Sayfa Yükleniyor...
İzmir'in ilk kukla sergisi Alsancak'ta açıldı. Açılışı kokteyl ile yapılan sergide kuklalar genç yaşlı her kesimin ilgisini odağı oldu
ONURHAN ALPAGUT
İzmir'in tarihinde bir ilk olan kukla sergisi Alsancak'ta Aphrodisias Sanat Galerisinde açıldı. Ağaçkakan Kukla Atölyesi sahipleri Can Sevil ve Turan Demir tarafından yapılan kuklalar genç yaşlı her kesimin ilgisini çekti. Açılışı Aphrodisias Sanat Galerisi kurucusu Prof Dr. Ali Küpelioğluda yapılan sergiye çok sayıda sanatçı, sanatsever ve gazetemiz köşe yazarı Ümit Yaşar Işıkhan'da katıldı.
"DÜNYAM DEĞİŞTİ"
Serginin açılışında konuşan Kukla Sanatçısı Turan Demir, "Hayata kukla olma kuklaya hayat ol sloganıyla çıktığımız bu yolda harçlıklarımızdan artırdığımız paralarla küçük bir atölye kurduk. Kurduğumuz atölye'de kuklalar üretmeye başladık. Hobi olarak başladığımız işe insanlardan aldığımız olumlu tepkiler sayesinde başka bir noktaya geldi. Bu sanatta çocuklar bizim temel taşımız. 6 yıldır kukla ile ilgileniyorum. Bu süreç içerisinde yaklaşık 20 bin çocuk üzerinde kukla yaptırdığımızın istatistiği çıkıyor. Ortaya çıkan istatistikte bizi çok mutlu ediyor. Yetişkinlerin ilgileri başka bir durum ancak bizim temelde düşündüğümüz her zaman çocuklar, her zaman onlara hitap etmeye çalıştık. Serginin bir bölümünü çocuklarımıza ayırdık. Bu sanatı mümkün olduğunca Türkiye'de yaşatmaya çalışıyoruz. Kukla sanatın durumu ortada. Yok denecek kadar az. Pek az sayıda kişi bu iş ile ilgileniyor. Dolayısıyla insanlarımız sergimizde olan kuklaların Çek Cumhuriyetinden geldiğini sanıyor. Kimsede böyle bir işin Türkiye'den çıkacağına inanmıyor. Biz bu düşünceyi yıkmak istiyoruz. Bu sanatın insanlar arasında mümkün olduğunca yayılmasını talep ediyoruz. İlgili ve isteklilerin kuklaya dahil olmasını istiyoruz. Bu vesile ile sergimizi açtık. Amacımız tanıtmak. Sergiden herhangi bir çıkarımız yok. Zaten kukla sanatını bir geçim kaynağı olarak düşünmeye başladığınız an bocalarsınız. Sanat tamamen hobi olarak yürüyen bir iş. Açıkçası yaptığım işten zevk alıyorum. Kendim resim öğretmeniyim fiilen görevimi yapıyorum. Oradan aldığım para geçimimi sağlamama yetiyor. Bu tamamen zevk işi. Cebimdeki parayı kukla sanatına harcayarak bir şekilde hobimi yerine getirmeye çalışıyorum. İnsanları da mümkün olduğunca izlemeye, takip etmeye hatta içlerinde heves varsa sanata katılmaya davet ediyorum. Sanatı yaptığınız anda bir şeylerin değiştiğini fark edeceksiniz. Benim Dünyam değişti. 6 yıldır bambaşka bir yaşamım var" diye konuştu.
"NESLİMİZ TİYATROYA DAHİ İLGİ DUYMUYOR"
Hedef kitlenin çocuklar olduğunu belirten Demir, "Ne yazık ki tiyatroya dahi ilgi duymayan bir neslimiz var. Kukla tiyatrosuna insanları çekmek bazen sıkıntılı olabiliyor. Ancak çocuğa hitap ederseniz ve onu kuklayla tanıştırırsanız, yetişkini de tanıştırmış oluyorsunuz" dedi.
"ÇOCUKLUĞUMDAN BERİ KUKLA YAPIYORMUŞUM"
Kukla ile alakasının Can Sevil ile tanışmasının ardından geliştiğini ifade eden Turan, "Özele indiğimizde ben çocukluğumdan beri kukla yapıyormuşum aslında. Her zaman oyuncaklarımı kendim yapardım. Ama adına kukla demezdim. Sadece onları oynatırdım. Bu sanat benim çocukluğumdan geliyor. Daha sonrasında resim sanatı ile alakam gelişti ve resim öğretmeni oldum. Şu an aktif olarak resim öğretmenliği yapıyorum" diye konuştu.
"TOPLUM ÜZERİNDE ETKİSİ MÜTHİŞ"
Gazetemiz köşe yazarı Ümit Yaşar Işıkhan ise böylesine güzel bir sergiye katılmanın ayrıcalığını yaşamaktan gurur duyduğunu belirtti. Kukla sanatçısı Turan Demir'e teşekkür ederek sözlerine şu şekilde devam eden Işıkhan: "Kukla sanatının toplum üzerinde müthiş bir etkisi var. Kuklanın çıkış noktası baskı toplumlarındaki sanatçının veya halkın kendini ifade etme şeklidir. Sen konuşmazsın ancak kuklayı konuşturursun. Bu nedenle baskı toplumlarının kendilerini ifade etme veya düşüncelerini yaymanın bir aracıdır kukla sanatı. Sebepten dolayı tüm dünya ülkelerini ilgilendirdiğini ve yaygın bir sanat olduğuna inanıyorum" dedi.
Haber Merkezi