‘Yaş yetmiş, iş bitmemiş!’

AB öncülüğünde ve Türkiye’nin de içinde yer aldığı, ülkemizde “Yaş yetmiş, iş bitmiş” algısını da kıracak bir proje hayata geçiriliyor. Proje ile ‘Avrupa yaşlı dostu şehirler ağı’ kurulacak


  • Oluşturulma Tarihi : 16.01.2021 07:25
  • Güncelleme Tarihi : 16.01.2021 07:25
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
‘Yaş yetmiş, iş bitmemiş!’ haberinin görseli
‘Yaş yetmiş, iş bitmemiş!’ haberinin görseli

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER

Ülkemizde, hayatının büyük bir bölümünü büyük emekler harcayarak okuyan, gece-gündüz demeden çalışan, bir yerlere gelen, hem kendisine hem ailesine hem de yaşadığı topraklara bir şekilde katkı sunan insanlarımız, emeklilik yaşında ya da 60 yaşını geçince bir köşeye atılıyor. Bu köşe; bazen evin bir odası bazen de daha önce hiç gitmediği, kendisi gibi yabancı bir sürü yaşıtının gönderildiği bir huzur evi olabiliyor. Kısacası “Yaş yetmiş, iş bitmiş veya bir ayağı çukura bakıyor” gibi söylemlerle, algıyla bu insanlarımızı hayattan hemen kopartabiliyoruz. İşte tam da bu noktada Avrupa Birliğinin (AB) projesi olan ve Türkiye’nin de içinde olduğu 5 ülke, bu algıya “Dur” demek için ‘Sosyal sorumluluk kampanyalarının Sivil Medya aracılığı ile yaşlıların sosyal etkinliklerini desteklemesi’ projesini hayata geçiriyor. Projenin Türkiye ayağını Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi(ÇOMÜ)koordine ediyor. Proje, Türkiye’de ÇOMÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mustafa Yunus Eryaman’ın öncülüğünde çalışmalarını sürdürürken, projenin temel hedefi ‘Yaşlı dostu şehirler ağını’ kurmak. Bu ağa belediyeler, sivil toplum kuruluşları, sanayi ve ticaret odalarını da katarak genişletmek istediklerini söyleyen Eryaman, “Amacımız, 60 yaş üstü bireylerin yaşam boyu öğrenme becerilerini, sosyal, ekonomik, kültürel ve sportif hayata aktif katılımlarını sağlayarak geliştirmektir. Ayrıca toplumda 60 yaş üstü bireylere yönelik var olan ‘Yaşlıysan bu hayatta yaşamıyorsun’ algısını değiştirmektir” dedi.

YAŞLI DOSTU ŞEHİRLER AĞI!

Projenin ilk ayağı olan ve yine AB’nin hayata geçirdiği SASME eğitim programının devamı niteliğindeki projelerini Türkiye’de en kısa zamanda hayata geçirmek için durmadan çalıştıklarını dile getiren Eryaman, projeyle ilgili bilgiler verdi. Eryaman, “Projemizin ilk ayağı SASME eğitim programı çerçevesinde Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde hayata geçti. Bu program,60 yaş üstü bireyleri farklı alanlarda eğiten ve yaşam boyu öğrenme bilinci oluşturan bir eğitim programıdır. Türkiye’yi de kapsayan projenin ikinci ayağı için ise çalışmalarımız devam ediyor. Bu projemizle öncelikle belediyelerimizle aktif iş birliğini hedefliyoruz. Belediyelerimizle yaşlı dostu şehir anlaşması yaparak sivil toplum örgütleri ve sanayi ve iş insanları derneklerini ağımıza davet ediyoruz. Özellikle 60 yaş üstü bireylerin yoğun yaşadığı şehirde onlara yönelik ne tür hizmetler sunabiliriz? Ne tür etkinlik ve faaliyetler yürütebiliriz? Ve bunu Avrupa’daki diğer şehirlerle nasıl ilişkilendirebiliriz? Bunun çalışmalarını yapıyoruz. Böylelikle hem kente ekonomik, sosyal ve kültürel, sanatsal katkı sağlamış oluyoruz hem de Avrupa çapında yaşlıların hareketliliği ile bu şehirleri ziyaret etmelerini ve o şehirlerde bulunan aynı yaş grubundaki bireylerle buluşmalarını sağlamayı hedefliyoruz. Projemize Türkiye’nin insan sayısı bakımında 60 yaş üstü bireylerin en fazla yaşadığı kentlerden Çanakkale ile başladık. Projemizi daha sonra Türkiye’de benzer şehirlerde, yani yaşlı nüfusu fazla olan kentlerde yaşayan bireylere de taşıyacağız. Bu proje, Türkiye dahil 5 ülkede gerçekleşiyor. Projenin Türkiye ayağını da Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi koordine ediyor. Bunun dışında Bulgaristan, Slovenya, Polonya ve İtalya var. Projedeki temel nokta; Avrupa yaşlı dostu şehirler ağını kurmak. Bu ağa belediyeler, sivil toplum örgütleri, iş ve işçi bulma kurumları, sanayi ve ticaret odalarını ekleyip ağı genişletmek. Bu kurumlarla bir araya gelerek, özellikle 60 yaş üstü bireylerin sosyal, ekonomik ve sportif hayata katılımlarını aktif bir şekilde sağlamak istiyoruz. Belediye olarak şimdilik Çanakkale Belediyesi ile iletişim halindeyiz. Belediyeyi de Avrupa yaşlı dostu şehirler ağına almayı hedefliyoruz” diye konuştu.

