Tabelacılıktan ressamlığa uzanan hikaye

Bu haftaki röportajımızı İZTO Sergi Salonu'nda 40'ıncı sergisini açan Ressam Murat Karadeniz ile gerçekleştirdik


  • Oluşturulma Tarihi : 20.03.2017 07:08
  • Güncelleme Tarihi : 20.03.2017 07:08
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Tabelacılıktan ressamlığa uzanan hikaye  haberinin görseli

ONURHAN ALPAGUT

Ressam Murat Karadeniz, geçtiğimiz günlerde 40'ıncı sergisini İZTO Sergi Salonu'nda gerçekleştirdi. Tabelacılıktan ressamlığa uzanan hikayesinde Karadeniz, 20'inci sanat yılını tamamladı. 10 sene boyunca yaptığı hiçbir resmi satmayan sanatçı, 2007 yılında ilk kişisel sergisini açarak profesyonelliğe adım atmış oldu. Sanat üzerine bir eğitim almayan Karadeniz, gerçekleştirdiği çalışmalarını inceleyerek sanatını geliştirdi. Sanatçı, İzmir'de çalışmalarını devam ettirmekte.

Bize kendinizden kısaca söz eder misiniz?

Aslen tabelacılıktan gelmeyim. Tabela, grafik, duvar ressamlığı yaptım. 1997'de tabela işini oğluma devrettim. Sonra ressamlığa başladım. 10 sene boyunca yaptığım hiçbir resmi satmadım. O resimlerin hepsi bana adeta bir hoca oldu. Resim konusunda hiçbir eğitimim yok. Bir hocadan vs. eğitim almadım. Öğrenim hayatım lise 2 yıllarında bitti. İzmir'de sanatıma devam ediyorum. 2007 ilk sergimi açtım. O zamandan bu zamana 40'ın üzerinde bir sergi gerçekleştirdim. İlk sergiden itibaren insanların ilgisi yoğun bir biçimde oldu.

OKUL BİTİRMEK ŞART DEĞİL

Bu sanatı yapabilmek için illa bir okul bitirmek gerekiyor mu?

Kabiliyet, sizde yoksa zaten bu iş olmaz. Hocalardan bu işin bütün inceliklerini, öğrenirsin ama iş çizmeye gelince bocalarsın. Eğitimle çok güzel bilgiler edinebilirsin. Ama yetenek yoksa yapamazsın. Kaldı ki şahit olduğum bir Profösör hocanın konuşmasında şu sözleri işittim:'Her sene 32-33 tane öğrencimiz olur. Hepsi resim öğretmeni olur. Ancak bir tanesi ressam olursa, biz o seneyi verimli olarak değerlendiririz.' İşte bu konuşmadan dahi ressamın değerini anlayabilirsiniz. Eğitim ve kabiliyet birleşirse tabi ki ortaya çok güzel işler çıkar. Ben, hiç kimseden eğitim almadım. Abimde ressam. Babam, 3 evli. İki üvey annem oldu. İkincinin oğlu ressam. Abim ressam. Hepsi güzel resimler yapıyor. Demek ki bu gen. Genlerde olacak.

Resim sanatını icra etmeye nasıl karar verdiniz? Etken ne oldu?

Ortaokulu Trabzon'da okudum. Trabzon, birçok ressamın doğduğu şehirdir. Yüzdeye vuracak olursak; ressamların yüzde 31'i Trabzonludur. Edebiyat, resim ve sanata çok değer verilir. Ortaokulda katıldığım resim yarışmalarında dereceler elde ettim. Hocam başarımı, değerlendirdi, beni yanına aldı. Kısaca hocam beni teşvik etti diyebilirim. Kendi çabalarımla sanatımı geliştirdim.

Çok sayıda sergi gerçekleştirdiğinizi söylüyorsunuz. Halkın ilgi ve alakasını ne düzeyde gözlemlediniz?

Her sergimde, masanın üzerine bir not defteri bırakırım. İnsanların yaptıkları değerlendirmeler benim için önemlidir. Eleştirilere açığım. Çoğunlukla yaptıklarımı beğenirler. Ancak ben eleştirmelerini, hata bulmalarını daha çok isterim.

AĞIRLIKLI OLARAK NATÜRMORT

Ne tarz çalışıyorsunuz?

Figüratif, sürrealist, natürmort, realist çalışıyorum. Beni, figüratif çalışmalarda daha başarılı bulanlar oldu. Ama o tarzda çalışmayı sevmiyorum. İlk on senemin beşini kopya çalışarak geçirdim. Artık çok sayıda çalışmamı hayali yapıyorum. Genelde natürmort. Her tarzı çalışabiliyorum. Çalışmaların tümü yağlı boya.

