AK Partili Kevser Sevil Buca’nın 1 yılını anlattı: Vaatlerin sadece yüzde 10’u yapıldı

SEMİ TEKTAŞ / AK Parti Buca Belediyesi Grup Başkanvekili Burçin Kevser Sevil, Buca Belediye Başkanı Görkem Duman’ın görevdeki bir yılını değerlendirdi. Sevil, Başkan Duman’ın aday tanıtım toplantısında verdiği vaatlerin sadece yüzde 10’unu yerine getirdiği eleştirisinde bulunurken, Kent Lokantalarına sebze ve meyve sağlamak amacıyla faaliyete geçirilen seraya yapılan sabotaj içinse ‘Kendi ihmalsizlikleri’ dedi.

VAATLERİN SADECE YÜZDE 10’U YAPILACAK

Buca Belediye Başkanı Görkem Duman’ın aday tanıtım toplantısında verdiği vaatlerin sadece yüzde 10’unu yerine getirdiğini ifade eden Kevser Sevil, “2019 yerel seçimlerinde olduğu gibi, 2024 yerel seçim sürecinde de aday belirleme konusunda Cumhuriyet Halk Partisi’nin belirsiz bir süreç yaşadı. Sürecin sonunda Görkem Duman aday olarak belirlendi. Seçim döneminde bir tanıtım toplantısı yapıldı. Bu toplantıda ulaşım, sosyal yardımlar, kentsel dönüşüm ve depremlerle ilgili projelerden söz edildi. Ancak o günden bugüne vaatlerinin ne kadarının hayata geçtiğine bakarsak, sadece yüzde 10’unun gerçekleştiğini görürüz" dedi.

Buca’da hâlâ ciddi bir trafik sorunu olduğunu ve yeni yol açılmasıyla ilgili herhangi bir çalışma yapılmadığını belirten Sevil, “Seyhan Mahallesi’ndeki kentsel dönüşüm projesi yıllardır bekliyor, son bir yıldır ise hiç gündeme gelmedi. Biz Buca’da bir yıldır hiçbir konuyu tartışmadık, görüşmedik” ifadelerini kullandı.

8-10 GÜNDE ANCA BU HALE GELİR

Kent Lokantalarına meyve ve sebze sağlamak üzere faaliyete geçirilen seranın sabotaja uğraması hakkında konuşan Kevser Sevil, “CHP’li belediyelerin en çok öne çıkardıkları hizmeti kent lokantaları. Bugün Buca’da üç kent lokantası açılmış durumda. Ancak bir sera vardı, orada yaşananlar ortada. Güvenliğinden siz sorumlusunuz, ama ‘sabotaj’ diyorsunuz. Üç gün öncesine ait görüntüler var; sera kapalı bir alan. Videolarda su depoları da görünüyor. Havalandırması yeterince sağlandı mı? Tuz döküldü diyorlar ama görüştüğümüz ziraat mühendisleri, en güçlü zirai ilaç bile kullanılsa bitkilerin bu hale gelmesinin 8-10 gün süreceğini söylüyor. Burada bakımsızlıktan kaynaklanan bir durum olduğu değerlendiriliyor. Bitkilerin hastalıklı olduğu ve bu hastalığın serayı bu hâle getirdiği de ortaya konuyor. Bu sera sizin sorumluluğunuzda; burada güvenlik kamerası yok mu? Herkes elini kolunu sallayarak içeri girebilir mi? Bunların açıklanması gerekiyor. Ben burada ciddi bir güvenlik zafiyeti olduğunu düşünüyorum. Belediye başkanının açıklaması ise tamamen siyasi bir algı oluşturmak ve birilerini hedef göstermek amacı taşıyor. Kendi sorumluluğundan kaçıyor. Sürece dair nefret söylemi dışında, bizim vicdanımızı rahatlatacak bir adım atılmış değil. Elbette yeniden fidan dikilsin ama önce bu zarara neden olanlar tespit edilmeli ve gereken ceza verilmelidir” diye konuştu.

TUNÇ SOYER’İN SİYASETİNİN KURBANI

Buca Cezaevi tartışmaları hakkında konuşan Kevser Sevil, “Buca Cezaevi ilçe açısından çok kıymetli bir alan. Bir gerçek var: Burası bugün bir kamu kurumuna ait. Partimiz bu konuda uzlaşı arayışında. Ama Buca Cezaevi, bana göre eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in siyasetinin kurbanı oldu. Büyükşehir Belediye Başkanı olarak elbette bir fikriniz olabilir. Ancak yapılan plana itiraz ederek süreci tıkamak yerine masaya oturmayı tercih edebilirlerdi. Planların askıya çıktığı gün bu mesele siyasete malzeme edildi. ‘Buca’nın buna ihtiyacı var’ dendiğinde samimi bir yaklaşım sergilenmedi. Cezaevi siyasete alet edildi” dedi. Başkan Görkem Duman’ın Buca Cezaevi konusunda bir yıldır hiç açıklama yapmadığını da belirten Sevil, “Bu alanla ilgili bir derdi olan bir belediye başkanı, kamuoyuyla görüşünü paylaşmalıydı. Ama sürece dair bir ilgisi yok. Bu gerçekten üzücü” şeklinde konuştu.

