Advertisement

Öztürk'ten liman çıkışı: O gün özelleştirmeye engel olanlar şimdi neredeler?

İzmir Limanı'nın 2007'deki özelleştirme sürecinde alıcı firmaya bazı mekanizmalar ve sendikaların olumsuz etkilerinin engel olduğunu, ancak liman kan kaybederken bu engellemeleri yapanların sessiz kaldığını belirten Öztürk, "Liman bu kadar kan kaybederken ve geleceği belirsizken bu İzmirliler nerede, merak ediyorum" dedi

  • Oluşturulma Tarihi : 16.09.2025 18:11
  • Güncelleme Tarihi : 16.09.2025 18:11
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Öztürk'ten liman çıkışı: O gün özelleştirmeye engel olanlar şimdi neredeler? haberinin görseli

KEMAL ÖZKURT/ İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Eylül ayı Olağan Meclis Toplantısı'nda, İzmir Limanı’na ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, limanı satın alacağı yönünde çıkan bir ismin düşündüğü projelern liman için faydalı olabileceğini söyledi. 2007 yılındaki özelleştirme sürecinde limanın çok iyi bir fiyatla satılması planlarken irtakım mekanizmalar ve sendikaların olumsuz katkıları nedeniyle yeni alacak firmaların önüne engeller çıkarıldığını hatırlatarak bu duruma tepki gösteren Öztürk, "Özelleştirme zamanında limanın var olması ve genişlemesiyle ilgili savunululdu. Ancak Liman bu kadar kan kaybederken ve geleceği belli değilken bu İzmirliler nerede merak ediyorum. Bu liman kan kaybederken neden göz yumuldu? Madem bu kadar önemliydi, şimdi nasıl bu kadar değersiz hale geldi? Kimse limanın geleceği ile ilgili konuşmuyor. 2007 yılında “Bu bizim malımız” diyen İzmirliler, bugün de bu konuyla ilgilenmelidir" dedi.

KİMSE LİMANIN GELECEĞİNİ KONUŞMUYOR

İzmir Limanı'nın 2007 yılındaki özelleştirme sürecine karşı gelenleri hedef alarak liman kan kaybederken ses çıkarmadıklarını belirten Öztürk, "Limanın ilk özelleştirme konusu konuşulurken, 2007 yılında her şey normaldi. Özelleştirilebilirdi. Özelleştirme aşamasından sonra ise, maalesef Alaçatı’da olduğu gibi birtakım mekanizmalar ve sendikaların olumsuz katkıları nedeniyle yeni alacak firma önüne engeller çıkarıldı. Liman, 1,275 milyar dolara özelleştiriliyorken 900 bin TEU’ya kadar ulaşan kapasitesiyle çok değerliydi; fakat şu anda bu değeri yok. Özelleştirme zamanında limanın var olması ve genişlemesiyle ilgili savunuldu. Ancak Liman bu kadar kan kaybederken ve geleceği belli değilken bu İzmirliler nerede merak ediyorum. Bu liman kan kaybederken neden göz yumuldu? Madem bu kadar önemliydi, şimdi nasıl bu kadar değersiz hale geldi? Kimse limanın geleceği ile ilgili konuşmuyor" dedi. 

İZMİR'İ TURİSTİK BULMUYORUM 

Limanın sadece kruvaziyer limanına dönüştürlmesini doğru bulmadığını ifade eden Öztürk, "İzmir’in çok turistik bir yer olduğunu düşünmüyorum. Kemeraltı dışında gezilecek bir yer var mı? Barselona’nın göbeğindeki bir rıhtıma kruvaziyer gemisi yanaşırken, karşı rıhtımda kömür indiriliyor. İzmir’de de bu yapılabilir. Sadece çözümü bulmak lazım. Var olan bir şeyin kapatılmasının anlamı yok. Kruvaziyer ayrı bir işletme, para kazanmak mümkün değil. Buranın bir şekilde restore edilmesi lazım. Ama bunu yalnızca İzmirli yapabilir çünkü hiç kimse bu konu ile ilgili çalışma yapmadı. 2007 yılında “bu bizim malımız” diyen İzmir, bugün de bu konuyla ilgilenmelidir" diye konuştu. 

KRUVAZİYER TURİZMİ İYİYE GİDİYOR

Kruvaziyer turizminin iyiye gittiğini ifade eden Öztürk, “Ocak-Ağustos döneminde geçen seneye göre gemi sayısında yüzde 16,6 artış var. Yolcu sayısında da yüzde 10,8 artış olmuş. Ağustos sonuna kadar 1 milyon 416 bin yolcu geldi. 2025 yılı sonunda rahatlıkla 2 milyonu geçeceğiz gibi görünüyor. Kruvaziyer özelinde Kuşadası öne çıkıyor: 84 kruvaziyer gemisiyle 162 bin turist getirmiş, yani ortalama günde 3 gemi. İstanbul’a 41 gemiyle 109 bin yolcu, Bodrum’a 22 gemiyle 27 bin yolcu geldi. Rakamlar bu şekilde ilerliyor” dedi.

 

 

 

 

 

Kaynak : HABER MERKEZİ