- İzmir
- 11.05.2025 16:05
‘Darbeci ve işkenceci’ olduğu iddia edilen Çevik Bir'e dilekçelerle kontra… Buca’daki meydandan adı kaldırılsın isteniyor: “Demokrasi anlayışımızla bağdaşmadığı gibi kentimize de yakışmamaktadır”
SULTAN GÜMÜŞ KAYA / ÖZEL HABER
Konak Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Mete Hüsünbeyi, İzmir’in Buca ilçesinde yer alan Çevik Bir Meydanı’nın adının değişmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesine dilekçe verdiğini iletti. 12 Eylül döneminde Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’in özel kalem müdürü ardından başyaveri olan Çevik Bir’in, 12 Mart’ta TMMOB ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı Yavuz Önen’e işkence yaptırdığını öne süren Hüsünbeyi, “Tüm darbe dönemlerinde görev üstlenmiş, işkencelere katılmış bir kişinin İzmir’de önemli meydanlardan birinin adını taşıması demokrasi anlayışımızla bağdaşmadığı gibi kentimize de yakışmamaktadır” dedi. Adaleti Arayanlar Derneği (ASDER) ise “Çevik Bir’in değil meydanlarda, vatanımızın en ücra köşesinde dahi isminin geçmemesi gerekiyor. Her yerden silinmeli” diyerek tepki gösterdi.
İŞKENCEYİ DOĞRULUYOR!
Buca’da uzun yıllardır kullanılan ve halk tarafından bilinen ismin en kısa sürede değiştirilmesini talep eden Hüsünbeyi, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’na yazdığı dilekçeyi gazetemizle de paylaştı. Olayı ve talebini kamuoyuna sunan Hüsünbeyi, “Çevik Bir, 12 Eylül döneminde Genelkurmay Başkanı Kenan Evrenin özel kalem müdürü idi. Evren cumhurbaşkanı olduğunda başyaveri oldu. Faruk Bildirici’nin ‘Siluetini Sevdiğimin Türkiye’si’ adlı kitabında Çevik Bir’in, 12 Mart’ta TMMOB ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı Yavuz Önen’e işkence yaptırdığı ifade edilmekte. Yavuz Önen de bunu doğrulamaktadır” cümlelerine dikkat çekti.
GAZETECİ VE AYDINLAR HEDEF GÖSTERİLDİ
Başkan Hüsünbeyi, sözlerine şunları da ekledi: “Nisan 1998 yılında Çevik Bir’in başında olduğu birimince ‘Andıç’ adı verilen belge hazırlanmış, basına servis edilmişti. Sonradan yalan ifadeler olduğu ortaya çıkan Andıç’ta bazı gazeteci ve aydınlar hedef gösterildi. Adı geçen gazetecilerin işlerine son verildi. Hedef gösterilenlerden dönemin İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal Mayıs 1998 yılında uğradığı silahlı saldırı sonucu ağır yaralandı. Tüm darbe dönemlerinde görev üstlenmiş, işkencelere katılmış bir kişinin İzmir’de önemli meydanlardan birinin adını taşıması demokrasi anlayışımızla bağdaşmadığı gibi kentimize de yakışmamaktadır.”
ASDER DE DİLEKÇE VERMİŞTİ
Adaleti Savunanlar Derneği de 2 Temmuz 2020 yılında aynı talep ile dilekçe vermiş ve yazılı olarak şunları iletmişti: “Ankara Bölge İdare Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin 04.03.2020 tarih ve 2019/379 sayılı kararı ile Çevik Bir’e verilen Müebbet Hapis Cezası onaylanmıştır. İzmir İli, Buca İlçesi, Özmen ve Uğur Mumcu Caddelerinin birleşimindeki meydana müebbet hapse mahkum edilmiş Çevik Bir isminin verildiği görülmektedir. Bu durum darbeleri ve darbecileri desteklediği düşünülerek ülkemiz insanını rahatsız etmektedir. Sivil toplum kuruluşu olarak darbeyi çağrıştıran bu ismin meydandan silinerek yerine daha uygun bir ismin verilmesini bekliyoruz.”
HER YERDEN SİLİNMELİ…
Arayarak görüşlerine yer verdiğimiz ASDER İzmir Şubesi, “Nice zulümler oldu. Başörtülü genç kızlar üniversitelere alınmadı, üzerine ikna odalarına sokuldu. Ancak Allah büyük. Keser döndü, sap döndü, gün geldi, hesap döndü. O günler çok geride kaldı. Şimdi o acıları Türk insanına yaşatan dönemin generalleri hapis cezasına çarptırıldı. O isimlerden biri de Çevik Bir… Buca’da bir cezaevinde darbecilik suçundan yatmış Çevik Bir’in ismi hapiste yattığı o ilçenin en önemli meydanında duruyor. Böyle çelişki olur mu? 1997’de Buca Belediyesi tarafından o meydana verilen Çevik Bir ismi bir an önce oradan silinmeli. İzmir ve Türkiye bu utancı kaldıramaz. Çevik Bir’in değil meydanlarda, vatanımızın en ücra köşesinde dahi isminin geçmemesi gerekiyor. Her yerden silinmeli” ifadelerini kullandı.
ATATÜRK PARKI OLSUN
Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ın zamanında konuya ilişkin verdiği demeç ise şöyle: “Çevik Bir, 28 Şubat döneminin en önemli aktörlerinden biri olarak görülüyor. Bizler demokrasiye gönül vermiş, halkın oylarıyla gelmiş insanlarız. Çevik Bir Meydanı’nın karşısında bir stat var. Burası bize devredilsin. Biz burayı normal planlarda öngörüldüğü şekliyle park, meydan ve kentlinin nefes alabileceği bir bölge haline getirelim. Böyle bir yer yaratıldığında, burası Çevik Bir Meydanı’nın olduğu bölgeyle birleşecek ve buranın aslında artık ismi de yeni yapılacak park veya meydanın yeni verilecek ismiyle anılmaya başlanılacak. Benim gönlümden geçen orada bir park ya da meydan olduğunda, ismi Atatürk Parkı, Meydanı olması.”