Sayfa Yükleniyor...
Resim sanatçısı Ayhan Çam, Bayraklı Sanat Sokağında kendine özgü resimler üretirken, sahip olduğu birkaç öğrenciye de resim sanatı konusunda eğitim veriyor
ONURHAN ALPAGUT özel
Resim sanatçısı Ayhan Çam, Bayraklı Sanat Sokağından tanıdığım bir isim kendisi çocukluk yaşlarından beri resim sanatına ilgi duyduğunu söylüyor. Gençlik yıllarında resim sanatını profesyonel olarak icra etmek için sınavlara giren Çam, sınavda aldığı başarısız sonuç nedeniyle bu hedefini yerine getiremiyor. Emekli olduktan sonra tekrar resim sanatına geri dönen Çam, 13 yıldır resim çizmeye devam ediyor.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
1949 Adana doğumluyum. Asıl memleketim Malatya. Bir yaşından beri İzmirdeyim. İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite tahsilimi İzmir'de tamamladım. İktisat fakültesi mezunuyum. Emekli olduktan sonra resim sanatı ile tanıştım. On üç yıldır resim yapmaktayım.
"MERAKIM ÇOCUKLUĞUMDAN GELİYOR"
Sanat ile alakanız nasıl gerçekleşti?
Çocukluğumdan beri resim sanatına merakım vardı. Hatta İstanbul Güzel Sanatlar Akademisinde 1967 senesinde sınava girdim. Ancak başarılı bir sonuç alamadım. Durum böyle olunca, okul değişti, iş değişti. Sonrasında işletme fakültesini tamamladım. Özel sektörde 25 yıl muhasebecilik yaptım. O sektörden emekli oldum. Çocukluğumdaki resim, çizgi aşkı devam etti. Emeklilikten sonra da resim yapmaya başladım.
Günümüze gelecek olursak Ayhan Çam neler yapmaktadır?
Resim sanatı biraz pahalı bir sanat olduğundan daha çok yeni bir çizim üretmekten ziyade çizilmiş resimlerin üzerine resim yapıyorum. Vaktimi genelde bu şekilde geçiriyorum. Bir tablonun üzerine natürmort veya başka tarzda resimler yapabiliyorum. Kara kalem, kağıdım önümde sürekli çizim yapıyorum. Evde ve Sanat Sokağında çalışmalarıma devam ediyorum. Sergileri gezerek, kitap okuyarak vaktimi geçiriyorum.
Şimdiye kadar kaç tablo çalışmanız oldu? Sergileriniz oldu mu?
Bugüne kadar en az 300 adet tablo yapmışımdır. Bunun yarısı eşe dosta hediye olarak gitmiştir. Bir miktarını satmışımdır. On üç sene içerisinde 24 adet karma sergiye katıldım. Bunun dışında 5 kişisel sergim oldu. Şu an elimde 30'a yakın eser var. Sergi açmak biliyorsunuz zor ve pahalı bir iş bundan dolayı şu an için sergi açmayı düşünmüyorum.
Daha çok ne üzerine çalışıyorsunuz? Tarzınız nedir?
Empresyonist tarzda çalışıyorum. Resim desenle başlar, ışık, gölge, oran-orantı devam eder. Bunların hepsini ben kademe kademe aştığımı düşünüyorum. Sonuç yağlı boya olarak ortaya çıktı. Yağlı boyanın dışında suluboya, desen çalışıyorum. Ağırlığı yağlı boyaya veriyorum. Yağlı boyada natürmort, portre, peyzaj çalışmaları yapıyorum.
Resimlerinizde etkilendiğiniz bir ressam veya akım var mı?
Türk sanatçılarından oldukça etkileniyorum. Naci Kalmukoğlu, Hikmet Çamlı, Sami Yeti gibi ünlü ressamlarımızın tarzına yakın çalışıyorum. Piyasada bulunan ressamların çoğunu tanıyorum. Genelde lekeli tarzda çalışan ressamları takip ediyorum. Bende lekeli tarzda çalışmayı seviyorum. Empresyonizm etkilendiğim akımların başında geliyor.
RENK AYRIMI YAPMAM
Tercih ettiğiniz bir renk tonu var mı? Daha çok hangi renk tonlarını kullanmayı tercih ediyorsunuz?
Renk ayrımı yapmıyorum. Önemli olan yapacağınız resimdeki hakim renktir. Bir gökyüzü çiziyorsanız, hakim renk mavi kullanırsınız. Bir kış resmi çizecek olursam, beyaz renk kullanıyorum. İlla kullandığım bir renk yoktur. Yapacağım resme göre kullanacağım renk tonları değişir.
İlham aldığınız ya da hayranlık duyduğunuz ressamlar var mı? Resim yapma sürecide sizi destekleyen bir çevre içerisinde miydiniz?
