Sayfa Yükleniyor...
null
2016-2017 adli yıl açılış töreni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın ev sahipliğinde Beştepedeki Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleşti. Törende yaptığı konuşmada Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, 2016-2017 adli yılının, ülkeye, millete ve tüm insanlığa adalet, huzur, barış, sağlık ve mutluluk getirmesi dileğiyle açtığını belirterek, Adli yılın açılışında yapılan bu tören Yargıtaya özgü bir ritüel olmayıp, ülkemizde adli yılın açılmasını ifade etmektedir. Bu özel ve anlamlı günün konuşmasını yapmanın heyecan ve mutluluğunu bir arada yaşıyorum. Bütün bunların yanı sıra 15 Temmuz 2016 tarihinde vuku bulan darbe girişimi devletin tüm kurumlarında olduğu gibi yargımızda da önemli sarsıntılar meydana getirmiştir. Bütün bunlara rağmen daha iyi işleyen bir adalet sistemine doğru güvenle, umutla ve emin adımlarla ilerleyebileceğimizi, kişisel ve kurumsal anlamda her türlü fedakârlığa hazır olduğumuzu, mazeret üretmeyerek daha çok çalışacağımızı, Türk halkının güvenine layık olacağımızı söylemek istiyorum diye konuştu.
HAKLI GURURUNU YAŞIYORUM
Kurulduğu 6 Mart 1868 tarihinden beri 148 yıldır Türk Milleti adına yargılama yapan Yargıtayın ülkesine fedakârca hizmet etmenin haklı gururunu yaşadığını kaydeden Cirit, Günümüze kadar pek çok üstün yetenekli, seçkin, adil ve fazilet timsali hukukçular Yargıtayda görev üstlenmişler, Türk Hukukunun oluşmasına ve gelişmesine katkıda bulunmuşlardır. Adalet bayrağının onurla ve vakarla taşınmasında hepsinin payları ve övgüye değer hizmetleri vardır. Yargıtayda görev yapan ve emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum dedi.
EN ÖNEMLİ ENGEL TERÖR
Cirit, konuşmasına şöyle devam etti: Demokrasimizin önündeki en önemli engellerden biri terördür. Bugün bazı devletlerin çıkarları için doğrudan veya dolaylı olarak teröre destek verdikleri bilinen bir olgudur. Terör örgütlerinin kullandıkları araç, gereç, silah ve mühimmatın devletlerin tekel ve denetiminde olduğu saklanamaz bir gerçektir. Terörle mücadelede bütün devletlere görev düşmekte olup, devletler özellikle silah ve mühimmatın terör örgütlerinin eline geçmesini önleyici tedbirleri almak zorundadırlar. Bu önlemleri almamak, teröre açıkça destek vermekle eşdeğerdir. Ancak teröre destek veren ülkeler bu silahların bir gün kendilerine çevrilebileceğini bilmelidirler. Bugün terörün acısını derinden yaşayan ülkemiz, bunun üstesinden gelecek güce fazlası ile sahiptir, sabırlı ve hoşgörülü Türk Milletinin sabrının bir sonu olduğu da unutulmamalıdır. Silahın sahibine sadakati yoktur. Daha güzel bir dünyada ve ülkede yaşamak istiyorsak terörü bitirmek için, herkes görevini eksiksiz yerine getirmelidir.
Cirit, Hâkimin tarafsızlığı, en az hâkimin bağımsızlığı kadar önemlidir. Her türlü cemaat-cemiyet çıkarının toplum çıkarının yerine ikame edilmesi, hukukun bireysel veya grupsal ihtiraslara feda edilmesi, tarihten bugüne kadar hiçbir medeni hukuk düzeninin hoş görmediği bir anlayıştır. Böyle bir anlayışı koruyacak ya da savunacak bir hukuk ilkesi ya da kuralı bulunmamaktadır. Herkesçe bilinmelidir ki Adalet arayanın elleri temiz olmalıdır iradelerini ipotek altına aldıran hâkimlerin, yetkilerini belli odakların amaçlan doğrultusunda ve hukuksal kılıflar altında bir silah gibi kullanılmasının yanlışlığını anlamak veya anlatmak için kural aramaya ya da hukukçu olmaya da gerek yoktur. Böyle bir anlayışın, toplumsal barış ve hukuk düzenine yönelik oluşturduğu tehdidin boyutlarını anlamak için biraz mantık, biraz vicdan, biraz da ahlâk sahibi olmak yeterlidir dedi. (İHA/ANKARA)
Haber Merkezi