- İzmir
- 17.09.2025 00:59
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Smyrna Antik Kenti kazı çalışmalarını 2025-2027 yılları arasında 34,5 milyon lira ile destekleyecek. Ekip, antik tiyatro ve Roma dönemi hamamını gün yüzüne çıkarmak için yoğun bir şekilde çalışıyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, kent merkezindeki tarihi Smyrna Antik Kenti’ne yönelik kazı çalışmalarına maddi desteğini sürdürüyor. 2025-2027 yılları arasında toplamda 34,5 milyon lira ayrılacak olan proje kapsamında, Prof. Dr. Akın Ersoy başkanlığındaki ekip, Efes Antik Tiyatrosu büyüklüğündeki Antik Smyrna Tiyatrosu ve Smyrna Agorası’ndaki Roma dönemi hamamının gymnasium bölümünü gün yüzüne çıkarmak için yoğun bir çaba sarf ediyor. Belediye, kazıların yanı sıra, bölgenin tarihi mirasını koruma ve görünür kılma adına önemli bir adım atıyor.
2012’den bu yana kentteki bilimsel kazı çalışmalarına maddi destek veren İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin öz kaynakları ile yürütülen kamulaştırmalar neticesinde Smyrna Agorası’nın bulunduğu kazı alanı İkiçeşmelik Caddesi ile bütünleşirken, uzun dönem gecekondular altında kalan Antik Smyrna Tiyatrosu da gün yüzüne çıkarılmaya başlandı.
İzmir ve çevresindeki 16 arkeolojik kazı alanı, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Kazılara Maddi Destek Programı kapsamında yer alıyor. Belediye, bu kazılara sağladığı destekle, insanlığın ortak kültürel mirasının korunmasını ve her geçen gün daha fazla görünür olmasını sağlamayı hedefliyor. 2025 itibariyle yürürlüğe giren yeni protokol çerçevesinde, Smyrna Antik Kenti kazılarına sağlanan destekle, Efes Antik Tiyatrosu büyüklüğündeki Antik Smyrna Tiyatrosu’nun kente kazandırılması amaçlanıyor. 20 bin kişilik kapasitesiyle İzmir için büyük bir öneme sahip olan bu antik tiyatro, şehre kültürel zenginlik katacak.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kazı çalışmalarına sağladığı destekler hakkında bilgi veren Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanlığı Koruma Uygulama ve Denetim Şube Müdürlüğü’nde görevli Arkeolog Tuna Sinan Derbentoğulları, “İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2012 yılından bu yana Smyrna Antik Kenti kazılarına envanter oluşturulması, bilimsel kazılar, restorasyon çalışmaları ve kazı ekibinin desteklenmesi için hem maddi hem de ayni yardımlar sağlamaktadır” ifadelerini kullandı. Derbentoğulları ayrıca, belediyenin kent genelindeki 16 farklı kazı alanına destek verdiğini belirtti.
2007 yılından itibaren İzmir’in tarihi kent merkezindeki arkeolojik kazı çalışmalarını yürüten Smyrna Antik Kenti Kazı Başkanı ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Türk İslam Arkeolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Akın Ersoy, “Çalışmalarımızda Kültür ve Turizm Bakanlığının maddi desteğinin yanı sıra İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin önemli ölçüde destekleri söz konusu. Ayrıca başka sponsorlarımız da bulunuyor. Smyrna Antik Kenti kazılarını şu an özellikle iki noktada yürütüyoruz. Antik Smyrna Agorası’nda güncel olarak Kemeraltı’na bakan tarafta bir hamamın gymnasium bölümünün ortaya çıkarılması için çalışma yürütüyoruz. İkinci çalışma alanımız da özellikle İzmirlilerin de çok beklediği Antik Smyrna Tiyatrosu’nda sürüyor” diye konuştu. Ören yeri içinde Osmanlı dönemine ait sarnıçlı çeşmeler ve şehir içi han yapısı olduğunu belirten Prof. Dr. Akın Ersoy, Osmanlı Dönemi yapılarını da koruyarak altında kalan gymnasium bölümünün ortaya çıkarılması için çalıştıklarını kaydetti.
Antik Smyrna Agorası’nın antik dönemde yalnızca ticari ve idari bir merkez olmadığını vurgulayan Ersoy, dini ve sosyal etkinliklerin de burada gerçekleştirildiğini dile getirdi. Başlangıçta küçük ölçekli etkinliklerin agorada yapıldığını, ancak zamanla inşa edilen Antik Smyrna Tiyatrosu ile bu etkinliklerin tiyatroya taşındığını ifade eden Ersoy, tiyatroda yapılan çalışmalara ilişkin de bilgi verdi. İzmir’in Efes Antik Tiyatrosu büyüklüğünde bir tiyatroya daha sahip olduğunu vurgulayan Ersoy, 20 bini aşkın izleyici kapasitesine sahip Antik Smyrna Tiyatrosu’nda hem dini, sosyal ve kültürel etkinliklerin hem de halk meclisine yönelik duyuruların gerçekleştirildiğini sözlerine ekledi.
Prof. Dr. Akın Ersoy, Antik Smyrna Agorası’nın Büyük İskender’den sonra kurulan antik kentin tam merkezinde yer aldığını belirtti. Kemeraltı’nın bugün dünyanın en büyük açık hava çarşılarından biri olduğunu vurgulayan Ersoy, bu yapının temelinde bin yıl öncesinde Antik Smyrna Agorası’nın yarattığı ticari iklimin bulunduğunu aktardı. Antik dönemde kentin, bugünkü Kadifekale ve Kemeraltı arasında kurulduğunu, o dönemde Kemeraltı’nın yerinde ticaret ve savaş gemilerinin girebildiği bir iç liman bulunduğunu söyleyen Ersoy, Bizans Dönemi’nde başlayan, Osmanlı Dönemi’nde ise hızlanan bilinçli dolgu çalışmalarıyla iç limanın zamanla yapılaşmaya açıldığını ifade etti. Prof. Dr. Akın Ersoy, limanın son izlerinin 1800’lü yıllara kadar takip edilebildiğini, bu dönemde ise bataklık hâline gelen alanın tamamen doldurularak bugünkü Kemeraltı’nın oluştuğunu kaydetti.
Ersoy, antik dönemde kent planlamacılarının suyun varlığına büyük önem verdiğini, İzmir’in bu açıdan şanslı bir konumda olduğunu ifade etti. Kadifekale’nin altındaki su tabakalarının kent için önemli bir kaynak sağladığını, Antik Smyrna Agorası’ndaki suyun da bu doğal kaynaktan geldiğini vurgulayan Ersoy, yaklaşık 150 metre boyunca akarak Antik Smyrna Agorası’na ulaşan suyun günümüzde içilemez nitelikte olsa da park ve bahçeleri sulamak için kullanılabildiğini aktardı.
Kaynak : BÜLTEN