- Siyaset
- 06.08.2025 14:06
CHP Konak İlçe Başkanı Ozan Ali İlgazi, kongre sürecinde bir dönem daha aday olmak istediğini söyledi.
İlkses TV canlı yayınında gazeteci Vedat Araz’ın sorularını yanıtlayan CHP Konak İlçe Başkanı Ozan Ali İlgazi, kongre sürecinde bir dönem daha aday olmak istediğini belirtti.
CHP Konak İlçe Başkanı Ozan Ali İlgazi, İlkses TV’de İzmir Masası programında gazeteci Vedat Araz’ın sorularını yanıtladı. CHP’nin kongre sürecinde partisinin Konak İlçe Başkanlığı’na devam etmek için aday olmak istediğini belirten İlgazi, “Ben şu an mevcut ilçe başkanıyım, mevcut ilçe başkanları zaten potansiyel adaydır. Ama fikrimi sorarsanız ben bir dönem daha aday olmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
Programda ilçe başkanlığı sürecini de değerlendiren İlgazi, bu dönemde görev alan isimlerin tarihteki yerini aldığını belirtti. İlgazi, “Benimle bu dönemde görev alan ilçe başkanları aslında tarihteki yerin aldı. Çünkü çok aktif bir süreci hep birlikte yaşadık. Hem ülke hem parti gündeminde birçok tarihi anlara hep birlikte tanıklık ettik. Birçok eylemde etkinlikte genel başkanımız ve genel merkezimizin talimatıyla birçok mitinglere katıldık, katkı sağladık. Sonuçta Türkiye’deki vatandaşlarımız için yapılması gereken ne varsa yapmaya çalıştık. Bu dönem gerçekten başka, bu dönemde benimle görev alan arkadaşları ayrı bir yere yazmak lazım” dedi.
İlgazi, süreç boyunca gerçekleştirdiklerini anlatırken üye sayısındaki artışa dikkat çekti. Göreve geldiğinde 14 bin olan üye sayısının şu an 17 bin küsur olduğunu vurgulayan İlgazi, “Biz Konak’ta bir birlik yaratmak istedik. Ben Konaklı olmaktan hep gurur duyarım çünkü bir aileyiz. O aileyi geliştirmek için ne yaparız onun için çalıştık. Üye sayımız göreve geldiğimizde 14 bindi şimdi 17 bin küsur. Burada zamanın şartları da çok etkili oldu ama ciddi bir katılım var. Biz bunlar için de çok uğraştık. Ülke gündemini takip ettik, her türlü eylem ve etkinliklerde bulunduk. Konak bu konuda en aktif ilçelerden biri, her zaman ilk üçte yerini almıştır. Örgüt de şu an aktif ve hazır. Şu anda bir erken seçim olsa rahatlıkla bu Pazar görevimizin başında işimizi yerine getiririz” diye konuştu.
CHP Konak İlçe Başkanlığı olarak Gençlik Kolları ve Kadın Kolları’yla yürüttükleri çalışmalara da değinen İlgazi, “Biz göreve geldikten sonra Genlik Kolları ve Kadın Kolları seçimleri yapıldı. Yeni kadrolarımızla gücümüze güç kattık. Gençlerimiz hem üniversite hem işçi gençliğe özel çalışmaları var, kadınlarımız ilçe sınırları içindeki kadınları asla yalnız bırakmıyorlar. Bir sorun varsa her zaman aşmak için çalışma halindeler” açıklamasında bulundu.
İlgazi kongre kararına ilişkin değerlendirmesinde ise şu ifadeleri kullandı: “Genel Merkezimizin bu konuda bir fikrinin olduğunu düşünüyorum. Sonuçta bir erken seçim planlıyoruz. Onun yapılabilmesi için de sağlıklı kadroların en hızlı şekilde göreve gelmesi lazım. Ayrıca iki senemizi de doldurduk. Normal sürecimizi aslında doldurduk. Belki Eylül Ekim gibi, insanların İzmir’de olduğu tarihte yapılabilirdi. Ama dediğim gibi bir takvime uymak için alınmış bir karar alabilir. Biz erken seçim hedefliyoruz, en büyük hedeflerimizden biri bu şu an. Çünkü ekonomik kriz, demokrasinin son durumu, bizim bugün 16 tane belediye başkanımız görevden uzaklaştırıldı 10 tanesi tutsak. Siz bugün demokrat olduğunuzu iddia ediyorsunuz ama elde var sıfır. Cumhurbaşkanlığı adaylığı yolunda en büyük rakibiniz olan biri için iddialar üzerinden böyle bir operasyon düzenliyorsunuz. Genel Merkez dediğim gibi erken seçim doğrultusunda böyle bir karar almıştır diye düşünüyorum. Biz birinci partiyiz şu anda.”
