EÜ Etnografya Müzesi’nde ‘Kehanet Merkezi Klaros’ söyleşisi

Ege Üniversitesi Etnografya Müzesi, ‘İonia’da Bir Kehanet Merkezi: Klaros’un Önemi ve Güncel Projeler’ başlıklı söyleşiyle Klaros'un tarihi ve koruma projeleri tartışıldı.


  • Oluşturulma Tarihi : 05.03.2025 12:23
  • Güncelleme Tarihi : 05.03.2025 12:23
  • Kaynak : BÜLTEN
EÜ Etnografya Müzesi’nde ‘Kehanet Merkezi Klaros’ söyleşisi

 Ege Üniversitesi (EÜ) Etnografya Müzesi tarafından organize edilen "Müze Söyleşileri" serisinin bir parçası olarak, ‘İonia’da Bir Kehanet Merkezi: Klaros’un Önemi ve Güncel Projeler’ başlıklı söyleşi gerçekleştirildi. Etkinliğin moderatörlüğünü EÜ Etnografya Müzesi Müdürü Doç. Dr. Dilek Maktal Canko üstlenirken, konuşmacı olarak Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Onur Zunal yer aldı. Etkinliğe Klaros Örenyeri kazı ekibi, akademisyenler ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdi.

KUTSAL ALAN VE KEHANET MERKEZİ

Klaros'un tarihi hakkında açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Onur Zunal şöyle konuştu;
“Klaros, aslında bir antik kent değil. Kent dışı kutsal alan ve bir kehanet merkezi. Haritadan bakıldığında Efes, Metropolis ve Smyrna arasında önemli bir kavşak konumunda. Klaros, yaklaşık 75 dönümlük bir arazi ve biz bu 75 dönümlük arazinin neredeyse tamamında projelerimizi yürütüyoruz. Klaros’a tarihsel açıdan bakıldığında, antik kaynaklar ve metinler 1200’lü yıllardan kısa süre önce kurulduğunu söylüyor. Klaros’un kurulmuş olduğu dönemde denize kıyısı olduğu biliniyor. Hatta antik yazarlar da özellikle Klaros’un bir limanının olduğundan bahsederler ve ilk kurulduğu dönemde de bir sahili olduğunu biliyoruz. Günümüzden 6-7 bin yıl önce ise denizin Kuzey’e doğru ilerlediğini yapılan çalışmalar tespit etmiş durumda. Bu noktada antik yazarlar ve mitoloji bize Klaros’un kurulduğu dönem ile ilgili belli bir tarih veriyor. Bununla beraber Helenistik Dönem’den daha önce inşa edilmiş birbirinin üzerine yapılmış üç farklı planda sunaklar ortaya çıkarıldı. Arkeolojik veriler de kuruluş tarihini bu şekilde destekliyor”

“KEHANET BİR ZORUNLULUK”

Klaros’un kehanet merkezi olma özelliği taşıdığına anlatan Zunal, “Klaros’ta bulunmuş olan yazıtlardan delegasyon yazıtları; bir kenti temsil eden kaç kişi geldiği, nerden geldikleri ve hangi dönemden geldikleri hakkında oldukça önemli kaynaklardan. İnsanların buraya gelmeye motivasyonunun çok önemli bir pagan kutsal alanı olduğu bilinmekte. Bir diğer nedeni ise kehanet merkezi olduğundan kehanet almak için geliniyor. Kehanet denilince tabii dinsel olgu olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzün falcılığı gibi gidelim, danışalım, geleceğimizi görelimden ziyade bu bir zorunluluk. Önemli bir karar alınmadan önce; bir savaş kararı, bir kent kurma kararı ya da bir deprem, bir salgın hastalık gibi nedenlerden dolayı mutlaka Apollon’a danışılırdı” dedi. 
Yürütülen ve devam eden projelere de değinen Zunal, “Kazı çalışmalarında Apollon, Artemis ve Leto kült heykellerine ait 35 orijinal parça bulunmuş durumda. Çoğunluğu 1950’li yıllarda yapılan kazılarda bulunan bu parçalar uzun yıllardır suya, yağmura, güneşe maruz kalmaktaydı. Proje kapsamında öncelikle heykeller yıl boyunca su baskınlarından etkilenmeyecekleri ve konservasyon çalışmalarının başlayacağı yukarıda bir alana taşınmıştır. Taşımadan önce de sonra da lazer tarayıcıyla heykellerin durumlarını, bütün yapısal ve kılcal çatlakları belgeledik. Konservasyonlarının da büyük bir kısmını yaptık. Bir koruma çatısı projemiz vardı; bu çatı projesi ise hem bakanlıktan hem kuruldan onaylandı. Zannediyorum bulduğumuz sponsor desteğiyle bu yıl projemizi hayata geçireceğiz” dedi.
Doç. Dr. Onur Zunal, söyleşinin ardından katılımcıların sorularını yanıtladı. Etkinlik sonunda Doç. Dr. Dilek Maktal Canko, Doç. Dr. Onur Zunal’a “Teşekkür Belgesi” takdim etti.

 

BÜLTEN

Yazarımız Kim ?

BÜLTEN