BAŞKANIN VAADİNİ CHP REDDETTİ

Buca’da yaşanan ulaşım sıkıntılarını dile getiren Kevser Sevil, “Görkem Duman’ın seçim vaatlerinden biri, bazı yolların tek yönlü yapılmasıydı. Bu doğrultuda mecliste ulaşım komisyonu kurulmasını önerdik. Cumhur İttifakı’na mensup bir meclis üyesi bu önergeyi verdi ancak CHP’li üyeler tarafından reddedildi. Gerekçe olarak bu işin UKOME ve Büyükşehir’in yetkisinde olduğu söylendi. Ama bu konulara sahip çıkmalarını, gerekirse UKOME’nin kapısında beklemelerini istiyoruz. Bugün başarılı belediye başkanları böyle başarıyor. Kimse oturduğu yerden iş yapmıyor. Biz komisyon kuralım, UKOME’ye gidelim ya da gerekiyorsa bakanlıkla temas kuralım dedik ama bu inisiyatifi alamadılar” diye konuştu.

CANLI YAYIN TARTIŞMASI

Buca Belediyesi Meclis toplantılarının canlı yayınlanmamasına tepki gösteren Sevil, “Halkçı, şeffaf bir belediyeyiz diyorsanız, meclis toplantılarını canlı yayınlamak önceliğiniz olmalı. Eğer bunu erteliyorsanız, neyi gizlemek istediğinizi sormamız gerekir. Bizim samimi muhalefetimizin görünmesinden mi çekiniyorsunuz, yoksa yetersizliğinizin anlaşılmasını mı istemiyorsunuz? Ama buna gerek yok, çünkü Buca’da yaşayan herkes sabah evden çıkıp akşam dönerken zaten bu başarısızlığı deneyimliyor” dedi.

EMEKLİ MAAŞALARINI SGK ÖDÜYOR

Muhalif belediyelere ‘Silkeleyin’ çıkışı sonrasında SGK’nın her ay belediyelerden düzenli olarak yaptığı kesintiler hakkında konuşan Kevser Sevil, “Emekli maaşlarını, dul-yetim aylıklarını, iş göremezlik ödeneklerini SGK ödüyor. SGK'nın ödediği pek çok kalem var. Ama burada çalışan işçinin, emekçinin hakkı ödenmiyor. Bir elinize simit alıp emekli mitingine katılıyorsunuz ama maaşını ödeyen kuruma borcunuzu ödemiyorsunuz. Sonra da 'Birinci parti olduğumuz için bu yaşanıyor' diyorsunuz. Hayır, siz kamu kurumuna olan borcunuzu yıllardır ödemediğiniz için bu yaşanıyor. Belki şu an görevde olanlar değil ama partinizin önceki başkanları bu sorumluluğu yerine getirmedi. ‘Biz sorumlu değiliz’ diyemezsiniz. SGK bu parayı yine emekli maaşlarına aktaracak. Bu bir bakış açısı meselesidir” açıklamasında bulundu.

MECLİSİN AMACI İZMİR

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde yaşanan tartışmalarla ilgili konuşan Sevil, “Söyleyecek bir şeyleri olmadığı için saldırıyorlar. İZSU Meclisi’nde Menemen konusunun açılması anlamsız. İZSU ve Büyükşehir konuşulmasın diye bu dil ve üslup kullanılıyor. Biz ‘İzmir’i konuşalım’ diyoruz. CHP Grup Sözcüsü Yağmur Hanım Hatay’dan bahsettiğinde de aynı şeyi söyledik. Her şeyi konuşabiliriz ama bu meclisin amacı İzmir’i konuşmaktır. Karşı taraf bize siyasi algı ve manipülasyonla geliyor, biz de İzmir’i konuşmak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

TARİH DEĞİŞİYOR AMA SÜREÇ DEĞİŞMİYOR

İzmir’de 28 Mayıs gecesi başlaması beklenen ve hayatı durma noktasına getirecek olan grev hakkında konuşan, “Tarih değişiyor ama süreç değişmiyor. Ancak Cemil Tugay’ın bu konuda farklı bir tarzı olduğu kesin. Aynı çatı altında kent için mücadele etme yaklaşımı oldukça farklı. Bu fark sürece de yansıyor. Sürekli bir diretme, baskı ve zorlama var. Oysa bu meseleler saatler süren toplantılarla çözülebilir. Bilinçli şekilde kaos yaratılıyor ve o kaostan kahraman çıkmaya çalışılıyor. Ancak maaşı ödenmeyen emekçi kirasını, kredi kartını ödeyemiyor. Ben sorumlu bir yönetim görmek istiyorum. Bütçeyle ilgili geçmişten gelen sorunlar olabilir. Ama her sorunun farklı çözüm yolları vardır. Süreç karşılıklı anlayış ve nezaketle yürütülmeli. Bugün yaşanan süreç ise sürekli baskı, korku ve tehditle ilerliyor” diyerek sözlerini tamamladı.