benzer gastronomi turizmi odaklı festivaller, artık insanlar üzerinde bir çekim ve cazibe yaratıyor. Türkiye turizminin 2023 hedeflerine ulaşabilmesi için sadece kum, deniz, güneş değil; inanç, kültür, kongre, yayla ve sağlık turizminin yanında gastronomi turizmine de muhakkak eğilmesi gerekmektedir. Böyle olması durumunda da İzmirin turizm potansiyelini daha fazla artıracağı şüphesizdir ifadelerini kullandı.
TURİZMDE KAYIP BEKLENTİSİ 15 MİLYAR DOLAR
Turizmde sektöründe yaşanan sıkıntılı süreç nedeniyle kayıp beklentisinin yaklaşık 15 milyar dolara çıktığını söyleyen İşler, Bunun yanı sıra aslında en önemli ve görünmeyen bir başka maliyet de yetişmiş kalifiye eleman olan ekibin ve kadroların turizmden koptuktan sonra tekrar geri gelememeleri. Bu sene ciddi bir ekonomik kayba uğramamızın yanında istihdam ve kalifiye eleman kaybına da uğrayacağız ki bu Türkiyenin rekabetçi olan turizm potansiyelinde kendi bulunduğu dünya 6ncılığını kaybetmesine neden olabilecek kadar ciddi bir sorundur. Atıl yatırımlar var. Bu yatırımlara artık izin verilmemesi lazım. Mevcut tesisler bu krizde ancak kendilerini idare ederken, kriz bu noktada doğru yönetilmediği için sürekli yeni tesis yapılıyor ve bir noktada artık buna dur denmesi gerekiyor dedi.
DOĞU AKDENİZDE TERÖR KORKUSU VAR
Son yıllardakruvaziyer turizmindeki düşeşe de değinen İşler, şunları söyledi: Artık Doğu Akdenizde terör korkusu var. İnsanlar seyahat etmekten ürküyorlar. Bugün İspanya bile terör olgusunun olmadığı bir yer olmasına rağmen oraya da fazla turist gitmediğini görüyoruz. İnsanlar artık seyahat konusunda adı terör ile anılan ülkelere gitmek istemiyor. Kruvaziyer turizminde ana problem artık Doğu Akdeniz diye geçen bu kruvaziyer bandında istenilen çekim ve cazibe gücü noktalarının bulunmaması, turistin Uzakdoğuya doğru gitmesi. Maliyetler de yüksek olduğu için kruvaziyer turizmi kendine yeni yollar bulmak istiyor. Daha cazip yerlere gidiyor ve planlamalarını ona göre yapıyor. Ama burada asıl en önemli nokta yine vergiler, can güvenliği, mülteci sorunu ve rant problemidir.
Haber Merkezi