Sayfa Yükleniyor...
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Mart ayında 8 bin tane bekçi daha alacağız. Bin tane bekçi de oradan vereceğiz İstanbul’a. Artı, İstanbul’a tarihinin bir seferde verilmiş en büyük polisini vereceğiz” dedi
31 Mart Yerel Seçim çalışmaları kapsamında her gün çeşitli il ve ilçelerde vatandaşlarla bir araya gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Gaziosmanpaşalı vatandaşlarla kahvaltıda buluştu. Türkiye yıllardır terörle mücadele ediyor diyerek konuşmasına devam eden Soylu, “Bakın 15 Temmuzdan sonra şurada cumhurbaşkanımız işi eline aldı. Ve 15 Temmuz’dan sonra Türkiye’de hadi gitsinler bakalım HDP’li vekiller terörist cenazelerine, görelim, gidebiliyorlar mı. Hadi gitsinler. Bana kızıyorlar. Niçin kızacaklar bana. Şunun için kızıyorlar. Apo’nun İmralı’dan çıkması için bunlar yürüyecekler, bu PKK’nın vekilleri. Biz de ona serbestlik yapacağız. Demişim ki yürütürsek adam değiliz. E yürütmedik. Taksim Meydanı’nda onları betona oturtturduk” şeklinde konuştu. Bekçilerin İstanbul’da önemli işler başardığına değinen Soylu, “Bekçilerimiz döktürüyor. Memnun musunuz bilmiyorum. Şimdi bin bekçi daha göreve başlıyor. Dün akşam planlamasını yaptık. Mart ayında 8 bin tane bekçi daha alacağız. Mart’ın başında alıma çıkıyoruz. Bin tane bekçi de oradan vereceğiz İstanbul’a. Kimseye söylemeyin. İstanbul’a, Ankara’ya torpil geçiyoruz. Artı, İstanbul’a tarihinin bir seferde verilmiş en büyük polisini vereceğiz, önümüzdeki dönemde. Bir seferde. İstanbul’da en ufak bir eksiklik, en ufak bir güvenlik açığını kimsenin hissetmemesi için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.
Uyuşturucu ile mücadele ediyoruz diyerek konuşmasını sürdüren Soylu, “2017 yılında uyuşturucudan ölenlerin sayısı 941’di. Adli tıp rakamlarına göre. Bonzai var ya felaket bir şey. Ve öldürme etkisi çok yüksek. Öyle operasyonlar gerçekleştirdik ki. Yine bana kızdılar. Ne demişim, polislerimi, okullarımızın etrafında uyuşturucu satıcılarını görürlerse ayaklarını kırın demişiz. Yanlış mı demişiz arkadaşlar” diye konuştu.
Soylu, “1960 İhtilali Menderes şöyle yaptı, böyle yaptı diyorlar. 1971 Muhtırası diyorsun, efendim Demirel şöyle yaptı, böyle yaptı diyorlar. 1980 İhtilali diyorsun ah efendim o eski siyasiler yok mu diyorlar. 28 Şubat süreci diyorsun Erbakan şöyle yaptı da, türbanlılar ortalıktaydı da, bilmem neydi de. 15 Temmuz diyorsun, kalkıyor sana yok efendim tiyatroydu, kontrollü darbeydi diye oraya bir saçmalama ortaya koyuyor. Doğru, Kılıçdaroğlu kontrollü darbe diyor. Kendilerinin kontrolü altında bir darbeydi. Kontrolünden çıkıp millet eline alınca evinden çıkmak zorunda kaldı. Bu kadar açık ve net. Kimin kontrolünde olduğu belli” diye konuştu. İHA
Haber Merkezi