Yaşlılar sefalet üçgenine hapsediliyor!

Emekliler, Dünya Yaşlılar Gününde, yaşlıların ve emeklilerin sokaklara dökülüp haklarını yüksek sesle haykırmak zorunda kaldığı tek ülkede yaşadıklarını dile getirdi


  • Oluşturulma Tarihi : 01.10.2024 12:26
  • Güncelleme Tarihi : 01.10.2024 09:29
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Yaşlılar sefalet üçgenine hapsediliyor!

1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü kapsamında yazılı bir açıklama yayımlayan DİSK Emekli-Sen Ege Bölge Temsilciliği, sıfır zamma mahkûm edilen emeklilerin ve hak sahibi yaşlıların açlık, yoksulluk ve sefalet üçgenine hapsedildiğini söyledi.

Yapılan açıklamada, “Bugün 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü. Ancak ne yazık ki yaşlıların hayatın olağan akışı içerisinde edindiği deneyimleri, yurttaş olma bilinciyle geçirdikleri yılların hayata ve kendilerine kattıklarını kutlayacakları günlerden geçmiyoruz. Bunun yerine, 1 Ekim Dünya Yaşlılar Gününü, mücadele ederek, yaşlıların gasp edilen haklarını geri isteyerek geçirmek zorundayız. Ve herhalde Dünya Yaşlılar Gününde, yaşlıların ve emeklilerin sokaklara dökülüp haklarını yüksek sesle haykırmak zorunda kaldığı tek ülkede yaşıyoruz” denildi.

YAŞLILAR BÜTÇEDE BİR GİDER KALEMİ OLARAK GÖRÜLÜYOR

“Her geçen yıl daha fazla insanı içeren bir gün. Zira dünya ve Türkiye nüfusunun yüzde 10’undan fazlasını yaşlılar oluşturuyor ve bu oran giderek artıyor” ifadelerinin yer aldığı açıklamada, “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına göre, yaşlı nüfus sayısı 8 milyon 722 bin 806’ya yükseldi. 9 milyona yakın yaşlının en temel hak ve özgürlükleri ise ısrarla tanınmamaya devam ediyor. Yaşlıların ‘yaşlılık’ çatısı altında tek ve muhtaç bir kesim olarak ele alınması, yaşlılara yönelik sosyal politikaların da ‘yardımlardan’ ileriye gidememesine neden oluyor. Yaşlılar, sosyal politikaların yetersizliği nedeniyle ekonomik olarak güçsüzleşiyor, sosyal yaşamın dışına itiliyor, ulaşım ve sağlık hizmetleri başta olmak üzere kamusal hizmetlere erişimi engelleniyor. Tüm bunlar toplumdaki ayrımcılık pratiklerine bir yenisini; yaş ayrımcılığını da ekliyor. Yaşlılığın, yaşamın doğal bir evresi olduğu gerçeği göz ardı ediliyor; yaşlılar adeta bütçede bir gider kalemi olarak görülüyor” bilgisi paylaşıldı.

SIFIR ZAMMA MAHKUM EDİLİYORLAR

Açıklamanın devamında, “Yaşlılığa dönük sosyal politikaların başında gelen emeklilik hakkı, on yıllar boyunca alın teri dökerek çalışan insanların, ömürlerinin geri kalanında yaşamak için çalışmak zorunda kalmamalarını sağlamayı amaçlıyor. Bu hakkın tam ve etkin kullanılmasının yolu, yaşlıların emeklilik döneminde yurttaşlık haklarının tümüyle korunması ve gelirlerinin insan onuruna yakışır bir düzeyde belirlenmesinden geçiyor. Ancak bugün dünya genelinde yaşlı insanlar için gelir korumasında bölgesel farklılıklar dikkat çekmeye devam ediyor. OECD ülkelerinin yarısından fazlası, emeklileri enflasyonun etkilerinden tümüyle korurken Türkiye’de memur emeklileri resmi enflasyonun dahi altında zam alırken; kök aylığı belirli bir seviyenin altında olanlar işçi emeklileri her zam döneminde sıfır zamma mahkûm ediliyor. Sıfır zamma mahkûm edilen emekliler ve hak sahibi yaşlılar açlık, yoksulluk ve sefalet üçgenine hapsediliyor. Emekli aylıklarının sistematik olarak düşürülmesi, yaşlı yoksulluğunun artışındaki en büyük etken. Emekli ve hak sahipleri ekonomik büyümeden pay alamamakta; bölüşüm ilişkileri emekli ve yaşlılar aleyhine hızla bozulmaktadır. Bu bozulma ise beraberinde emeklilerin çalışmaya devam etmelerine ya da iş başvurusu kuyruklarında beklemelerine neden olmaktadır” cümlelerine dikkat çekildi.

