- Gündem
- 10.05.2025 01:17
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin Kaya Termal Otelde verdiği akşam yemeğinde konuşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, seçimlerin milletin bağımsızlık ve kurtuluş savaşı olduğunu söyledi
NİLGÜN TAZE
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İzmir Şubesinin düzenlediği Türkiye ve Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler konulu toplantıya Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Adayı Binali Yıldırım, İzmir Valisi Mustafa Toprak, AK Parti İzmir Milletvekili Adayı İbrahim Turdan, MÜSİAD Genel Başkanı Naim Olpak, MÜSİAD İzmir Şube Başkanı Ümit Ülkü ve MÜSİAD üyeleri katıldı.
Toplantıda konuşma yapan Bakan Zeybekci,Türkiyenin geçirdiği sürecin sadece AK Partinin değil 78 milyonun davası olduğunu belirterek, Bu dönemde ne olur bu yükü bizim üzerimize salmayın. Şu iki haftada her birimiz bu davaya ne olur hep beraber sahip çıkalım. Bu, milletin topyekûn bağımsızlık savaşıdır bu, kurtuluş savaşıdır. Bu gerçekten bir kurtuluş mücadelesidir. Ankaradaki saldırı gibi Maraşta, Sivasta aynı tezgahı yapmadılar mı? 7 Hazirandan önce, mitingden önce o trafonun içine o bombayı kim koydu? Suruçta kim yaptı? Türkiyenin en hassas çizgilerinin oluştuğu fay hatları olan alanları bombalıyorlar ama bu milletin önünde saygı ile eğiliyorum. O tuzağa düşmediler. O gün bir sendika başkanı polis bombaladı diye bağırıyordu. Hala köşede oturup bekleyecek miyiz? Bir şey yapalım diye söylemiyorum. Bu AK Parti davası değil, 78 milyonun davası, bağımsızlık davası, şahlanma davası. Herkes yerini almak zorunda. İnşallah 1 Kasımda 7 Haziranda Türkiyenin yaşadığı sıkıntılar tekrar etmeyecek dedi.
HÜKÜMETİ İNDİRMEYE ÇALIŞIYORLAR
Bakan Zeybekci, 1980 öncesinde sağ-sol davaları ile ülkenin gençlerinin birbirlerine düşürüldüğüne dikkat çekerek, terörün her ülkenin belası olduğunu belirtti. Terör organizasyonlarının hep aynı sadece maşaların farklı olduğunu ifade eden Zeybekci, 80 ihtilali ile tık diye kesildi. 84te terör örgüt belası milletin başına sarıldı. Rahmetli Özala yapmadıklarını bırakmadılar. O günlerde hayal eden bir Özal vardı, orada da her türlü hakaret edenler vardı. 2014 Haziranda İstanbulda Gezi olayları çıktı. Gezi olaylarında maksat oradaki ağaçları kestirememek ve ulaşım projelerini engellemekti. İstediklerini alamadılar, ardından 17-25 Aralık oldu. O ayrı bir komediydi. Aynı kalem, aynı el, aynı hikaye. 27-28-29 Ocakta ekonomik olarak bir saldırıya geçildi. 7 Haziranda kanlı terör örgütünü barış güvercini diye pazarlandı. Normalde iktidar olmaktan başka hiçbir düşüncesi olmayan ana muhalefetten biz HDPye oy verdik diye gerine gerine ortada dolaştılar. Tek amaçları tek başına hükümeti indirmek. İstikrar hükümetini alaşağı etmek. Türkiyeye yeniden o muhtaç olduğu hallere döndürmek. Bütün hikayenin döndüğü alan bu açıklamasını yaptı.
DÖVİZ SORUNU YOK
2008 global krizinden sonra dünyanın üretime dayanmayan refah kaynaklı balon patlamasıyla krize girdiğini ve dünyanın yerle bir olduğunu hatırlatan Zeybekci, Türkiyenin sahipsiz ve kimsesiz olmadığını dile getirerek, Birisi çıkıp; Bu kriz Türkiyeyi teğet geçecek demişti. Hamdolsun kriz bizi teğet geçti. Evet, hırpaladı ama en hızlı toparlanan ülke olduk. 2009 itibariyle tam 6 milyon kişi istihdamı artırdık. Bu oranda dünyada bir numarayız. Biz 2008 öncesine 6 milyon ilave ederken Avrupa daha bu rakama gelemedi. Coğrafyamıza bakalım böyle bir ortamda Türkiye 2008 krizinden sonra ortalama yüzde 5,1 büyüdü. 2002 yılından bu yana ortalama yüzde 4,7 büyüdü. 2002 yılından bu yana ihracatını ortalama yüzde 12,5a artırdı. Tüm bu ateş çemberine rağmen 2015 yılının ilk yarısı itibariyle Türkiyenin büyümesi 3,8. Dünyada en hızlı büyüyen 7. ülkeyiz. Dünya ekonomisini yeniden dizayn eden ülkelerden olmak gibi bir gayemiz var. Önümüzdeki aydan itibaren hep beraber yeniden destan yazacağız. Türkiye olarak yüzde 5in altında büyüme bizim için yerinde saymaktır. Her sene 1.6 milyon iş üretmemiz lazım. Onun aşağısı kurtarmaz. Türkiyenin dövizle ilgili sorunu yok. Türkiyenin yapısal göstergelerine, cari açığına baktınız mı? Şu anda dünyanın en iyi bütçe açıklarından biri, en hızlı büyüyen 7. ülke Türkiye. Kamu borçlarının milli gelire oranı 28 Avrupa ülkesinin 25inden daha iyi. Ekonomi budur diye konuştu.
RUGAN AYAKKABISINI GİYECEK
İki yıldan beri Türk millete inandığı için bıkıp yılmadan çalıştığını ve zamanın oturma zamanı olmadığını ifade eden Zeybekçi Türkiyenin doğrudan istikrarının hedef alındığını belirterek, Size soruyorum, şu anda topun hedefinde olan kimdir? Tabii ki Türkiye ama Türkiyede de bir hedef var, AK Parti var, Recep Tayyip Erdoğan var. Bu dava milletin davasıdır. Onun için asla şunu söylemeyelim; nasıl olsa yapıyorlar, beceriyorlar. Susmayalım, konuşalım. Hani bayramlarda giydiğiniz rugan ayakkabısı olan var mı? Belediye başkanlığı dönemlerimde resepsiyonda giyerim diye bir tane aldım, 10 yıldan beri duruyor. Üzerinde toz bile yok. Diğer ayakkabılarım arasında en sevdiğim de o. Pırıl pırıl. Evde camlı bölmede insanlar da görüp en güzel ayakkabı o diyor. Bütün yükümü de diğer ayakkabılar çekiyor. Dağda, taşta, çamurda ama öteki hala pırıl pırıl duruyor. Üzerinde toz bile yok. Bu seçimde ne kadar dağ taş varsa onu giyeceğim. 15 gün boyunca giyeceğim. Koyacağım sonra diğerlerinin arasına. Arkadaşlar öyle köşede durmayalım. Üzerimiz toz tutmayacak diye sakın bunu yapmayalım. Olacaksa bu memleketin taşından toprağından olsun. İki yıldan beri bu millete inandığım için konuşuyorum ifadesini kullandı.