Karşıyaka’da kültüre ticari darbe

KEMAL ÖZKURT - ÖZEL HABER/ Karşıyaka Belediyesi’nin Atakent’te uzun yıllardır görme engelli bireyler ve öğrenciler için hizmet veren Görme Engelliler Kütüphanesi’ni boşaltıp yerine kafe açma kararı, mahallede tepkilere yol açtı. 2014 yılında dönemin Karşıyaka Belediye Başkanı Cevdet Durak tarafından hizmete alınan kütüphane görme engelli vatandaşların uğrak noktası haline gelmişti. Ancak binanın taşınmasının ardından başlatılan tadilat ve duyuru süreci, Atakentliler tarafından “Oldubittiye getirilen bir uygulama” olarak görülüyor. Mahalle halkı, bu uygulamanın sadece bir mekân değişikliği olmadığını, Atakent’in sosyal dokusuna ve fiziksel dengesine zarar veren bir tercih olduğunu savunuyor. Sakinler, kafenin apartmanların dibinde, yoğun ve dar bir alana açılmasının, bölgedeki trafik ve yapı yoğunluğunu artıracağı, olası deprem riskini büyüteceği ve özel işletmelere haksız rekabet yaratacağı uyarısında bulundu. Şefkateli Tüm Engelliler Federasyonu Genel Başkanı Hasan Çalcı ise belediyenin engellilere yönelik politikalarını eleştirerek “Maalesef belediye, engellilerin ihtiyaçlarına öncelik vermek yerine, tamamen kendi gündemi doğrultusunda hareket ediyor. Derneklerin yerleşkeleri ve faaliyet alanları kısıtlı. Engellilere erişilebilir, sosyalleşebilecekleri alanları daha fazla tanınması gerekiyor ancak alınan kararlar bu anlayışla ters düşüyor” diye konuştu.

ENGELLİ HAKLARI GÖZ ARDI EDİLİYOR

Şefkateli Tüm Engelliler Federasyonu Genel Başkanı Hasan Çalcı, Karşıyaka Belediyesi’nin engellilerle ilgili uygulamalarına dair eleştirilerini dile getirerek, kütüphanenin taşınmaması için Federasyon olarak her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi. Çalcı, “Maalesef belediye, engellilerin ihtiyaçlarına öncelik vermek yerine, tamamen kendi gündemi doğrultusunda hareket ediyor. Derneklerin yerleşkeleri ve faaliyet alanları kısıtlı, erişilebilirlik çalıştayları düzenliyorlar ama somut adımlar atılmıyor. Engelliler zaten günlük yaşamda pek çok zorlukla karşı karşıya, bir de belediyeden bekledikleri destek yerine engelleyici uygulamalar görmek durumunda kalıyorlar” dedi. Çalcı, erişilebilirlik çalıştaylarının düzenlendiğini ancak somut adımlar atılmadığını belirterek “Belediyeler, yapması gerekenleri erteleyip yalnızca formalite işler üzerinde yoğunlaşıyor. Bizleri bulunduğumuz yerlerden taşıyarak daha fazla mağdur etmesinler. Engellilere erişilebilir, sosyalleşebilecekleri alanları daha fazla tanısınlar” diye konuştu. Çalcı, açıklamasının sonunda engelli derneklerinin birlik olmaya davet ederek birlik olmadıkları takdirde belediyelerin veya kurumların istedikleri kararları rahatça alabileceklerini savundu.

ACAYİP İŞLERLE UĞRAŞIYORLAR

Karşıyaka Belediyesi’nin bu hamlesini, İzmir’in çözülmeyi bekleyen kronik sorunları karşısında gereksiz bir uğraş olarak değerlendiren İzmirli Ekonomist Bülent Toptaş, “İzmir’de çöp krizi, su krizi ve körfez kirliliği gibi konuları sineye çekip kendi işlerimize bakmaya çalışıyoruz ancak maalesef belediyelerin yönetim yanlışları artık göz ardı edilmez noktalara geliyor. Asıl yapılması gereken işler ve geçmiş dönemlerde yapılan hataların sonuçları ortadayken, kütüphane kapatıp kafe açmak gibi acayip işlerle uğraşıyorlar” dedi.

ŞEHİRCİLİK İLKELERİNE AYKIRI

Atakent sakinleri, projeye karşı topladıkları imzalarla birlikte belediyeye “ACİL DURDURMA TALEBİ” başlıklı resmi bir dilekçe sundu. Mahalle halkı, bu kararın sadece bir mekân değişikliği olmadığını, aynı zamanda bölgenin sosyal dokusuna ve fiziksel dengesine zarar vereceğini belirterek, kütüphanenin mahallenin bir sembolü olduğunu ve bu kararın kamu yararı ile şehircilik ilkeleriyle bağdaşmadığını savundu. Dilekçede, projenin derhal durdurulmasını gerektiren, çevresel ve sosyal risklere dayalı kapsamlı gerekçeler sıralandı. Vatandaşlar, açılacak kafenin apartmanların hemen dibinde, hali hazırda yoğun olan bir alana konumlandırılmasının; bölgenin zaten sınır noktasındaki trafik, nüfus ve yapılaşma yoğunluğunu daha da artıracağı uyarısında bulundu. Yeni bir ticari işletmenin potansiyel olarak asayiş ve kamu düzeni sorunları yaratabileceği endişesi dile getirildi. Ayrıca, mahallenin olası bir deprem anında yüksek yoğunluk nedeniyle zaten risk taşıdığı ve yeni bir tesisin bu riski ağırlaştıracağı vurgulandı. En önemli itiraz noktalarından biri de, Atakent’te belediyeye ait olanlar da dahil olmak üzere yeterli sayıda kafe ve restoran bulunması sebebiyle, yeni tesisin özel işletmelere karşı belediye eliyle haksız rekabet oluşturacak olmasıydı. Mahalle halkı, bu alanın ticari bir faaliyete ayrılması yerine bir Semt Kütüphanesi veya nefes alınabilecek bir kamusal park olarak yeniden değerlendirilmesini talep ediyor.

BELEDİYENİN SAVUNMASI: SOSYAL BELEDİYECİLİK 

Karşıyaka Belediyesi, kamuoyunda oluşan tepkilere karşılık olarak, Görme Engelliler Kütüphanesi’nin kapatılmadığını, daha merkezi ve erişilebilir bir nokta olan Bülent Ecevit Çarşı Kültür Merkezi içerisine taşındığını ve hizmetine devam ettiğini duyurdu. Kütüphaneden boşalan binanın ise, İşletme ve İştirakler Müdürlüğü tarafından işletilecek bir Sosyal Tesis olacağı açıklandı. Belediye, kararın arkasındaki temel amacın, bölgede başka bir hizmet tesisinin olmaması nedeniyle, Sosyal Belediyecilik anlayışı ile vatandaşa uygun fiyatlarla kaliteli hizmet sunmak olduğunu ifade etti. Hatta bu yeni tesiste küçük bir kütüphane köşesinin ve yaş almış vatandaşların keyifli zaman geçireceği alanların da olacağı belirtildi. Ancak, mahalle sakinleri bu açıklamaların, kütüphane gibi kalıcı bir eğitim ve kültür kurumunun kaybını telafi etmediğini belirterek itirazlarını sürdürüyor.