Uzaktan eğitimi seçen YÖK, her üniversitede YOK

Salgın, deprem, ekonomik kriz derken Türkiye’deki eğitim anlayışı da değişti: ‘İster gel, ister gelme’


  • Oluşturulma Tarihi : 03.04.2023 10:30
  • Güncelleme Tarihi : 03.04.2023 12:04
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Uzaktan eğitimi seçen YÖK,  her üniversitede YOK haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ KAYA / ÖZEL HABER

Üniversite öğrencileri bugün itibariyle deprem dolayısıyla ara verilen yüz yüze eğitime geçebilecek. Fakat sadece isteyenler… Çünkü Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından devam zorunluluğu kaldırıldı, eğitim tamamen öğrencinin inisiyatifine bırakıldı. Depremzedelerin yurtlara yerleşmesiyle birlikte barınma en önemli sorunken, bayram tatilinin yaklaşması ve 14 Mayıs’ta gerçekleşeceği söylenen seçim, öğrencileri yaşadıkları şehre mahkûm ediyor!
‘İster gel, ister gelme’ anlayışı ile eğitimin devam edemeyeceğini belirten sendika başkanları ise öğrencilerin artık ne yapacağını bilemediğini ve çoğunun üniversite eğitiminden vazgeçtiğini vurguladı.

ÖĞRENCİLER NE YAPACAĞINI BİLEMİYOR
Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) İzmir 4 Nolu Şube Başkanı Haluk Dağdevir, “Nisan başına kadar uzaktan eğitimi seçen YÖK, her üniversitede aynı derecede YOK! Üniversite eğitiminde ülkemizde yaşadığımız deprem nedeniyle şaşkınlık yaratarak alınan alelacele karardan beş hafta sonra şaşkınlık yaratan yeni bir karar: Dersler yüz yüze olacakmış, ama isteyen sınıfa gelecek, isteyen aynı anda sınıfa kurulacak bilgisayar ekranından dersi (canlı) seyredecek. Ayrıca istemeyen öğrenci ne sınıfa gelecek, ne de uzaktan bağlanacak, çünkü ‘yoklama alınmayacak’. Bu, yüksek öğretimin keyfileştirilmesi, öğrenme disiplinin yok olması anlamına gelmektedir. Uzaktan eğitim tamamen öğrencinin inisiyatifine bırakıldı, ama öğrenciler de ne yapacağını bilmiyorlar” sözlerini gündeme getirdi.  

FIRSAT EŞİTLİĞİ VE ADALET YOK OLACAK
“Öğrencilerin kalacağı yerleri ayarlamadan bir şeyleri yapıyormuş gibi göstermenin bir anlamı da yok aslında” diyen Başkan Dağdevir, “Ara sınavların çevrimiçi yapılmasını isteyen YÖK diğer yandan şeffaflık ve denetlenebilirlik ilkesini esas alınmasını istiyor. Karar vericiler bunun ne şeklide olacağını, yöntemin araçlarının neler olduğunu da paylaşabilirlerse üniversite camiası bu konuda neyin, nasıl yapılacağını daha iyi görmüş olur. Pandemiyle başlayan süreçle birlikte yüzlerce öğrenci bir tek şey bile öğrenmeden uygulanan bu sistem sayesinde mezun edildi. Diğer yandan final sınavlarının ne zaman ve nasıl yapılacağına her üniversite kendi karar verecek deniyor. İşte bu da eğitimde fırsat eşitliği ve adalet konusunda son geldiğimiz noktadır. Yüksek öğretimde böylece fırsat eşitliği ve adalet yok olacaktır, test edilebilirlik ortadan kalkacaktır” eleştirisinde bulundu.

ÖĞRENCİ VE AİLELERE MADDİ YÜK
Eğitim İş Sendikası 3 No'lu Şube Başkanı Sevda Ketenci de şunları kaydetti: “YÖK yine anlamsız ve zamansız bir kararla devam zorunluluğu olmaksızın üniversitelerin açılacağını duyurmuştur. İster gel, ister gelme anlayışı ile eğitim olmaz. Son yıllarda iktidarın; gerek pandemi, gerek afetler nedeniyle oyuncağa çevrilen eğitim süreci kararlarının altında neler olduğu da düşündürücüdür. Biz Eğitim - İş olarak taviz verilmeyecek tek unsurun eğitim hakkı olduğunu bir kez daha vurguluyoruz. Özellikle yüz yüze eğitim gereken bölümleri kapatıp tekrar açmak öğrenci ve ailelere de maddi yük olacağını görmek zorundayız. Son beş yıldır en önemli soru ve sorun; diplomanın nasıl alındığı sorusu ve sorunudur. Ve eğitimde çatı kurum olan YÖK bir kez daha sınıfta kalmıştır.”

EĞİTİME VURULAN EN BÜYÜK DARBE
Son olarak görüşlerine yer verdiğimiz isim Anadolu Eğitim Sendikası İzmir İl Başkanı Adnan Sarısayın ise “11 ilimizi etkileyen deprem felaketi nedeniyle üniversitelerin online eğitime geçmesi kararı yanlış bir karardı. Online eğitim hiç bir zaman yüz yüze eğitimin yerini tutmaz. Özellikle uygulamalı derslerde başarı, öğrenci ve öğretim elamanının etkileşimine bağlıdır. Ayrıca uzaktan eğitimde sınavların geçerlilik ve güvenilirliği son derece düşüktür. Üniversite öğrencileri zaten pandemi nedeniyle 2 yıl uzaktan eğitim gördü, bu durum onların sosyalleşmesini ve eğitim hayatını olumsuz etkiledi. Şimdi bir de deprem nedeniyle uzaktan eğitim yapılması onların eğitimine vurulan en büyük darbedir. Derhal yüz yüze eğitime geçilmelidir” dedi.