CHP İzmir’den hükümete eğitim eleştirisi: 13 maddelik çözüm önerisi

CHP İzmir İl Başkanlığı’nda gerçekleştirilen basın açıklamasını okuyan Milli Eğitimden Sorumlu CHP İl Başkan Yardımcısı Ali Bektaş, eğitim görülen sorunlar için 13 maddelik çözüm önerisi sıraladı.


  • Oluşturulma Tarihi : 03.02.2025 13:29
  • Güncelleme Tarihi : 03.02.2025 10:32
  • Kaynak : BÜLTEN
CHP İzmir’den hükümete eğitim eleştirisi: 13 maddelik çözüm önerisi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanlığı, 2024-2025 Eğitim Öğretim Yılının ikinci döneminin başlaması dolayısıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklama metnini okuyan Milli Eğitimden Sorumlu CHP İl Başkan Yardımcısı Ali Bektaş, okullarda ve eğitimde süregelen sorunlardan bahsetti ve sorunların çözümleri için yapılması gerekenleri anlattı.

“OKULLARIMIZ YETERİNCE DENETLENMİYOR”

Konuşmasına başlarken Kartalkaya’da meydana gelen otel faciasında hayatını kaybedenlere rahmet dileyen Ali Bektaş, şu ifadeleri kullandı:

“2024-2025 Eğitim Öğretim Yılı'nın ikinci yarısı bugün başlıyor. Maalesef bugün ihmalkarlık ve denetimsizlik yüzünden okulunda ikinci döneme başlayamayan 36 çocuğumuz var. Onlar yarıyıl tatilinde aileleriyle birlikte gittikleri Kartalkaya'da yanarak can verdiler. Yetkililerin sorumluluk almayı kabul etmediği ihmaller yüzünden hayatını kaybeden 78 vatandaşımıza bir kez daha Allah'tan rahmet, sevenlerine ve ülkemize başsağlığı diliyoruz. Bu felaketle birlikte okulların ve yurtların güvenliğini bir kez daha düşünmeliyiz. Defalarca uyarmamıza rağmen hiçbir tedbir alınmaması nedeniyle, okul kazaları, afetler, acil durumlar, iş güvenliği, trafik güvenliği, okul güvenliği ve dış alan güvenliği gibi konulardaki yetersizlikler çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin canına mal oluyor. Müfettişlik sisteminin tarumar edilmesiyle birlikte de okullarımız yeterince denetlenmiyor.”

HÜKÜMETE VAAT ELEŞTİRİSİ

Bektaş, konuşmasının devamında 6 Şubat depreminden etkilenen bölgelerde de hükümetin sözünü yerine getirmediğini belirtti. Büyük facianın ikinci yıl dönümünün geldiğine işaret eden Bektaş, açıklamasına şöyle devam etti:

“Bu hafta aynı zamanda 6 Şubat Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinin ikinci yıl dönümü. Buradan bir kez daha depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, sevenlerine ve ülkemize başsağlığı diliyoruz. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen bölgede yaşayan yurttaşlarımızın, öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin sorunları çözülmedi. Hükümet bir yıl içinde evlere yerleşilecek sözünü tutmadı, halkın dörtte biri hala konteyner kentlerde yaşıyor. Yetmezmiş gibi, burada yaşayan öğretmenlerimizin borç yüzünden elektrikleri kesildi. Depremde sağlam kalan okullar, kamu kurumlan tarafından kullanılmaya devam etti, bu da imkansızlıklar içerisinde verilmeye çalışılan eğitimi, birleştirilmiş okullarla daha da zora soktu. Enkaz kaldırma çalışmaları sonlanmadı. Asbest, çevre, su, hava ve toprak kirliliği devam etti. Çocuklarımız eğitim hakkına erişimde sıkıntı yaşadı çünkü ulaşım sorunu hala çözülmedi. Bunun gibi nice üzücü olayla birlikte bir yarıyılı geride bırakmış bulunuyoruz.”

MESEM TEPKİSİ

Bektaş, geçen dönem okulların çocuklar için fiziki olarak eğitime uygun hale getirilemediğini belirtti. Çocukların nitelikli eğitim alamadığını ifade eden Bektaş, şunları kaydetti:

“Geçtiğimiz dönem; çocuklar, öğretmenler, yöneticiler, eğitim çalışanları, veliler kısacası eğitimin tüm paydaşları ve ülkemiz için zor bir dönem oldu. Okullar fiziki olarak eğitime uygun hale getirilmedi, temizlenemedi. Çocuklarımız nitelikli eğitim alamadı, okulların güvenliği sağlanamadı. Öğretmenlerimiz atanmadı, mülakatla mağdur edildi. Yoksulluk sınırı altında maaşlarla, can güvenliği olmadan eğitim vermeye devam etti. Çocuklarımız okullara aç gitti, temiz suya erişemedi ve MESEM'lerde hayatlarını kaybetti.

İzmir genelinde depreme dayanıklılık nedeniyle güvende olmadığı tespit edilen 180’den fazla okul birleştirilerek eğitim faaliyetlerini sürdürüyor. Bu durum yaklaşık 5 yıldır devam ediyor. Çocuklar sabahçı öğlenci yapılarak ders saatleri kısaltılarak yeterli eğitimi alamamaktadır.

