Sayfa Yükleniyor...
İzBB ile memurlar arasında protestolara sebebiyet veren ‘TİS’ krizinde sular durulmak bilmiyor. Belediye memurları İzBB’nin tarihte ilk kez ana binada bayramlaşma töreni gerçekleşmediğini söyledi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile belediye memurları arasında 5. Gündür devam eden TİS krizinde sular durulmak bilmiyor. Belediye memurları belediyenin bayramlaşmada ilk kez ana binayı kullanmadığını ifade etti. Tüm Bel-Sen İzmir 1 Nolu Şube’den yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZSU ve ESHOT Genel Müdürlükleri'nde görev yapan kamu emekçileri bu bayrama ikramiyelerinin ödenmemesinin yanı sıra sosyal denge tazminatlarında yüzde 50 oranında kesintiyle girdiler. Yaşanan hak gaspının yanı sıra birçok emekçinin ifade ettiği çarpıcı bir ilk daha gerçekleşti. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarihinde ilk kez ana binada bayramlaşma töreni gerçekleşmedi. Kurum çalışanı bir arkadaşımızın yerinde tespitini ve bunu ifade eden paylaşımını sizlerle de paylaşmak istiyoruz:
"Bir çoğunuzun farkında olduğu bir noktaya dikkat çekerek bir tespitte bulunmak istedim. Kurumda çalışmaya başladığım 2013 yılından bu yana ilk defa geleneksel bayramlaşma töreninin yapılmadığını görüyorum. Daha uzun yıllardır çalışan arkadaşlar da ilk defa karşılaştıkları bir durum olduğunu söylüyorlar. Bu durum, çok net olarak yöneticinin emekçiye karşı bakış açısını yansıtmakta ve bugüne kadar alışık olduğumuz 'çalışma arkadaşlığı' ile 'kurumsal aidiyet duygusunu' sarsarak iş barışını tümden yok saymaktadır. Farkında olmadıkları şey; bu bakış açısı ile kurum kültürünü zedeleyerek uzun vadede kendilerine zarar verecek olmalarıdır. Yapılan açıklamada meselenin bütçe ile ilgisi olmadığı vurgulanmış, konu para değil denmiştir. Konu para değilse, o zaman nedir? Bugün yapılmayan bayramlaşma töreni, yaptığımız eylemler karşısındaki tutum ile birlikte düşünüldüğünde bu sorunun cevabı niteliğindedir.
Biz emekçilerin bu şekilde görmezden gelinmesi, taleplerimizin yok sayılması ve sürecin diyalogsuz şekilde oldu bittiye getirilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez! 'Bir grup memur', 'dışarıdakilerin çoğu zaten bizim personelimiz değil' gibi söylemler bu "yok sayma"nın dillendirilmesinden başka bir şey değildir ve bu konuda sadece memur arkadaşlar değil tüm çalışanların aynı şeyi hissettiğinden eminim. Ayrıca, verilmiş sözlerin unutulmasının, kameralar önünde söylenen yalanların, iki yüzlülüğün, hükümet yasalarının arkasına saklanmanın ve emekçileri halka şikâyet ederek işin içinden sıyrılmaya çalışmanın neresinden tutacağımızı hiç bilemiyorum.
Evet, mesele para değildir. Mesele emekçiye, çalışma arkadaşına, iş barışına, huzura, özgürlüklere ve demokratik haklara değer vermektir. Mesele para değildir, geçim sıkıntısıdır! Mesele para değil, yoksulluk sınırındaki aile bütçesidir! Mesele hafta sonu ailemizle, dostlarımızla paylaşacağımız 3 paralık 'nefes alma' hakkımıza göz dikilmesidir. Bayramdan sonra devam edecek olan mücadelemizin bu eksende konumlandırılarak 'Mesele para değil! Biz varız ve buradayız!' demenin doğru olacağını düşünüyorum.
Herkese iyi bayramlar."
GURBET YAVUKLU