- İzmir
- 09.07.2025 21:46
Belediye-İş Sendikası İzmir Şubeleri, işten çıkarmaları protesto etmek amacıyla sendika binası önünden Egemenlik Evi’ne yürüdü. Yapılan açıklamada, 360 işçinin işten çıkarıldığı duyuruldu.
SEMİ TEKTAŞ / İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı iştiraklerde çalışan ve Belediye-İş Sendikası’nda örgütlü 360 işçinin işten çıkarılmasına tepki gösteren sendika, sendika binası önünden Egemenlik Evi’ne yürüyüş düzenledi. Yürüyüşün ardından burada basın açıklaması yapıldı. “İşçinin yakasından düşün” diyerek tepki gösteren sendika temsilcileri, belediye tarafından kamuoyuna sunulan maaş bordrolarının gerçeği yansıtmadığını, ayrıca belediyenin daha önce sunduğu tekliften vazgeçtiğini vurguladı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Belediye-İş Sendikası arasında önceki dönemde imzalanan toplu iş sözleşmesine ilişkin kriz sürüyor. Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın söz konusu sözleşmeyi “sorumsuzluk” olarak nitelendirmesi ve sözleşmede yer alan Eylül ayı zammının geri çekilmesini talep etmesi üzerine sendika geri adım atmadı. Bu süreçte, 12 Haziran’dan itibaren İZDOĞA, İZULAŞ ve İZBETON gibi iştiraklerde çalışan sendikalı toplam 360 işçi işten çıkarıldı.
Yangınlar nedeniyle daha önce ertelenen eylem, bugün sendika binası önünde toplandıktan sonra gerçekleştirildi. Belediye-İş Sendikası üyeleri Egemenlik Evi’ne yürüyerek burada basın açıklaması yaptı. Eyleme Türk-İş Ege Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak da destek verdi.
Açıklamada konuşan Hayrettin Çakmak, “Aldığımız haklardan vazgeçmemizi istiyorlar. Asla teslim olmayacağız. Bizi yönetenler elimizdeki ekmeği almak istiyor. Kendisi ‘adaletli bir çıkış yaptım’ sanıyor ama kamuoyunu yanlış bilgilendirerek bu mümkün değil. Geldiğiniz günden beri sendikalarla uğraşıyorsunuz. Bu çabayı bırakın, kente nasıl hizmet edebilirim diye düşünün. İşçinin yakasından düşün. İşçiyle uğraşmak size bir şey kazandırmaz, çok şey kaybettirir. Görüşlerimi ilettim ama kabul ettiremedim. Mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Belediye-İş Sendikası İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Savaş Atalay da yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Baskılarla, tehditlerle bu işler yürümez. İzmir halkını kimse kandıramaz. Müzakereyi tercih ettik. Bizden adım atmamız istendi, Allah kahretsin attık da. Eylül zammını ocak ayına çekebileceğimizi söyledik. Bu teklifi Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki aracılığıyla ilettiler. Sonra bundan da vazgeçtiler. Daha ne yapalım? Eylül ayında 130 bin TL olacak diyorlar, gelin bu işi 90 bin TL’de bitirelim dedik. Bu sözleşme sürecinde kendisi bizi arayıp ‘Bana zarar veriyorsunuz, bu sözleşmeyi bitirin’ dedi. Şimdi ise ‘vazgeçin’ diyor. Biz arkadaşlarımız işlerine dönene kadar Egemenlik Evi’ni terk etmeyeceğiz.”
Basın açıklamasını okuyan Atalay, “Cemil Başkan, emekçileri her gün 50-100 kişi işten atarak dize getirmeye çalışıyor. Emekçilerin kulu, kölesi olmalarını istiyor. İşten çıkarmalarla taşeronlaşmanın önünü açmak istiyor. Halkı emekçilere karşı kışkırtmak için 132 bin liralık asılsız bordrolar paylaşıyor. Tugay Başkan’a soruyoruz: Karşıyaka Belediye Başkanlığınız döneminde aynı şartlarda sözleşmeye imza attınız. Karşıyaka’da doğru olan, Büyükşehir’de neden yanlış? Usulüne uygun imzalanan bir sözleşmeye mahkemeler bile müdahale edemezken siz bu yetkiyi nereden alıyorsunuz? Aynı yetkiyi belediyeye iş yapan taşeronlara, müteahhitlere neden kullanmıyorsunuz?” diye sordu.
Sözlerine son verirken Atalay şunları söyledi: “İmza attığımız sözleşmenin arkasındayız. Sayın Tugay’dan da beklediğimiz, temsil ettiği kurumun imzasına sahip çıkmasıydı. Ama bunu yapmadı. Taşeronlaşmanın önünü açmak için belediye emekçisini halkın önüne attı. Hukukun, adaletin kalmadığı bir dönemde, birlik ve beraberlik yerine halkla emekçileri karşı karşıya getirdi. Bugün buradayız, yarın yine burada olacağız. İşten atılan arkadaşlarımız işe dönene kadar bu mikrofonlar inmeyecek, bu meydanlar susmayacak. Bu direniş bitmeyecek.”