CHP’li İnanç’tan eleştirilere yanıt: Hizmet istiyorsanız destek vereceksiniz

GÜLPERİ TİBİN

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Kasım Ayı Olağan Toplantısı 5’inci oturumu gerçekleştiriliyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın başkanlık ettiği toplantıda Büyükşehir’in 2026 bütçe görüşmeleri de başladı. Bu sırada AK Parti Grubu’ndan bütçe ve performans programına yönelik eleştiriler yapıldı. CHP Grup Başkanvekili Altan İnanç, eleştirileri yanıtladı. İnanç, “Muhalefet partisi sözcüleri değerlendirmelerini yaparken sanki her şey tammış eksik yokmuş gibi bir algıyla konuştular. Yani halk arasında söylenir ya ‘Yağ var şeker var un var niye helva yapmıyorsunuz’ demeye getiriyorlar. Sanki biz helva yapmayı bilmiyoruz ya da helva yapmak istemiyormuşuz gibi anlatıyorlar” ifadelerini kullandı. Ayrıca İnanç, belediye hzimetlerine yönelik eleştirilerle ilgili olarak ise “Belediyelerin kesintisiz hizmet etmesini istiyorsanız destek vereceksiniz. Sadece belediyeleri CHP yönetiyor diye bu kıskacı yaptıysanız buradan siyasi sonuç çıkmaz” açıklamasında bulundu.

TALİMAT VERİLMEZ DENİYORDU VERİLDİ

İnanç, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu bütçe ve performans programı, reel ve gerçekleştirilebilir bir bütçe ve programdır. İncelendiğinde görülebilir ki olabildiğince az borçlanılarak gerçekleştirilmesi bu bütçenin en önemli özelliğidir. Borçlanma kalemlerini önemli bölümü yalnızca yatırım amaçlıdır. 2026 bütçesinde borç gelir oranı iyileştirilmiştir. Bunları göz ardı ederek eleştiri yapmak haksızlıktır. Ülkemizin içinde bulunduğu durumun İzmir’e etkileri anlatıldı. Örnekler verildi. Ben değerlendirmeye şuradan başlayayım. 31 Mart seçimlerinde CHP birinci parti olmuştur. Hani seçim kazanılamıyor deniyor ya 31 Mart seçimleri son referanstır. CHP 14 Büyükşehir, 21 il 337 ilçe 48 belde de kazanmıştır. Bu belediyelerin kapsama alanı ülke nüfusunun yüzde 65’idir. Türkiye’nin birinci partisi CHP olduktan sonra bakın neler olmuş? Talimat 1; belediyeleri silkeleyin denmiş. Talimat verilmez deniyordu ya, verilmiş. Geçmişe dayalı sosyal güvenlik borçları ve vergi güvenleri esas alınarak belediye kaynakları kesilerek engellenmeye çalışılmış.”

HALKA HİZMETİ ENGELLEMEYE ÇALIŞTILAR

Yerel seçimlerin ardından CHP’li belediyelerde yaşananlara dikkat çeken İnanç, şunları söyledi: “Hatta az önce de konuşuldu. Biriken borçların nedenini de pandemiye bağlasanız iyi edersiniz. Arkasından İzmir’de bir deprem olmuş. Depremde hayatlarını kaybeden hemşerilerimiz olmuş, büyük Türkiye depremi olmuş. En az çevre şehircilik bakanlığı kadar belediyelerde deprem bölgesinde yardım ve hizmet üretti. Bunlar da göz ardı edilmemeli. Silkelemeye devam etmişler, bir kararname yayımlanmış. CHP’li belediyeler kreşler açıyor, kent lokantaları açıyor, sosyal projeler hayata geçiriyor… Silkeleme yetmemiş bir de kararname çıkmış; denilmiş ki sosyal güvenlik kurumu ve vergi dairelerine borcu olan belediyeler dış kaynak kullanamaz demişler. Bir noktayı daha dikkatlerinize sunuyorum, CHP’li belediyelerin halka hizmetini engellemeyi başaramamışlar, 19 Mart’ta İBB Başkanımız İmamoğlu başta olmak üzere CHP’li başkanları görevden almış, tutsak etmiş, kayyum atamışsınız. Hatta bazı belediyeleri de meclisler de seçim oyunlarıyla el değiştirmesini sağlamışsınız.”