AVRUPA VS. TÜRKİYE’DEKİ YAŞLILAR

Avrupa’da yaşlıların 1/3’ünün haftada en az üç saatini fiziksel aktiviteye ayırdığını söyleyen sendika, “Türkiye’de ise yaşlıların en büyük fiziksel aktivitesi, hasta garantili şehir hastanelerinde bir doktordan diğerine yetişmeye çalışmaktan ibaret! Avrupa’da yaşlıların üçte birinden fazlası kültürel etkinliklere katılıyor. Türkiye’de buzdolabına yiyecek koyamayan, cep yakan faturalardan ellerini ısıtamayan yaşlıların kültürel etkinliklere ayıracak durumu yok! Avrupa’da yaşlıların yarısına yakını turistik faaliyetlerde bulunuyor. Türkiye’de yaşlılar ortalama bir evin kirasını karşılamaya yetmeyen aylıkları nedeniyle tatil planı yapamıyor! Avrupa’da yaşlıların beşte birinden fazlası gönüllü faaliyetlere katılıyor. Türkiye’de ise yaşlılar yaşamak için zorunlu hale gelen hak talepleri eylemlerinden gönüllü faaliyetlere katılacak zaman bulamıyor! Avrupa’da belirli bir yaşa gelip emekli olan insanlar, sendika çatısı altında haklarını savunurken, Türkiye’de emekliler emeklilikten doğan haklarını kazanma mücadelesinin yanında sendikalı olma mücadelesi de vermek zorunda kalıyor! Türkiye’de emeklilerin sendikal hak ve özgürlükleri gasp ediliyor!” dedi.

EMEKLİLER MECLİSE SESLENDİ

Sendika tarafından son olarak ise, “Yaşlılıkta insan onuruna yaraşır bir yaşam için, yaşlıların ekonomik olarak yaşam standartlarının iyileştirilmesi, adil ve yaşanabilir ekonomik koşullar için, nitelikli ve ücretsiz sağlık hizmetinin, evde bakım hizmetlerinin etkin biçimde sağlanması için, yaşlıların kent hakkının ve barınma sorununun çözülmesi için, kültürel ve sosyal yaşama katılmalarının önündeki tüm engellerin kaldırılması için, yaş ayrımcılığının son bulması için mücadelemizi sürdürüyoruz! 1 Ekim Dünya Yaşlılar Gününde açılan meclise, 9 milyona yakın yaşlı yurttaşı da temsil ettiklerini hatırlatıyor ve sesleniyoruz: Hayvanların katledilmesine, halkın iradesiyle mecliste olmaya hak kazananların vekilliğinin düşürülmesine, sermayeye teşvik; tarikatlara bütçe sağlamaya kaldırılan ellerin ne çocuklar ne gençler ne kadınlar ne yaşlılar için kalkmadığını biliyoruz. Meclisteki ellerin yaşam için; daha iyi, daha mutlu, daha eşit bir yaşam için kalkacağı günlerin mutlaka geleceğini bildiriyoruz! Ellerimiz çoğalacak, ellerimiz yumruk olacak, ellerimiz torunlarımızın geleceğini çalanları, yaşamımızın her evresini burnumuzdan getirenleri oturdukları rahat koltuklardan kaldıracak!” mesajı verildi.

SULTAN GÜMÜŞ KAYA

Yazarımız Kim ?

SULTAN GÜMÜŞ KAYA