Bilgiç’ten CHP kongresine yönelik açıklama: İzmir’de bu düşünce ile CHP belediyeleri alamaz

İş insanı Abdulkadir Bilgiç, İLKSES TV’de yayınlanan ‘Erdal Erek ile Gündem Özel’ programında Türkiye’nin gündemini ve Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki (CHP) gelişmeleri kapsamlı bir şekilde değerlendirdi. İzmir’deki il kongresi sürecine dair yorumlarda bulunan Bilgiç, CHP’de belediye başkanlarının aday belirleme sürecine müdahale etmemesi gerektiğini vurguladı. Bu durumun İzmir’deki CHP belediyelerini de doğrudan etkileyebileceğinin altını çizen Bilgiç, “AK Parti iktidarına karşı en büyük kitlesel güç CHP. Türkiye’de demokrasi ve otokrasi mücadelesi var. Demokrasiden yana olan toplum bir cephede toplanıyor. Demokrasi tekrar tahsis edilirse İzmir’de bu düşünce ile CHP belediyeleri alamaz” dedi.

Türkiye’de demokrasi ve otokrasi mücadelesinin devam ettiğine dikkat çeken Bilgiç, ekonomik kriz, emekli maaşları, asgari ücret ve işsizlik gibi gündem maddelerinin CHP tartışmalarının gölgesinde kaldığını belirtti. Ayrıca, Gazze’deki ateşkes süreci, Kıbrıs seçimleri ve uluslararası gelişmelerle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Bilgiç, demokrasinin güçlendirilmesi ve partilerin örgüt yapısının sağlıklı şekilde işlemesinin önemine işaret etti.

“CHP’NİN ÜZERİNDEN BELEDİYE BAŞKANLARI ELİNİ ÇEKMELİ”

İzmir’deki CHP Kurultayı’na ilişkin açıklamalarda bulunan Bilgiç, “CHP’nin 2 aydır kongre süreci başlamıştı. Çağatay Güç son 2-3 gün içinde sürpriz şekilde aday oldu. Bunu doğru bulmuyorum. CHP gibi bir parti kendi örgütünün iradesini böyle bir baskı altına almamalı. İlçe kongrelerinde de belediye başkanlarının etkisi var. CHP’nin üzerinden belediye başkanları elini çekmeli. Bu kadar müdahil olmamalılar. İl kongresi onay kutusu mu? ‘Sana şu ismi onaylıyorum, bu ismi sen de onayla’ deniliyor. Üyelerin iradesi baskılanıyor. Adaylar olsun herkes çıkıp kendini tanıtsın. Seçtikleri 1 kişiye oy vermek zorunda değiliz ki” diye aktardı.

“TÜRKİYE’NİN ASIL GÜNDEMİ CHP DEĞİL”

CHP üzerinde yaklaşık 10 aydır büyük bir kuşatma olduğunu vurgulayan Bilgiç, “Kuşatma bilinerek yapılan bir şey. Gündem hep CHP. Türkiye’nin asıl gündemi bu değil. Ekonomi. Emekli maaşı, asgari ücret, iş verendir. İş verenler de sanayici de ağlamaya başladı ülkede. Tekstil sektöründe yalnız 500 bine yakın işçi işsiz kaldı. Asgari ücret 22 bin TL iken nasıl geçinebilirsin? Emekliye gelemiyorum bile. 16 bin TL emekli maaşı. Bir ev kirası 25-30 bin TL. Tüm gündemi değiştirdikleri için oluyor. AK Parti iktidarı CHP’yi attı ortaya. Aziz İhsan Aktaş’ın suç örgütü iddianamesi hazırlanıyor. 704 yıl hapsi isteniyor ancak bildiğim kadarıyla tutuklu değil, dışarda. Bu iddianamede neden bir AK Partili MHP’li bir belediye başkanı yok. Özellikle hepsi CHP’li belediye başkanı. Aziz İhsan Aktaş, Türkiye’deki bütün belediye ve devletin kadrolarıyla iş yapan bir insan. Buna da siyası olarak bakıyorum ve Tacettin Bayır’ın dediklerine de katılıyorum. Partideki demokrasiyi engellersen, kuşatma kalktıktan sonra da alışkanlık olur” sözlerine yer verdi.

“ŞİMDİKİ İL BAŞKANINA ATANMIŞ DİYORUM”

CHP’nin sorunları çözmeden iktidar olmasının çok zor olduğunun altını çizen Bilgiç, iktidarın bilinçli bir şekilde CHP’nin üzerine gittiğini söyledi. Türkiye nüfusunun yüzde 50-60’ından fazlasının belediyelerini CHP belediyelerinin yönettiğini hatırlatan Bilgiç, “CHP halkın bir umudu olmuştu. Özgür Özel’in genel başkan olmasına sevindim. Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alındığı andan itibaren haftada en az 2 kez miting yapıyor. Türkiye’deki sivil toplumu canlı tutuyor. Bu çok doğru bir şey. Türkiye’de en önemli şey demokrasi. CHP’de gücünü halktan ve örgütten alıyor. Bırak demokratik bir yarış olsun. Şimdiki il başkanına atanmış diyorum. Liyakatli bir insandır belki de bilemeyiz” dedi.

