Kadavradan böbrek naklinde düşüş

Prof. Dr. Üstündağ, böbrek yetmezliği yaşayan hastalarının sayısında her geçen yıl artış yaşandığını ve bu hastaların sağlıklı bir yaşam sürebilmesi için nakile ihtiyaç duyduğunu belirterek, "Geçen yıl Türkiye'de yaklaşık 14 bin hasta böbrek yetersizliği nedeniyle nakil ya da diyaliz olmazsa yaşamlarını sürdüremeyecek hale geldiler. Diyaliz yöntemleri hastaların yaşamda kalmasını sağlayan mucizevi tedaviler olmakla beraber, hastalığın en ideal tedavisi böbrek naklidir" ifadelerine yer verdi.

25 BİNDEN FAZLA HASTA NAKİL BEKLİYOR

Prof. Dr. Üstündağ, Türkiye'de diyaliz tedavisi gören 65 bin hastanın bulduğunu ve 25 binden fazla hastanın nakil sırası beklediğini belirterek, geçen yıl böbrek bekleyen hastaların sadece yüzde 14,5'ine nakil yapılabildiğini kaydetti.

Kadavradan nakillerde Kovid-19 salgını süreci ve sonrasında düşüş yaşandığını belirten Üstündağ, "Nakillerde arzu edilen daha çok yaşamını kaybetmiş insanlara ait, toprak altında çürüyecek böbreklerin, karaciğerlerin, pankreasların insanlara hayat vermesini sağlamaya çalışmaktır. Pandemi öncesi dönemde Türkiye'de böbrek nakillerinin yaklaşık 4'te 1'i kadavradan 4'te 3'ü canlıdan yapılıyordu. Bu rakamı hiç değilse yarı yarıya getirmeliyiz diye hedefliyorduk. Ancak pandemi süreci ve sonrasında kadavradan nakiller daha da azaldı ve yüzde 10'lar civarına düştü. Genel olarak nakiller azaldığı gibi kadavradan nakiller söz edilebilecek düzeyde dahil değil. Bütün amaç toprak altında kalacak böbreklerin insanlara can vermesi, onların yaşamını sürdürülebilir ve konforlu hale getirmesini sağlamak. Kadavradan nakiller ne kadar çok olursa böbrek nakli bekleyen hasta sayısı o kadar çok azalır" dedi.

Arun Acumsal