“Bir fitne vesilesi olarak koyuyorlar”

Uluslararası Kudüs ve Filistin’e Destek Sendikalar Birliği, Hak-İş ve Memur Sen’in iş birliğiyle bir otelde “Kudüs için hep birlikte” temasıyla 3. Uluslararası Kudüs Konferansı düzenlendi. AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, dünya barışının kapısının Orta Doğu, bu kapının kilidinin ise Kudüs’teki selamet, barış ve esenlik olduğunu belirtti. Kurtulmuş, siyasi coğrafyaların terör örgütleri vasıtasıyla yeniden belirlenmek ve halkların birbirine düşman edilmek istendiğine dikkati çekerek, “Bunun için DEAŞ’ı bir araya getirip, eline silah verip kanlı bir uluslararası terör örgütü haline getiriyorlar. Bunun için PYD/PKK’yı ve diğerlerini silahlandırarak sadece Türkiye’nin başına bela etmiyorlar aynı zamanda Orta Doğu halklarının arasına büyük bir fitne vesilesi olarak koyuyorlar” değerlendirmesini yaptı. Suriye’de de vekalet savaşları yaşandığını anlatan Kurtulmuş, “Suriye’de 2011 yılından itibaren devam eden iç savaş ve vekalet savaşlarının ana amacı, terör örgütlerini araç olarak kullanıp, Orta Doğu’yu, bu coğrafyayı, bereketli hilalleri bereketsiz hale getirmek için buraları bir şekilde dağıtmaktır” dedi.
Kurtulmuş, Türkiye’nin Suriye sınırındaki bölgeler ile Barış Pınarı Harekatı’nın yapıldığı coğrafyanın beraberliğine işaret ederek, “Sınır hattı boyunca Barış Pınarı Harekatı dolayısıyla hepimizin ezberlediği bu coğrafya aslında birbirinin devamı olan, hiçbir şekilde birbirinden ayrılması için neden bulunmayan, suni bir şekilde cetvellerle, pergellerle emperyalistlerin çizerek birbirinden ayırdığı coğrafyadır. Tel Abyad, Akçakale’nin tam karşısına düşer. Tel Abyad Arapça’da Akçakale demektir. Tel Abyad ile Akçakale birbirinin mahallesidir. Nusaybin ile Kamışlı birbirinin mahallesidir. Suruç ile Kobani arasında sadece bir tren yolu geçer. Akrabalar, komşular karşı karşıyadır. Ceylanpınar ile Rasulayn birbirinin devamı olan yerlerdir” diye konuştu.
“TERÖRÜ KULLANDILAR”
Filistin topraklarında yaşanan işgali anımsatan Numan Kurtulmuş, şöyle devam etti: “Dün terör örgütleri vasıtasıyla Filistin topraklarına İsrailli yerleşimcileri yerleştirenler, bugünlere gelinebileceğinin hesabını o zamanlardan yapmışlardı. Bir taraftan teröre destek vererek, bir taraftan ümmetin birliğini, beraberliğini parçalayarak, diğer taraftan ümmetin başına bela ettikleri halklarından kopuk diktatörlerle kendilerine yakın yönetimler oluşturarak Orta Doğu coğrafyasında at koşturacaklarını biliyorlardı. Bu bereketli hilali, bu bereketli toprakları talan edeceklerini biliyorlardı. Dünkü emperyalistler ve bugün onların devamı olan neo emperyalistler hem Orta Doğu halklarının özgürlüklerinin üzerine çörekleneceklerini hem de Orta Doğu petrollerini sömüreceklerini biliyorlardı. Dün terörü kullandıkları gibi bugün de terörü kullandılar.” AA