İzmir’de okul inşaatları takip edilmediği için okullar zamanında bitirilemiyor.

Merkezi ve Yerel Yönetimler arasında koordinasyon eksikliği olduğu için öğrencilerin eğitim kalitesini olumsuz etkiliyor.

Madde bağımlılığı ülke genelinde olduğu gibi, İzmir’de de gençler arasında hatta ilköğretim öğrencileri seviyesine düştüğü söylenmektedir.

Öğrencilerin 12. Sınıfta açık liselere teşvik edilmesi nedeniyle eğitim ve öğretimde büyük sorunlar olduğu görülmüştür.

İlçelerimizde önce dikili de başlatılan halk eğitimle beraber okuma yazma bilmeyen kadınlar köylerden alınarak okuma yazma kursu verilmektedir. Menderes’te Akça köy İlkokulunda mücadelemiz sonucunda taşımalı eğitimden vazgeçilerek okul badana boya yaptırılıp, okul tabelası yazdırılarak eğitim öğretime köyde başlanmıştır.

İl Başkanlığı olarak her ay eğitim-öğretim raporu hazırlanıp, Genel Merkeze gönderilmektedir.”

13 MADDELİK ÇÖZÜM ÖNERİSİ

Bektaş, söz konusu sorunların çözümüne yönelik sıraladığı önerileri de okuduğu açıklamasını şöyle noktaladı:

“19 milyon öğrencimiz ve 1,2 milyon öğretmenimiz bu sorunlarla karşı karşıyayken Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, eğitim sistemimizin sorunlarını çözmek bir yana her geçen gün bir yeni sorun daha çıkarmakta ve hiçbir olumsuzlukta sorumluluk almayarak eğitim için beka sorunu olmaya devam etmektedir. Milli Eğitim Bakanı'na sorumluluklarını ve çözülmeyi bekleyen sorunları bir kez daha hatırlatıyoruz:

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adı verilen, pilot çalışması bile yapılmadan okullarda uygulanmaya başlayan öğretim programlarını geri çekin.

ÇEDES protokolü ile pedagojik formasyonu olmayan kişilerin okullara girmesini, çocuklarımıza uygun olmayan etkinlikler yaptırmasını engelleyin.

Çocuklarımızın okullarda temiz içme suyuna erişimini sağlayın. Bir öğün ücretsiz okul yemeği verin. Kantinlerde satılan yiyecekleri ve fiyatlarını kontrol altına alın.

Asgari ücretin yarısına, yarı zamanlı çalışan temizlik personeli ile okulları temizleyemezsiniz. Çocuklarımızın sağlığı ve güvenliği için kadrolu temizlik personeli ataması yapın.

Çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin okullardaki güvenliğini sağlayın. Her okula bir güvenlik görevlisi görevlendirin.

Çocuklarımızın ucuz işgücü olarak kullanıldığı, yaralandığı ve öldüğü MEŞEM programına son verin.

Birleştirilmiş okul uygulaması ve ikili eğitim yüzünden çocuklarımız hem ders saatlerinden kayıp yaşıyor hem de karanlıkta okula gidip gelmek zorunda kalıyor. İkili eğitimi sonlandırın, tüm okullarda tam gün eğitime geçilmesini sağlayın.

Kapatılan köy okulları yüzünden taşımalı eğitime mahkum edilen çocuklarımız, taşımalı eğitimin kapsamının daraltıldığı yönetmelik değişikliğiyle bir kez daha mağdur edildi, yurtlarda kalmaya mecbur bırakıldı. Her çocuğun okula güvenle ulaşmasını sağlayın, köy okullarını açın.

En az bir yıl okul öncesi eğitim her çocuk için zorunlu ve ücretsiz olmalıdır. Okul öncesi eğitimde katkı payı uygulamasını kaldırın.

Devlet okullarında yaşanan sorunlar yüzünden özel okullara mecbur bırakılan velilere dayatılan fahiş ücretleri denetleyin, kontrol altına alın.

Özel okullarda emeği sömürülen, asgari ücrete çalıştırılan öğretmenlerimiz için taban maaş düzenlemesi yapın.

Engelli öğretmenlere, rehber öğretmenlere, KPSS mağduru öğretmenlere, mülakat mağduru öğretmenlere, depremzede öğretmenlere verdiğiniz sözleri yerine getirin. Gerçek ihtiyaç kadar kadrolu öğretmen ataması yapın.

Diplomasını almış öğretmenler yeniden aday statüsüne düşürülemez. Milli Eğitim Akademisi adı verilen öğretmenlerin diplomasını çalma projesinden derhal vazgeçin.

2024-2025 Eğitim Öğretim Yılının ikinci dönemine başlarken çözülmeyi bekleyen bu ve benzeri çok sayıda sorun var ancak sorumluluk alan ve çözüm üreten yok.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak tüm çocuklarımızın laik, bilimsel, kamusal, parasız ve eşit eğitim hakkı için, hem görevde olan hem atama bekleyen öğretmenlerimizin hakları için, çocuklarının nitelikli eğitim alabilmesi için maddi ve manevi olarak yıpranan velilerimiz için çalışmaya ve mücadele etmeye, tüm bu sorunları gündeme getirmeye, Bakanlığa görev ve sorumluluklarını hatırlatmaya devam edeceğiz.”

BÜLTEN

Yazarımız Kim ?

BÜLTEN