- Siyaset
- 25.09.2025 19:43
İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Meclis Üyesi Dilaver Kişili, kentte yaşanan çöp ve atık sorunlarının sorumluluğunun açıkça kanunlarla belirlendiğini vurgulayarak, belediyeler arasındaki koordinasyon eksikliğini eleştirdi. Kişili, “İzmir halkı kokudan ve çöpten bıktı, kimse topu birbirine atmasın” dedi.
İzmir’de yaz boyunca yaşanan çöp birikimi, kötü koku ve atık yönetimi sorunları, okulların açılmasıyla birlikte yeniden gündeme geldi. Vatandaşların artan şikâyetleri üzerine konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Menemen AK Parti Meclis Üyesi Dilaver Kişili, atık yönetiminde yaşanan aksaklıkların sorumluluğunun yasalarla net biçimde belirlendiğini ifade etti. İlçe belediyeleri ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında yaşanan koordinasyon eksikliğini eleştiren Kişili, “Yetki karmaşası yok, sorumluluklar çok açık. Ama kimse görevini tam yapmıyor, sonuçta olan yine vatandaşa oluyor” dedi.
Kentlerde çöp toplama, ayrıştırma, taşıma ve bertaraf gibi konuların kanun ve yönetmeliklerle net olarak belirtildiğini vurgulayan AK Partili Kişili şunları söyledi:
“İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çöpleri ilçe belediyesinin getirdiği transfer istasyonlarından yüklemek gibi sorumluluğu var. İlçe belediyelerinin ise görevi bulundukları yerlerde mahalle ve sokaklardaki çöpleri toplamaktır. Bunun için ya ihaleyle hizmet alımı yaparlar ya da kendilerine ait araç ve işçileri kullanırlar. İlçe belediyesinin en yakın transfer istasyonuna çöpü taşıdıktan sonra sorumluluğu biter. Geriye ise sokakların temizliği, konteynerların bakımı, yıkanması ve süpürülmesi gibi basit işlemler kalır.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun Büyükşehir Belediyelerinin görev ve yetkilerini belirleyen 7. maddesinin birinci fıkrasının ilgili bendinde her şey apaçık belirtilmiştir. Başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve bürokratları bu kanunu bir kez daha okumalıdır. İlgili kanun maddesinde ‘katı atık yönetim plânını yapmak, yaptırmak; katı atıkların kaynakta toplanması ve aktarma istasyonuna kadar taşınması hariç katı atıkların ve hafriyatın yeniden değerlendirilmesi, depolanması ve bertaraf edilmesine ilişkin hizmetleri yerine getirmek, bu amaçla tesisler kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettirmek; sanayi ve tıbbî atıklara ilişkin hizmetleri yürütmek, bunun için gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettirmek; deniz araçlarının atıklarını toplamak, toplatmak, arıtmak ve bununla ilgili gerekli düzenlemeleri yapmak’ ifadeleri açık ve nettir.
Ne yazık ki İzmir’de en temel konu olan çöp ve atık sorunları yaşanıyor. Belediyelerin adeta topu birbirine attığı durumda yetki ve sorumluluklar yasa ile belirlenmiştir. Kimse bahane uydurmamalıdır. CHP’li belediye başkanları parti içi konulara ve kongrelerine ayırdıkları zamanı vatandaşa hizmet etme noktasında kullansalar belki İzmir ağır bir yaz dönemi geçirmeyecekti. Okulların açıldığı, vatandaşların kent merkezine yeniden döndüğü dönemde koku ve çöp sorunlarına halkı maruz kalması hak ettiği bir durum değildir.
Büyükşehir Belediyesi daha önce ifade ettiğimiz gibi derhal yeni depolama alanlarının tespitini yapmalıdır. Kemalpaşa-Bornova arasındaki taş ocakları üniversite raporlarıyla uygun bulunmuşken Karşıyaka Yamanlar’da ÇED süreci tamamlanmışken yeni yer arayışları ve oyalama girişimleri yanlıştır. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 31 Ekim tarihine kadar geçici döküm izni verdiği Çiğli Harmandalı Tesisleri artık kapatılmalıdır”
Kaynak : BÜLTEN