DEAŞ’ın adamını Suriye’de ele geçirdik

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Van’da bir otelde düzenlenen “Korucular Hizmet İçi Eğitim Semineri”nde konuştu. DEAŞ’lıları ülkeleri kabul etmeye yanaşmasa da geri gönderdiklerini ve ayrım gözetmediklerini belirten Soylu, “Kimin kimi desteklediğine bakmıyoruz. Kendimize ait bir politikamız var ve onu tavizsiz uyguluyoruz. Yolumuzdan çekilen çekilir, çekilmeyen sonuçlarıyla yüzleşir” ifadesini kullandı. “Buradan iki ülkeye hassaten teşekkür etmek isterim. Biri Almanya, diğeri Hollanda..” diyen Soylu, şöyle devam etti: “Birinin içişleri bakanıyla diğerinin de adalet ve güvenlik bakanlarıyla yaklaşık 5 gündür yürüttüğümüz görüşmeler ve değerlendirmeler sonucu yapıcı bir tutum sergilediler. DEAŞ’tan kendi ülkemizde bulunan, aynı zamanda Suriye’de şu anda gözetimimiz atında bulunan Rasulayn ve Tel Abyad’ta hem TSK hem de Suriye Milli Ordusunun yakalayıp kendi gözetimimiz altına yani Cerablus ve Azez bölgesinde şu an gözetimimiz altında bulunan alanda tuttuklarımız da dahil olmak üzere kendi memleketlerine mensup DEAŞ’lı teröristleri aynı zamanda eşleri ve çocukları her birini alacaklarını dün akşam itibariyle teyit ettiler, dile getirdiler.”
MİSAFİRHANE DEĞİLİZ
Soylu, terörle mücadelenin kararlı bir şekilde devam ettiğini vurgulayarak, “Diğer ülkelerden de aynı iş birliği ve yakınlığı ile aynı yapıcı tutumu beklediğimizi ifade etmek istiyorum. Eğer terörle hep birlikte mücadele edilecekse kusura bakmayın herkes teröristine sahip çıkacak. Biz kimsenin teröristinin oteli değil, misafirhanesi değiliz” değerlendirmesinde bulundu. Sınır içerisinde ve dışında terör örgütlerine yönelik operasyonların kararlı bir şekilde devam ettiğini anlatan Bakan Soylu, “DEAŞ’ın çok önemli bir adamını yakın zamanda Suriye’de ele geçirdik. Verdiği bilgilerle neler yaptığını ifade etmektedir. Sorgusu arkadaşlarımız tarafından devam etmektedir” diye konuştu.
“Biz devletiz ve terörün çok acısını çeken bir milletiz” ifadesini kullanan Soylu, şunları kaydetti: “Aynı zamanda şunu söylemek isterim. FETÖ ile mücadelemiz aynı kararlılıkla davam etmektedir. Kamuoyu, milletimiz rahat olsun. FETÖ meselesinin Türkiye’de dibini kazıyana kadar vazgeçmeyiz, vazgeçen namerttir. FETÖ’ye önümüzdeki günlerde çok önemli bir operasyonun hazırlıklarını arkadaşlarımız yapıyor. Bu musibetleri bu ülkenin üzerinde bir daha kötü emel düşünmeyene kadar kazımaya kararlıyız. Burada şahsımızın olup olmaması önemli değildir. Hiç kimse aman bu adamlar değişti başkaları gelir mücadele biter diye beklemesin. Bu mücadeleyi bu milletin evlatları sonuna kadar yürüteceklerdir.”
GÜÇLÜ BİR KOŞU YAPIYORUZ
Soylu, Türkiye’nin kardeşliğine kurşun sıkan hain terör örgütüne karşı yıllardır asker, polis ve jandarmayla aynı safta mücadele eden güvenlik korucularıyla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Türkiye’de terörle mücadelenin yıllardır kararlılıkla devam ettiğini anlatan Soylu, PKK’nın dinsiz bir örgüt olduğunu ve temel amacının bu topraklarda öğretilen İslam’ın şartlarını, camilerde, Kur’an kurslarında, okullarda öğretilenleri bu coğrafyadan silmeye çalıştığını belirtti. Batının, PKK ve PYD’ye sahip çıkmasının arkasındaki temel felsefenin de bu olduğunu vurgulayan Soylu, “Mesele bu topraklardaki inanç kuvvetini zayıflatmak ve doğru yolu yoksun kılmaya çalışmak” dedi.
ZAMANI GELDİ
Yurt içi ve dışında gerçekleştirilen başarılı operasyonlar sayesinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde huzur, kardeşlik, istikrar ve gelişmişlik yaşandığını anlatan Soylu, “Bu bölgeleri nasıl huzurlu hale getirdiysek coğrafyamızı da siz kardeşlerimizle beraber huzurlu hale getireceğiz. Bu, bizim inancımızdır. Kardeşliğimizi etrafımızdaki coğrafyaya yayacağız” değerlendirmesini yaptı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye’nin dünyanın en ahlaksız terör örgütüyle karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi. “İnsana saygısı olmayan, kadına saygısı olmayan ve çocuğa saygısı olmayan bir terör örgütüyle karşı karşıyayız. Onun için dağlarda her türlü ahlaksızlığı ve sapıklığı ortaya koyuyorlar. Sorunumuz bir terör örgütü değil ahlakımızı ortadan kaldırmaya çalışan, bunu sabote etmeye çalışan bir terör örgütüyle karşı karşıyayız. Onun için milletin çoluk çocuğu dağda sefil edilirken liderleri uyuşturucudan, kaçakçılıktan cebe indirdikleri milyarlarca dolarla beraber kendi lüks hayatlarını yaşarlar. Kendileri bu işin siyasi sözcülüğünü yaparken çocukları dünyanın en pahalı memleketlerinde, en pahalı arabalarla ve en pahalı üniversitelerde okuyor. Artık bu işe son vermemizin zamanı geldi.” AA