EÜ’lü bilim insanlarından Santorini uyarısı: Dünya için de tehlike yaratır

Santorini Adası’nda yer alan ve Ege Denizi’nde son günlerde yaşanan depremlerle ilişkilendirilen yanardağa hakkında konuşan uzmanlar, söz konusu bir patlamanın yalnızca Türkiye için değil tüm dünya için tehlikeli olacağını kaydetti.


  • Oluşturulma Tarihi : 11.02.2025 12:12
  • Güncelleme Tarihi : 11.02.2025 12:12
  • Kaynak : BÜLTEN
EÜ’lü bilim insanlarından Santorini uyarısı: Dünya için de tehlike yaratır

Ege Denizinde son günlerde sık sık yaşanan deprem fırtınası, Yunanistan’a bağlı Santorini Adasında yer alan yanardağ hakkında da soru işaretlerine neden oldu. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Fiziki Coğrafya Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Aylin Karadaş ve Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Nezih Aytaçlar konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Doç. Dr. Mehmet Nezih Aytaçlar, böylesine büyük bir patlamanın yalnızca Türkiye için değil, tüm dünya için önemli etkileri olacağını belirtti. Dr. Öğr. Üyesi Aylin Karadaş ise büyük deprem felaketlerinde karşılaşılabilecek önemli sonuçlara dikkat çekti.

 

“BİR DİZİ TSUNAMİ OLDUĞUNU BİLİYORUZ”

Santorini yanardağı patlamasının Türkiye için iki büyük tehlikesi olduğunu ifade eden Doç. Dr. Mehmet Nezih Aytaçlar, konuşmasında şunları kaydetti:

“Santorini’nin büyük yanardağ patlaması kabaca M.Ö. 1600, yani günümüzden yaklaşık 3650 yıl önce gerçekleşmiş. Ada, yuvarlak bir adayken dörtte üçü yok olmuş ve geriye şimdiki C şeklindeki ada kalmış. Bir dizi tsunami olduğunu biliyoruz. Bizim tespit edebildiğimiz bir tanesi Çeşme’de Bağlararası Höyüğü’nde bulunan tsunami izleridir. İzmir Urla sahilinin güneyinde kalan kıyıların tümünde bu tsunaminin etkilerinin olduğunu tahmin ediyoruz. M.Ö. 1600’lerde olan patlamaya benzer bir patlama olursa, bir diğer ciddi tehlike iklimsel kriz olur. Bu patlama, ciddi bir iklimsel değişikliğe yol açar ve bu yalnızca Türkiye için değil, dünya için de tehlike yaratır.”

 

“BÜYÜK KITLIKLARIN YAŞANMASINA SEBEP OLABİLİR”

Dr. Öğr. Üyesi Aylin Karadaş, şiddetli volkanik patlamalar sırasında, özellikle kül çıkışı fazla olan bir volkanik aktivite gerçekleştiğinde, atmosfere yayılan volkanik küllerin geniş bir coğrafyayı etkileyecek şekilde uzun yıllar boyunca atmosferde asılı kaldığını ve zamanla yeryüzünde uygun yerlerde biriktiğini belirtti. Karadaş, “Santorini volkanı için konuşmak gerekirse Santorini’nin geçmişte böylesi bir patlama yaptığını biliyoruz. Ege kıyılarında yaptığımız sondaj çalışmalarında birçok yerde alüvyal sedimanlar arasında Santorini’nin eski patlamalarına ait küllerine rastladık. Günümüzde de gerçekleşecek bir patlamanın deprem ya da tsunami gibi direkt etkileri olabileceği gibi dolaylı olarak elbette ki iklim koşullarını değiştirebileceğini beklemeliyiz ve hatta geçmişte örnekleri olduğu gibi büyük kıtlıkların yaşanmasına sebebiyet verebilir. Şu anda Santorini’de birtakım aktiviteler var ancak bu hareketler henüz derinde. Magma, 5 km kadar derinde etkinlik gösteriyor, şiddetli bir volkanik patlama için magmanın yükselmesi gerekmekte” açıklamasında bulundu.

 

“KIYI ŞERİDİ İÇİN TSUNAMİ TEHLİKESİ MEVCUT”

Gerçekleşebilecek bir tsunami felaketi için tehlikede olan bölgelere değinen Doç. Dr. Aytaçlar, “Tsunami tehlikesi İzmir merkez için yok. Tsunaminin, bütün Karaburun Yarımadası’nı dolaşıp gelme şansı pek yok. Ancak İzmir’in Seferihisar, Gümüldür kıyıları için tehlike var. Santorini tekrar patlarsa, Aydın, Muğla ve kıyı şeridi için tsunami tehlikesi mevcuttur” ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Aylin Karadaş, “Dünyada volkanlar aynı şekilde faaliyet göstermiyor. Bazı dönemlerde volkanlar atmosfere çok fazla kül bırakıyor. Volkanizma sırasında atmosfer, küllerle kaplanıyor ve bu küller uzun bir dönem boyunca atmosferde asılı kalabiliyor. Bu dönemde, güneş ışınları eskisi gibi kolayca yeryüzüne ulaşamıyor. Alınan radyasyon miktarını azaltarak, bu durum dünyanın o bölgesinde daha soğuk koşullara sebep olabiliyor” diye konuştu.

 

“ETKİLERİ DE DAHA KAPSAMLIYDI”

Santorini’de gerçekleşecek büyük bir patlamanın sonuçlarının sadece Türkiye’yi değil, tüm dünyayı etkileyeceğini kaydeden Doç. Dr. Aytaçlar, “M.Ö. 1600’lerde oluşan eski patlamada, kutuplardaki buzullaşmalar artıyordu. Yani düşünün, Santorini patlıyor ve kutuplardaki buzullaşmalar artıyor. Hatta Kanada’daki sekoya ağaçlarının halkaları daralıyor; bu da o ağaçların birkaç yıl boyunca düzenli güneş göremedikleri anlamına geliyor. Patlama sonucunda birtakım sülfürler açığa çıkıyor ve bu sülfür yağmurla sülfürik asit olarak yeryüzüne iniyor, bu da tarımı mahvediyor. Tabii bu patlamanın boyutu diğerlerine oranla daha büyük ve etkileri de daha kapsamlıydı” açıklamasında bulundu.

BÜLTEN

Yazarımız Kim ?

BÜLTEN