İzmir'de sanatı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Gördüğüm kadarı ile çok iyi hocalarımız var. İzmir değil Türkiye'nin çok sayıda yerinde sanata gerekli önem verilmiyor. İzmir'de hiç yok. Trabzon İzmir'den sanat konusunda çok daha iyi. Bir sergi yaptığınızda çok sayıda resminiz satılabiliyor. Aradaki fark büyük. Buradaki sergilerimde dahi sattığım resimlerin birçoğunu İstanbul, İzmit, Ankara, Bursa gibi illere veriyorum. İzmirlinin sanata ilgisi yok.

BÜTÜN RESİMLERİM RENK CÜMBÜŞÜ

Resimlerinizde daha çok hangi renklere yer veriyorsunuz?

Bütün resimlerim renk cümbüşü… Ağırlıklı olarak kullandığım bir renk yok. Çizdiğim resme göre renkleri kullanıyorum. Gerekli yerde gereken boyayı kullanıyorum.

Yetiştirdiğiniz öğrenci ya da öğrenciler var mı?

Öğrenci yetiştirmedim. Neden diye soracak olursanız… Natürmort çalışırken kimseyi yanımda bulundurmuyorum. Düşünerek çalışıyorum. Bazı kişiler, çalışmalarının resimlerini dahi çektirmezler. Ben izin veriyorum. Yaptıklarımın, çalışılmasına müsaade ediyorum. Bu durum hoşuma gidiyor.

UCU BUCAĞI YOK

Resim konusunda bir noktaya vardığınızı düşünüyor musunuz?

Oldum… Dediğiniz noktada bitersiniz. Sanatçı devamlı araştırmalı. Yaptığımız işin sonu yok. Öldüğünüz noktada sanat bitiyor. Mükemmelliğe zaten ulaşamazsınız. İyisinin iyisi yapılabilir. Bugün en ünlü ressamların bile hataları var. Kusursuz resim olmaz. Yapabildiğinin en iyisini yapacaksın.

Hedefiniz nedir?

Resimlerimin satılıp satılmaması benim için önemli değil. Çoluk, çocuğuma kalsın. Bazı hocalar, bana 'sanat tarihi'ne geçtiğimi söylüyor. Ben daha çok çalışmak istiyorum. Eleştiriye sonsuz açığım. Kendime olan güvenim tam. Daha güzel işler yapacağım.

Sanatınızı, Avrupa'ya sattınız mı?

Evet. Sınır dışına on adet çalışmam gitti. Avrupa'dan davetlerde aldım. Sanat konusunda bana yardımcı olacak kimseler olmadığı için gitmedim. İlk çalışmalarımdan biri olan “Anadolu Kadını” ve “Anadolu Erkeği” çalışmasını çok isteyen oldu. Ama tek olarak satmadım. Satmamda. Bu tablo çift. Biri Anadolu’muzun kadını diğeri erkeği. Dikkat ederseniz 2 tabloda birbirine bakıyor. Birbirini tamamlar nitelikte. Hiç kimseye tek vermedim, vermemde. Prensibim var. Alacak olan çift olarak alacak.

HALKIN CEBİNİ DÜŞÜNMELİSİNİZ

Yaptığınız resimleri satabiliyor musunuz?

İzmir'de fiyatları düşük tutuyorum. İstanbul'da 4-5 bin lira istediğim resim'e burada en yüksek 2 bin 700 lira fiyat veriyorum. Rakamları mümkün mertebe düşük tutuyorum. Fiyatları yüksek tutarsanız, satamazsınız. Rakamları buna göre belirlemek gerekiyor. Halkında cebini düşünmelisiniz. Ben ucuz vermeye gayret ediyorum. Ama yine satılmıyor.

Yağlı boya çalışmanın zorlukları nelerdir?

Ben zor bulmuyorum. Suluboya ve diğer teknikler bana daha zor geliyor. Belki tabelacılıktan gelme olduğum için daha basit bile gelebiliyor olabilir.

MURAT KARADENİZ KİMDİR?

Trabzon doğumlu Murat Karadeniz, İzmir'de yaşamaktadır. Uzun yıllar açık hava reklamcılığı, afiş, grafik tasarımcılığı, duvar ressamlığı yapmıştır. Şiir ve yazarlık hobileri arasındadır. Yazıları muhtelif dergilerde 12 sene aralıksız yayınlanmıştır. 1997'de resme başlayan sanatçı 2007'de ilk kişisel sergisini açmıştır. 2007-2009 yılları arasında 6 kişisel sergi ve 5 karma sergiye katılmıştır. Her katıldığı sergide halktan ve hocalardan öğütler almıştır. Genelde yapıtları halı, kilim desenli antika işlemeli objeler üzerine yoğunlaşmıştır. Karışık tekniklerde yapıtları olsa da çalışmaları natürmort ağırlıklıdır. Sanata olan düşkünlüğünden dolayı ticaret yıllarında da sanatı ön planda tutmuş bir sanatçıdır. Eleştiriye sonsuz açık olup, eleştirinin olmadığı ortamda sanatın gelişemeyeceğine inanmaktadır.