Sayfa Yükleniyor...
Biyokimya ve Metabolizma Uzmanı Doç.Dr. Zafer Yönden, otizmin büyük oranda genetik bir rahatsızlık olmadığını, metabolik bir rahatsızlık olduğunu kaydetti
Otizmin annenin gebelik sürecinden önce başladığına dikkat çeken Biyokimya ve Metabolizma Uzmanı Doç.Dr. Zafer Yönden, otizmin oluşumunda beslenmenin büyük oranda etkili olduğunu kaydetti. Gebelik öncesinde ve gebelikte annenin doğru beslenmesinin yanı sıra bebeğin doğumdan sonra anne sütü içmesinin de çok önemli olduğunu kaydeden Yönden, sezaryen nedeniyle anne sütünde kesinti olmasının handikap olduğunu belirtti.
UYGUN ORANLARDA BESİNLER
Doğumdan sonra bebeğin 2 sene anne sütüyle beslenmesi gerektiğine vurgu yapan Yönden, şöyle devam etti:
Daha sonra sindirim sistemi düzgün oluşmuş bu canlının doğadan vücuduna uygun oranlarda besinler alması gerekiyor. Bunlar da yağlardır, aminoasitler yani proteinlerdir. Daha sonra karbonhidratlardır. Bu dengeli şekilde vücuda verildiği zaman, vitaminler mineraller dengeli bir şekilde verildiği zaman beyin uygun bir şekilde gelişir ve gelişen beyin kendi fonksiyonlarını yapar. Bakar, görür, konuşur, iletişim kurar. Bunlar olmazsa beyin bu fonksiyonlarını gerçekleştiremez.
TOKSİK SALDIRI
Besinlerde dış müdahalelerin de otizme neden olabileceğini anlatan Doç.Dr. Yönden, Besinlerimizin içerisinde, suyumuzun içerisinde, havadan ya da değişik gıdalardan, katkı maddelerinden aldıklarımızın yanı sıra tarım ilaçlarından tutun da ağır metallere kadar çok sayıda toksik saldırıya maruz kalıyoruz. Toksik maddelerin de vücutta biriktiği yer yağlı dokulardır. En yağlı doku, organ beyin olduğu için ağır metal ya da toksik metal zehirlenmesine maruz kalır. Özetle, beslenme hangi aşamada olursa olsun gebelikten önce annenin beslenmesi, gebelikte annenin beslenmesi, doğduktan sonra çocuğun beslenmesi, anne sütü noktasında ya da ek gıdalarla çocuğun beslenmesi konularında yanlış yaparsak beyin gelişmez, beyni zehirleriz, beyni temizleyemeyiz ve sonuçta otizm ortaya çıkar ifadelerini kaydetti. (İHA)
Haber Merkezi