Genelde Rus ressamlarını takip ediyorum, tarzları beni çok etkiliyor. Bugün günümüzde hali hazırda yaşayan Rum ressamları ilgiyle izliyorum. Yaptığım resimler dolayısıyla çevremden takdir ve teşvik görüyorum. Sponsorluk gibi bir yardım almıyoruz. Ancak böyle bir yardım olursa, daha iyi, daha büyük, daha güzel eserler verebileceğimi düşünüyorum. Bir tablonun üzerine üç-dört resim yapıyorum. Burada boya olmak üzere pek çok malzemeden kısıtlama yapıyorum. Maliyeti düşürmeye çalışıyorum. Ancak özel bir sipariş olursa, istediği ebatta ve tarzda resim yapıyorum.
RESİM BENİ POZİTİF YÖNDE ETKİLİYOR
Resmi, sözcüklerde yer almayan şekilde kendi düşünce ve hislerinizle nasıl tanımlarsınız?
Resimsiz yaşayamam, beni hayata bağlayan iki şey var. Bunlardan birincisi torunlarım diğeri de resim. Resimden mutlu oluyorum, boya kokusuz duramıyorum. Bunlar olmadığı gün benim öldüğüm gündür. Resim beni hayata bağlıyor.
Hedef ve projeleriniz var mı?
Çizdiğim resimlerin daha mükemmeli olacağını düşünmüyorum. Değişik tarzda resimler üretmek hedeflerimin başında geliyor.
İzmirde sanat olarak durumumuz nedir?
Son zamanlarda sanat iyi durumda. Birçok sanat galerisi ve merkezi açılıyor. Resim sanatı son günlerde daha güncel ve önemli konuma geldi. Devamlı sergiler oluyor. Beş yıldır resme talep arttı. Emekli olan kişilerin yüzde 50'si resim ile uğraşıyor. Son 10 yılda İzmir'de özel atölye sayısı yüzde 80 arttı. Daha önceleri böyle bir durum yoktu. Halkta resme karşı bir sevgi var. Ancak resim piyasası yok. Eksik olduğumuz nokta resim müzayedelerinin olmaması. Buna bağlı olarak gelişiyoruz.
TELEVİZYON VE GAZETEDE SANATA DAHA ÇOK YER VERİLMELİ
Ne yapılabilir?
İzmir'in bölgesel televizyon ve gazeteleri sanata ve sanatçıya önem verebilir. Sanat üzerine daha çok program yapılmalı, daha iyi hocalar insanlara sunulmalı. Bunun için çalışılmalı. Basın-yayın bu konuda etkili olabilir. Hocalarımız, belli günler ve saatlerde televizyonlarda insanlara sanatı öğretmeli. Bu tür programlar zamanında vardı. İnsanları oldukça etkiliyordu.
İzmirliler resim sanatına ilgi duyuyor mu?
Resim sanatına ilgi var. Giderekte artıyor. Çocuklara ve yetişkinlere yönelik sergiler artıyor. Bu olumlu bir gelişme, devamının gelmesi gerekiyor.
İnsanlarda imzalı resim alma kültürü sizce var mı?
Üst tabakada var. Orta sınıfta böyle bir alışkanlık yok. Tabii bu durum ekonomiyle de ilgili. Meraklıların çoğu İzmir'de kendileri de resim yapıyor. Bugün bir sergi açılışına gidin, ziyarete gelenlerin de kendisi resim yapıyor. Sergilerde resim satılmıyor. Ünlü kişilerin resimleri satılabiliyor. Orta tabaka satın alma alışkanlığı yok.
ALAYLILAR HOR GÖRÜLÜYOR
Alaylı ve okullular arasında süre gelen tartışmalara nasıl bakıyorsunuz?
Alaylı ve okullular arasında bir çekememezlik var. Alaylıları hakir görüyorlar. Ben biliyorum ki alaylıların çoğu akademik eğitim almış kişilerden daha iyi işler ortaya çıkarabiliyor. Bu her konuda devam ediyor. Bir alaylının verdiği perspektifi bir okullu veremiyor. Böyle çok sayıda kişi var. Alaylı diye sanatçılar hakir görülüyor. Bugün sergi açsa, ünvanı ve tahsili sorgulanıyor. Düşünceme göre, alaylılar akademik eğitim alanlardan daha başarılı.
Bir sanatçı ekonomik olarak yaşamını sadece sanat yaparak elde edebiliyor mu?
Çok zor. Türkiye'de resim ile geçimini sağlayabilen insan sayısı çok az. Bir elin beş parmağını geçmez. Ünlü ressamlarımızın sadece resim yaparak para kazandığını söyleyebilirim. Tanınmış biri değilseniz para kazanmanız mümkün değil.
KENDİMİ İFADE EDİYORUM
Resim yaparken neler hissediyorsunuz?
Resim'e kendi iç dünyamı aktarıyorum. Resimlerimde ağırlıklı olarak koyu tonlar hakimdir. Bu durum benim içimin sıkkın olduğunu ifade ediyor. Kişiye göre, bu durum değişkenlik gösterebilir.
Haber Merkezi