Sayfa Yükleniyor...
Alaattin Yükselin kazandığı CHP İzmir İl Başkanlığı yarışına, Aziz Kocaoğlunun, Tuncay Özkana verdiği kontenjan mesajı damgasını vurdu. CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu ise bu duruma tepki göstererek, Biz üvey evlat mıyız? dedi
TANER UYANIKER
CHP İzmir İl Başkanlığı seçimi beklenildiği gibi kıran kırana bir yarışa sahne oldu. İzmirin yeni İl Başkanı Nevzat Kavalara 12 oy fark atan Alaattin Yüksel oldu. Yüksel 281 delegenin oyunu alırken, Nevzat Kavalar 269 oyda kaldı. İzmir başkanını seçti ama kongrede yaşananlar gündemdeki sıcaklığını koruyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlunun, Tuncay Özkana yönelik Kontenjanla gelenler İzmiri dizayn edemez sözlerine ilk tepki kontenjanla seçilen roman vekil Özcan Purçudan geldi. Purçu, Başkan Kocaoğlunun kendilerine üvey evlat muamelesi yapmasını üzüntüyle karşıladığını ifade etti.
ÜVEY EVLAT MUAMELESİ YAPILDI
Purçu, Alattin Yükselin il başkanlığını değerlendirerek, Beraber inşallah güzel bir çalışma yürüterek, Hem CHP, hem İzmir, hem de halkımız için güzel bir dönem geçiririz dedi. Kongrede Aziz Kocaoğlunun kontenjanla ilgili olarak söylediği cümlelerini duyunca çok üzüldüğünü vurgulayan Purçu, Kontenjandan da olmuş olabiliriz ön seçimle de gelmiş olabiliriz ama ben bir kontenjan adayı olarak İzmire hizmet edeceğim. Türkiyeye hizmet edeceğim. CHPye hizmet edeceğim. Bu hizmetin ön seçimiymiş, kontenjanıymış, alakası yok. Sonuçta hepimiz İzmirin Türkiyenin ve CHPnin milletvekilleriyiz. Aziz Kocaoğlunun sözlerini tasvip etmiyorum üzüldüm. Böyle bir şey olmaz. Ona bakarsanız Aziz Bey de mi kontenjanla geldi? Hangi belediye başkanı ön seçimle geliyor? Genel merkez atıyor onları da. Aziz Beyi severim saygı duyarım tecrübeli bir isim İzmire katkıları olmuş birisidir. Ama biz böyle ayırması üvey evlat muamelesi yapmasını üzüntüyle karşılıyorum diye konuştu.
DÖKÜLEN YOĞURT TOPLANMAZ
Purçu, kongrede yaşanan tartışmalar için ise şunları söyledi: Bu şehri yönetenlerin ve diğer kişilerin ağızlarından çıkan sözü öyle bir tartmalı ki yüz defa düşünüp bir defa konuşmalıdır. O kadar kalabalık ortamda bir kişinin söylediği şey farklı yorumlara neden olabilir. İnsanları kavgaya sürükleyebilir. Herkes konuşmasını ölçülü yapacak. Tartı da kaçınca böyle tartışmalar ortaya çıkıyor. Bunun sorumluluğu bizlerindir. Bunlara hepimizin dikkat etmesi gerekir. Çünkü İzmir Türkiyenin aynası, yüzü, güneşidir. Bu yüzden İzmiri yönetenlerin konuştuklarına dikkat etmeleri gerekir. Dünkü olayda hepimizin sorumluluğu vardır. Benim de sorumluluğum vardır. Çünkü ben CHP milletvekiliyim. O yüzden herkesi sakinliğe kardeşliğe huzura davet ediyorum. Böyle bir şey olmasını istemezdik oldu artık. Dökülen yoğurt toplanmaz döküldü artık bir kere.
BİRBİRLERİNE DAHA SONRA SARILACAKLARDIR
CHP İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Adayı Mustafa Balbay, kıran kırana bir yarış gerçekleştiğini belirterek, kendisinin bu yarışta bir taraf olmadığını vurguladı. Kendisinin hedeflerinin büyük olduğunu ifade eden Balbay, CHPyi iktidara taşımak ve ülkeyi yönetmek üzerine çalıştığını söyledi. Balbay, Bu anlamda arkadaşlarımın tabii parti içinde bir yere gelme mücadelesine saygı duydum ama o arkadaşlarımı şimdi hedefleri büyütmeye davet ediyorum. Parti içinde bir yarışı kazanma işin yarısıdır asıl temel olan ülkede bir yarışı kazanmaktır. Şimdi önümüzde ki kurultayda hedeflerimizi büyütmek için tüm arkadaşlarımızla daha yoğun çalışma içine gireceğiz şeklinde konuştu.
Kongrede yaşanan gerginliğe değinen Balbay, Arkadaşlarımızın parti içinde yarışı demokratik bir şekilde zaman zaman gerilim de barındıran bir şekilde sürdürmesi tek seslilikten tek adam diktatörlüğünden daha iyidir. Bunun zaman zaman nezaketi açması tabiide hepimizi üzer. Nezaketi açmasın diye parti içi demokrasiden vazgeçilemez. Kocaoğlu kendi penceresinden, hem parti meclisi üyesi olan hem de milletvekili olan Tuncay Özkan kendi düşüncelerini aktardı. Bu arkadaşlarımızın konuşamaması daha kötüydü. Daha sonra karşılaşıp birbirlerine sarılacaklardır dedi.
BUNLAR DEMOKRASİNİN CİLVELERİDİR
Kongrede yaşanan bazı olayların olmamasını dilerdik diyen Balbay, İşin içine kaba kuvvetin girmesi kesinlikle kabul edilemez. Karşılıklı düşüncelerin paylaşılması hatta zaman zaman gerilimin olması da demokrasinin cilvesidir. Gülün dikenidir. Böyle bakmak gerekir. Bir partide alternatif aday çıkmazsa tek kişi karar verirse oradan demokrasinin çıkmasından söz edilebilir mi? bir yarıştan kazanma arzusundan bahsedilebilir mi? Bugün FenerbahçeBeşiktaş-Galatasaray birbirlerine rakip oldukları için varlar. CHPnin Türkiyede ki en büyük kamu yöneticisi Aziz Kocaoğludur. Ama genel anlamda belediye başkanlarımızın kendi doğası içinde belediyelerde iktidar olma, il başkanlarımız ise o ilde tüm halka karşı sorumluk çerçevesinde partiyi temsil etmeye yönelik çalışmaları olacaktır. Bu konularda karşılıklı özeni gösterilmesi gerekir. Bu durum partimizin daha iyiyi arama çabasından kaynaklanıyor. Bende bu partinin Genel Başkan adayı olarak arkadaşlarımızın bu mücadelesini daha demokratik daha nezaketli bir şekilde Türkiye iktidarına taşıma gayreti içindeyim dedi.
Haber Merkezi