YAPICI OLDUĞU SÜRECE İTİRAZIMIZ YOK

İnanç, konuşmasına devam ederken şu ifadeleri kullandı: “Peki hiç düşündünüz mü? Bütün bu yaptıklarınızdan sonra halkımız ne düşünmüş? Buradan bir siyasi rant elde edilebilmiş mi? Bunu da sandık önümüze geldiğinde halkımızın oylarıyla seçim gerçekleştiğinde halkımız cevabı verecektir. Kasım ayı sadece belediyeler için bütçe ayı değil. Merkezi idare için de bütçe ayı. Candaş Arkadaşımız, rakamlarla izah etti. Ama orada çok biziz eleştirdiniz ama orada bütçe açığı ne kadar? 3 trilyon. Yani bu ne demek? Ülkenin kaynakları sizin harcamanıza, planlarınıza yetmemiş 3 trilyon lira ihtiyaç duyuyorsunuz. Bizi eleştiriyordunuz. Bütçeye, genel bütçeye en çok katkı yapan vergileriyle en çok katkı yapan 4 il var, biri de İzmir. İzmir vergileriyle genel bütçeye kaç katkı yapmış, karşılığında ne almış? Bir doğruyu dile getiriyor arkadaşlarımız, İzmir’e 30 yıldır sosyal demokratlar yönetmekte. Bunu bir eleştiri gibi söylüyorlar. Ama unutuyorsunuz Türkiye’yi de 23 yıldır AK Parti yönetmekte. Ama ben bunu bir eleştiri gibi söylemiyorum. Siz İzmir’de hizmetlerin, yatırımların eksikliğinden yurttaşların memnuniyetsizliğinden falan bahsediyorsunuz. Ben sizin yerinizde olsam 30 yıldır neden İzmir’i CHP’den alamıyoruz diye düşünün. 23 yıldır Türkiye’yi AK Parti iktidarı yönetmektedir. Bakınız, Adalet Kalkınma Partisi iktidara geldiğinde, 1 lira, 1.4 dolardı. Şimdi dolar kaç kat artmış. 23 yılda kaç kat artmış. En büyük banknot 200 lira dolaşıma çıktığında, karşılığı 133 dolarmış. Bugün 200 liranın dolar cinsinden karşılığı 5 dolar etmiyor. Nereden nereye… Pandemi dönemi enflasyonun nedenidir dendi. Olabilir ama Avrupa Birliği ülkelerini baz alarak söylüyorum, son 5 yılda AB ülkelerindeki enflasyon artışı yüzde 40, bizde yüzde 700. Avrupalı 5 yıl önce 100 liraya doldurduğu market filesini 140 liraya dolduruyor, biz 800 liraya. Tüm bunların İzmir’le ne ilgili var diyorsanız şunu deyim. İzmir’i 30 yıldır CHP yönetiyor, doğru. İzmir’in sorunları diyorsunuz fakat bir yönetim anlayışının farklılığını ortaya koymak için sorunları sizlerle paylaşalım. Basmane çukuru denen sorun hangi yönetim anlayışıyla İzmir’in gündeminde, kaç yıldır gündemdedir? Hilton oteli kaç yıldır İzmir gündeminde, hangi siyasal anlayışın neden olduğu bir sorundur? Eleştirilerinize yapıcı olduğu sürece bir itirazımız yok.”

ÇÖZÜM BAKANLIĞIN VE HÜKÜMETİN GÖREVİ

İzmir’de uzun süre gündemdeki yerini koruyan çöp sorunuyla ilgili de konuşan İnanç, şöyle devam etti: “Katı atık tesisiyle ilgili eleştiri yapıldı. Defalarca çöp üzerinden siyaset yapmayın denildi ama devam ediliyor. Bununla ilgili Büyükşehir’in planlamaları var biliyorsunuz. Şu an sorunu anlık çözmeye çalışan gayretler var. Ama bir eleştirim şudur. Harmandalına 30 40 yıldır çöp dökülüyor. Birgün mahkeme kararı geliyor ve buraya çöp dökemezsiniz deniyor. Biz de bu karara uyuyoruz. Gerçekten zor günler yaşadık hepimiz. Sonra bir gün mahkeme kararı ortada dururken herhangi bir mahkeme yeni bir karar almamışken eğer harmandalı kullanılmayacaksa mahkeme kararı uygulanır. Yok değilse ki öyle olmadığı anlaşıldı, açıklama yapıldı. Katı atık konusunda bu sorun, Türkiye’nin bütün büyük şehirlerinin sorunudur. Bu sorunu her kent kendisi çözsün demek yerine ulusla sorun olarak görüp bütçeyi ona göre ayırıp sorunu ortadan kaldıracak bir çözüm bulmak bakanlığın ve merkezi hükümetin görevidir. Çöpü ne yaparsanız yapın denemez. Bu sorun aynı zamanda bir çevre sorunudur.”

AK PARTİLİ BURSALI’YA TEPKİ

İnanç, geçtiğimiz günlerde Onat Tüneli çevresine giderek açıklamalarda bulunan AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı’yı da isim vermeden eleştirdi. İnanç, “O milletvekili arkadaşımız çıkmış, Atamer Mahallesi’nde sanki belediye hiç önlem almamış orayı düşünmemiş gibi bir algı yaratarak kamuoyu oluşturdular. Bu gerçekten İzmir’in trafiğinin rahatlamasını önceliyorsanız bunu yapmayın. Onat Tüneli’nin her iki tarafından ışık göründü mü arkadaşlar?” dedi.