SOSYAL MEDYADAN TAKİP EDECEKLER

Projeyi sosyal ve geleneksel medya ile birlikte daha fazla kişiye ulaştırmanın, projenin temel araçlarından bir tanesi olduğunu aktaran Eryaman, işbirliği yaptığı belediyelerle birlikte 60 yaş üstü bireylere yaşlı dostu kartlar vereceklerini söyledi. Eryaman, “Belediyelerimizle birlikte yaşlı dostu kartları 60 yaş üstü bireylere dağıtacağız. Bu kartlar aracılığıyla 60 yaş üstü bireylerimiz sadece Türkiye’de değil Avrupa’daki kentlere gittikleri zaman buralardaki etkinliklerden, indirimlerden yararlanabilecekler. Dediğim gibi şimdilik Çanakkale Belediyesi ile başladık ama zamanla Türkiye’de bu belediye sayını arttırmak istiyoruz. Öte yandan Youtube başta olmak üzere diğer sosyal medya araçlarıyla birlikte projemizi daha geniş kitlelere ulaştıracağız. Aynı zamanda dergilerimizi de bu bireylerimize ücretsiz bir şekilde ulaştırıp hangi etkinliğin hangi faaliyetin, hangi örnek olayın hem Avrupa’da hem Türkiye’de olduğunu kolaylıkla takip edebilecekler. Proje kapsamındaki şehirlerde yaşlı dostu kurum, kuruluş ve iş merkezlerinde, otellerde konaklamaları şeklinde büyük bir ağ kurulması hedefleniyor. Ve bu ağ çerçevesinde özellikle Youtube ve diğer sosyal medya kanallarıyla, örnek videolarla festivaller, sağlık, spor, edebiyat, kültür gibi örnek uygulamaların ne olabileceğini kendilerine aktarmış olacağız. Yine yaşlı bireylerimizin sosyal etkinliklerle el becerilerini nasıl geliştireceklerini örnek videolarla onlara sunmuş olacağız. Böylelikle onların ruhsal, duygusal ve sosyal hayatlarına katkı sağlayabileceğiz” ifadelerine yer verdi.

GÖNÜLLÜ BELEDİYE VURGUSU

Projeye gönüllü olan belediyelerle iletişime geçeceklerini de sözlerine ekleyen Eryaman, projeyle ülkemizde yaşlılara karşı oluşan yanlış algıyı değiştirmek istediklerini dile getirdi. “Projemizin Türkiye ayağına yeni başladık. Bu yüzden şimdilik Çanakkale Belediyesi ile iletişime geçebildik. Bu konuda özellikle gönüllü olan belediyelerimizle iletişime geçeceğiz. Bu belediyelerimizi de bu büyük ağımıza dahil etmiş olacağız. Avrupa çapında bir ağın oluşmasına katkı sağlamış olacağız. Projenin yaygın etkisine bakıldığında, öncelikle ülkemizde büyük bir problem olan belli bir yaşa gelindikten sonra insanlarımız maalesef hayattan elini eteğini çekiyorlar. Ama dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde 60 yaş üstü bireylerin oldukça etkin olduğunu görüyoruz. Özellikle Avrupa’da bu yaş grubundaki bireyler kendilerini orta yaş grubu olarak nitelendiriyor. Bu projenin hedeflerinde bir tanesi de belli bir yaşın üzerindeki bireylere yaşam boyu öğrenme becerilerini kazandırmak. Bu yaşam boyu öğrenmek konsepti oldukça önemli. Bu konsept çerçevesinde yaşam dostu şehirler gibi kavramlar ortaya çıkarıyor ve bu kavramlar aracılığıyla bu yaştaki bireylerin eğitimi ve onlara olanak sağlıyor. Bu projede yer alan bu olanak ve fırsatları bireylere medya aracılığıyla aktarmak ve onların aktif olmalarına katkı sunmak. Bunu gerçekleştirebilmek için de biraz önce bahsettiğim yöntem ve teknikleri kullanacağız” diye konuştu.

PROJEYLE ŞEHİRLER DE DÖNÜŞECEK

Projeyle sadece yaşlı bireylerin değil kentlerin de dönüşeceğinin altını çizen Eryaman “Umarım örnek insanları diğer yaş grubundaki bireylere aktarırız. Onlara ilham vererek, onların neler yapabileceklerini ve başarabileceklerini göstermiş olacağız. Yine bu projemizle beraber aynı zamanda şehirlerimizi dönüştürüyoruz. Büyük şehirleri ve yaşlı nüfusun fazla olduğu şehirlere bu bilincin aşılamasını sağlamış olacağız. Özellikle belediyelerimizin bu noktada sosyal sorumluluk projeleri de önemli rol oynayabilecek. Dünyada en fazla seyahat eden yaş grubu AB referans alırsak 60 yaş ve üzerindeki bireylerdir. Bu da hem maddi anlamda hem de kültür birikimi gibi değerli olanaklar sağlıyor. Şehirlerdeki bütün paydaşlar bu hareketlilikten yararlanacak, payını almış olacak. Üyelik kartı sağlayacağız. Yaşlı dostu şehirlerimize ciddi olanak sağlayacaktır” dedi.

FİNANSMAN AB’DEN

Projenin finansmanını AB’nin karşıladığını dile getiren Eryaman, “Projenin bütün masraflarını AB karşılıyor. Türkiye’deki sorumlu olduğumuz kurum ise Ulusal Ajans. Aynı zamanda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi de bize bu noktada maddi ve manevi destek sağlamakta. Özellikle bizlerin üniversitede pek çok teknik ekipman ve ofisleri kullanmamız noktasında projeye önemli desteği söz konusu. Bunun dışında bundan sonraki süreçte iş birliği yapacağımız belediyeler, STK’lar ve iş dünyası ile bir araya geldiğimiz zaman onlar da maddi anlamda da destek olacaklardır” şeklinde konuştu.