“CHP İZMİR’DE KENDİNİ İYİ HAZIRLAMALI”

Ekrem İmamoğlu’nun diploma davası ve Türkiye’deki sahte diploma davalarına ilişkin açıklamalarda bulunan Bilgiç, “İmamoğlu’nun 31 yıl önce aldığı diploma iptal ediliyor. Bugün ülkemizde sahte diplomalar, faturalar, işe giriş belgeleri konuşuluyor. Çürümüş bir topluma dönüştük. Demokrasiyi kaybediyoruz. Demokrasiyi kaybedince daha da çürür, işsiz kalır, ithalata daha fazla maruz kalırız. Eğitim, sağlık, tarım ve teknoloji geriye gidecek. Demokrasiye sahip çıkmamız lazım. AK Parti iktidarına karşı en büyük kitlesel güç CHP. Türkiye’de demokrasi ve otokrasi mücadelesi var. Demokrasiden yana olan toplum bir cephede toplanıyor. Demokrasi tekrar tahsis edilirse İzmir’de bu düşünce ile CHP belediyeleri alamaz. İzmir halkı özgürlüğüne ve yaşam tarzına düşkün bir halk. Saygıya önem gösteriyor. Bu nedenle AK Parti’nin karşısındaki CHP’de kendini topluyor, demokrasiye sahip çıkıyor. CHP bu noktada kendini iyi hazırlamalı. Örgütü susturmamalı” ifadelerini kullandı.

“TRUMP’IN FİLİSTİN’DE YATIRIM PLANLARI VAR”

Gazze’deki ateşkes ile ilgili görüşlerini aktaran Bilgiç, “Geçen hafta ateşkes olacağı söylendi Trump ileri gelen liderleri arkasına topladı. Bir komedi oynandı. Canlı, cansız tüm rehineleri teslim etti. Ancak bizim medyamız bunu Filistin halkı için bir başarı olarak göstermeye çalışıyor. Neden Hamas’ı eleştirmiyoruz? İsrail bir yıkımla Gazze’yi yerle bir etti. 100 binlerden fazla insan hayatını kaybetti. Filistin halkına zulüm yapılırken 3 yıldır Hamas ne yaptı? Oradaki insanlar içecek suyu bulamıyor. Zafer bunun neresinde? Ateşkes bile ihlal edildi. Amerika’da 7 milyon insan durumu protesto etti. Trump İsrail’in istediğini yapıyor. Mısır’da ‘ben kralım’ dedi. Başka ülkede diğer ülkelerin liderlerini ağırlıyor. Trajikomik bir olay. Trump, Gazze’de gözü olduğunu da saklamıyor. Orada yatırım planları var. Savaş bitince oradaki güzelliği Filistinliler yaşamayacak. İşçi olarak kullanacaklar. Hamas’ı kurduran da İsrail. Hamas’ın kuruluşu bağımsız Filistin Devleti’nin kuruluşunu engelledi. Hamas olmasaydı bağımsız Filistin devleti vardı” ifadelerini kullandı. İsrail’in masum olmadığının altını çizen Bilgiç, Barış Protokolü’ne yönelik şüphelerinin olduğunu belirterek, “2-3 gündür İsrail, yine Gazze’yi istediği gibi vuruyor. Bütün derdi Akdeniz’e bakan Gazze şeridini ele geçirmek. Hamas’ın yaptığı hiç doğru bir şey yok. Sadece sansasyon yarattı. Amerikan halkını İsrail’in yanına alıyor. İlk dönemler tüm Avrupa halkları İsrail’e hak verdi. Hamas, 270 masum sivil insanı öldürdü. Ancak sansasyon yarattı ve İsrail tüm gücü ele aldı. Dünya hakların gücü ile durum yine değişti. STK’ların ayağa kalkmasaydı Netenyahu masumları vurmaya devam edecekti. İsrail Trump’ın sözüne bakıyor artık” diye belirtti.

“KIBRIS’TA AK PARTİ VE MHP’NİN DESTEKLEDİĞİ ADAY HEZİMETE UĞRADI”

Kıbrıs’ta gerçekleşen seçimlerin ardından Tufan Erhürman’ın seçilmesine yönelik düşüncelerini dile getiren Bilgiç, “AK Parti ve MHP’nin birlikte desteklediği aday hezimete uğradı. Yüzde 35 aldı. Kullanılan oy sayısı 170 binlerdeydi. Burada Kıbrıs dış politikada Türkiye ile istişare içindeydi. Yeni aday da ‘Siyasetimizi Türkiye’ye danışarak yapacağız’ mesajını verdi. Ancak Cumhur İttifakı yenildi gibi bir algı oluşturuldu. Bu bir versiyon gibi Türkiye’ye yansıdı. Kuzey Kıbrıs’ta milli gelir 15- 16 bin dolar. Güney Kıbrıs’ta 40 bin dolar. Kuzey Kıbrıs’ı turizm ve kumarhane ile biliyoruz. Türkiye’den kumar oynamaya giden insanlar. Kumarın girdiği yerde kara para, cinayet olur. Kara paraya dayalı bir ekonomisi var. Bürokrasini de korumasını da Türkiye lanse ediyor. İnsanlar da Güney ve Kuzey Kıbrıs’ın yaşam standartları ile kendini karşılaştırıyor” ifadelerine yer verdi.