CHP Konak İlçe Başkanlığı adaylığı için kulislerde isimleri geçen partililerle geçmişten beri siyasette yol yürüdüklerini ifade eden İlgazi, konuşmasına şöyle devam etti: “Aday olarak ismi geçen arkadaşlarımın hepsi benim ya gençlik kollarında ya da aktif siyaset hayatında yol yürüdüğüm insanlar. Orçun diye bir arkadaşımız var hem gençlik kollarından sevdiğim bir kardeşimdir hem de aynı dönem meclis üyeliği yaptık. Serkan Kalmaz iye bir arkadaşımız var. O da benim gençlik kollarından beri tanıdığım mücadelesine saygı duyduğum insanlardan biri. Aslı’nın adı geçiyor kulislerde. Aslı da benim çok sevdiğim saydığım biri. O da geçmiş dönem ilçe sekreterimizdi. Çok eski tanırım ve ailesini de yakinen tanırım. Şakir Başak’ın ismi geçiyor, eski ilçe başkanlarımızdan. Ben onun yönetiminde yıllarca onunla yol yürüdüm. Türkiye’nin dört bir yanına gittim onunla. Onun dışında çok da isim duymadım ama bu arkadaşlarımızın ismi geçiyor. Ama dediğim gibi birlik beraberlik içinde geçecek. Onlarla yol yürümekten de gurur duyarım. Yerelde iktidara geldik. İkinci aşama genelde iktidara gelmek. Ülkeyi yönetmeye talibiz ve ben de bu konuda aktif rol almak istiyorum. Örgüt destekliyor şu an, arkadaşlarla konuşuyoruz. Genel anlamda olumlu bir tavır var ama delegasyon yapısı önemli tabii. Artılar eksiler ortaya konulacak ve ona göre bir karar verilecek. O sonuca da herkes saygı duyacak.”
Kongrenin partide neleri değiştirebileceğini de değerlendiren İlgazi, aynı zamanda kongre sürecinin birlik ve beraberlik içinde geçeceğini vurguladı. İlgazi konuyla ilgili değerlendirmesinde şunları kaydetti: “İl başkanlığı konusunda önce ilçelerin seçilmesi lazım. Sonraki tabloya göre il de belirlenir. Ama burada Genle Başkanımız ve merkezimizin bir tavrı olacağını ve birlik adına bir yol çizilip o yolda devam edilebilir. Herkes de kongreye hazır ve bekliyor bir görev verilmesini. Sonuçta biz erken seçime gidiyoruz olası bir seçimde kadroların da ona göre şekillenmesi lazım. Bunu düşünerek hareket edildiğini düşünüyorum. Bu yüzden bir kadroların belki bir kan değişikliyle gücü yenilemek istiyor olabilirler. Görev almak istemeyen arkadaşlarımız da var. Değişimler olması bekleniyor tabii. Kongreler süreci en açık şekliyle çok güzel geçecek. Oradaki birlik beraberliğimizi herkese götüreceğiz. Güle oynaya iktidara gittiğimizi herkes görecek. Erken seçim olmalı her yerde söylüyoruz çünkü artık götüremiyorlar bu bir gerçek. Ülkenin tüm damarları tıkanmış durumda. Biz yenilenen kadrolarımızla daha da güçlenerek iktidara yürüyüşümüzü bu seçimlerle başlatıyoruz.
İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraklerine yönelik operasyonlarda İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Tunç Soyer ile CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun da tutuklanması üzerine konuşan İlgazi, iki ismin de siyasi tutuklu olduğunu belirtti. Gerçekleştirilecek duruşmada iki başkanın da serbest kalacağına inandığını belirten İlgazi, “Ben Aslanoğlu’nun hem de Soyer’in siyasi tutsak olduğuna inanıyorum. Bugünkü iktidar gerçeği saptırmak adına hem ekonomik krizi hem eğitimdeki krizi hem sağlıktaki krizi yani ülkenin neresinden tutsanız elinizde kaldığı gerçeğini değiştirmek için yarattığı bir gündem olduğu düşünüyorum. Sonuçta mahkemeler daha önce de vardı. 2 tane beraat kararı var. Ona rağmen siz aynı iddialar üzerinden başkanları mahkum ediyorsunuz. Ben mahkemede iki başkanımızın da serbest kalacağını düşünüyorum” dedi.
Son olarak İzmir’de etkisini derinden hissettiren orman yangınları ve su krizine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan İlgazi, konuşmasını şöyle noktaladı: “Aslında iklim krizi var. Çok ciddi bir sıkıntı var. İzmir inanılmaz bir kuraklık yaşıyor, bu iklim krizinde belki de en çok etkilenen illerden biri. Yaşantımızı da ne yazık ki sekteye uğrattı. Büyükşehir Belediyemizin de bazı tedbirleri var. Özellikle çok su harcanması gereken konuların mümkün olduğunca ya ertelenmesi ya da en az şekilde yapılması konusunda telkinleri var. İzmirliler olarak da buna dikkat edeceğimize inanıyorum. Çeşme’de eski yol otaya çıktı. Bir de DSİ’nin belli başlı kurumların kendi barajı var. Oradan destek sağlanıyor mu o da ayrı bir tartışma konusu. İklim krizi ilk defa kendini bu kadar derinden hissettirdi. Yangınlarda da bir sürü canımız gitti. Sadece ağaçlar değil canlılar da yangı. İtfaiye erlerim şehit oldu. Bu rant kafasıdır. Siz ormanları koruyamıyorsunuz, uçağınız yok doğru düzgün. E sizin kendi filonuz var. Ama yangın söndürme uçağı yok. Bunları da düşünmek lazım her şey prestij değil ki. İzmir’in dört bir yanı kül oldu. Şuna da sabotaj diyebilir miyiz bilmiyoruz. Yangınların yüzde 20 – 25’i elektrik tellerinden kaynaklanıyor deniyor. Siz bugün elektrik dağıtımını özelleştirirseniz arkadaşlar da bakım konusunda kendi maaliyetlerini düşünürler. Sonucunda da böyle ciddi bir doğa kriziyle baş başa kalıyoruz. Bazı noktaları özelleştirmek çok yanlış, elektrik de bunlardan biri. Alsancak’ta yaşanan o felaket mesela. Bunları ya maaliyetlerden dolayı tam anlamıyla gerçekleştirilmiyor ya da liyakatten kaynaklanıyor.”
Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA