Levent Semt Pazaryeri’nin akıbeti belli oldu

HAYRİYE GÜLPERİ TİBİN Konak Belediye Meclisi’nin mayıs ayı olağan toplantısının ikinci oturumu gerçekleştirildi. Toplantıya Konak Belediye Meclisi Başkanvekili Kazım Umdular, başkanlık etti. Toplantı başlangıcında, hayatını kaybeden TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder anıldı. Ayrıca Umdular, Önder’in cenaze töreni sırasında CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in saldırıya uğramasına ilişkin, “Sadece bir genel başkanına yapılmış alçakça bir saldırı olduğunu değil milletin iradesine yapılmış bir saldırı olduğunu düşünüyorum” ifadeleriyle yaşananları kınadığını belirtti.

HAMURKAR USTASI YETİŞTİRİLECEK

Toplantıda, belediye tarafından gıda sektöründe duyulan ihtiyaca karşın hamurkar ustası yetiştirilmesine ilişkin gündem maddesi oy birliğiyle kabul edildi. İlgili gündem maddesinde şu ifadelere yer verildi: “1-(82/25)-Belediyemizce gıda sektöründe ihtiyaç duyulan hamurkar ustası yetiştirilmesi ile ilgili çalışmalar yapılmasının oybirliği ile uygun bulunduğuna ilişkin Esnaf – Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor - İnsan Hakları ve Emek Komisyonu raporu. Oy birliğiyle kabul edildi.”

LEVENT PAZARYERİ’NİN AKIBETİ BELLİ OLDU

Konak ilçesi Vatan Caddesi üzerinde bulunan Levent Semt Pazaryeri’nin kullanımının iptaline ilişkin gündem maddesi oy birliği ile meclisten geçti. İlgili gündem maddesinde şu ifadelere yer verildi: “2-(93/25)-İlçemiz Vatan Caddesi üzerine kurulmakta olan Levent Semt Pazaryerinin kullanımının iptal edilmesinin oybirliği ile uygun bulunduğuna ilişkin Hukuk Komisyonu raporu.”

ÜÇ FİDAN UNUTULMADI

Gündem dışı konuşmalarda söz alan CHP’li meclis üyesi Simge Tokgöz; Hüseyin İnan, Yusuf Aslan ve Deniz Gezmiş’i andı. Tokgöz, şu ifadeleri kullandı: “Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan sömürüye ve zulme karşı kavganın en ön saflarında yürüyenlerdi. Emperyalistlere ve onun yerli iş birlikçilerine karşı mücadeleden asla vazgeçmediler. 6. Filo'yu yurtlarından kovmuşlardır. Halkların kardeşliğini ve ortak mücadelesini yükseltip Filistin’de savaşmış, Tam Bağımsız Türkiye için idam sehpasına korkusuzca yürümüşlerdir. Bugün bizler de tutuklu bulunan, gözaltına alınan arkadaşlarımızla onların yolunda, izinde yürümeye devam ediyoruz. Beyazıt’ta yıkılan barikatta bizimleler, ODTÜ’de savunduğumuz kampüslerde bizimleler, Taksim'de yürüdüğümüz binlerle, her direniş alanında onları anacağız onlarla yürüyeceğiz. Ülkemiz bugünlerde hak, hukuk, adalet ve özgürlük mücadelesinin her zamankinden daha yoğun yürütmek zorunda. Deniz, Hüseyin, Yusuf'un tam bağımsızlık için verdiği kavgayı, toplumun tüm kesimleri ile   birlikte dayanışma içinde adalet, hukukun üstünlüğü sağlanana dek sürdüreceğiz. Omuzları dik bir şekilde, korkusuzca idama yürüyenleri saygıyla anıyorum.”