Dünyanın en çok sığınmacı ağırlayan ülkesiyiz

CHP'li Yarayıcı, Suriyeli sığınmacıların sayılarının 2 milyon civarına ulaştığını ve her geçen gün bu sayının artarak, patlamaya hazır toplumsal bir bombaya dönüştüğü uyarısında bulundu


  • Oluşturulma Tarihi : 03.09.2015 09:05
  • Güncelleme Tarihi : 03.09.2015 09:05
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Dünyanın en çok sığınmacı ağırlayan ülkesiyiz

CENGİZ ALDEMİR/ANKARA

Başlangıçta üç ayda Esad'ı deviririz öngörüsüyle ve gerçeklerden uzak bir yaklaşımla 2011 yılından bu yana uygulanmakta olan Suriye politikasının yakıcı bir sonucu olarak ortaya çıkan “Suriyeli sığınmacılar” sorununun bugün ülkemizin en önemli sorunu haline geldiğini belirten CHP'li Hilmi Yarayıcı, konuyu yakından takip ettiğini ve çalışmalarını bir rapor olarak yakında ortaya koyacağını bildirdi.

Suriyeli sığınmacılar ile ilgili rakamların günden güne artmakla beraber, Türkiye’deki sayısının 2 milyon civarında olduğunu, bunların 1 milyon 758 bini kayıt altında alındığını söyleyen Yarayıcı, "Reyhanlı, Cilvegözü ve Niğde saldırıları gibi olaylar vatandaşlarımızda 1.5 milyonu aşan insan hareketliliğinin kontrolü güç, provokasyona ve kullanıma çok uygun bir araca dönebilecekleri " uyarısında bulundu. 

“İLKSES Gazetesi’nin bu önemli konuyu ele almasını takdirle karşılıyorum" diyen ve Birleşmiş Milletlerin verilerini de paylaşan  CHP Hatay Milletvekili Hilmi Yarayıcı gazetemize şöyle konuştu :

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNCHR) verilerine göre bu Suriyeli sığınmacı nüfusunun yüzde 42’si Türkiye’de. Bölgede en çok sayıda Suriyeli sığınmacı Türkiye’de. Ve bu nedenle de Türkiye dünyanın en çok sığınmacı ağırlayan ülkesi konumunda. Resmi verilere göre Suriyeli sığınmacıların yüzde 14’ünü oluşturan 258 bini kamplarda yaşıyor. Geri kalan 1,5 milyon kişi başta Şanlıurfa (467 bin), İstanbul (330 bin), Gaziantep (253 bin), Şırnak (190 bin) ve Hatay (204 bin) olmak üzere Türkiye’deki 72 ile dağılmış durumdalar. Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (HUGO) tarafından yapılan araştırma sonucu ortaya çıkan sığınmacılar hakkındaki veriler ise Türkiye’nin omuzlarındaki yükün ağırlığını anlatıyor: 1 milyon 758 bin Suriyelinin sadece yüzde 10’u okur-yazar. Eğitimli ve geçerli bir meslek sahibi olanların oranı ise son derece düşük " dedi.

BUGÜNE KADAR HARCANAN PARA 5,5 MİLYAR DOLAR

Suriyelilerin yarısı 18 yaşın altında. Türkiye’de doğan Suriyeli bebek sayısı 100 bine ulaştığına da dikkat çeken Yarayıcı, "Türkiye’nin sığınmacılar için bugüne kadar harcadığı para 5,5 milyar dolar civarında. Ancak sığınmacı sorununun ekonomik boyutundan öte sosyal boyutu daha da acil bir sorun olarak karşımızda durmaktadır. Kamplar dışında ülkenin dört bir yanına dağılmış bulunan 1.5 milyon sığınmacının sigortasız ve düşük ücretlerle çalışması bugün yüzde 13'lere ulaşan işsizlik ortamında, toplumsal gerilimlere yol açma potansiyelinin en önemli bir kaynağını teşkil etmektedir. Bunun yanı sıra sığınmacılara sağlanan vergi muafiyetleri kendi küçük esnafımızın rekabet şansını ortadan kaldırmakta ve yavaş yavaş kepenklerini kapatmak zorunda kalmaktadırlar" diye konuştu.

VATANDAŞLAR DERTLİ

Hükümetin mülteciler politikasının yanlış olduğunu savunan CHP'li Yarayıcı, bu konuda esas sıkıntıyı Türkiye halkının çektiğine dikkat çekerek şöyle devam etti: “Seçim bölgem Hatay'da vatandaşlarımızın "Hükümet Suriyelilere kapıyı açtı, kendi vatandaşlarını boş verdi" yakınması artık bir feryada dönüşmüştür. Reyhanlı, Cilvegözü ve Niğde saldırıları gibi olaylar vatandaşlarımızda 1.5 milyonu aşan insan hareketliliğinin kontrolü güç, provokasyona ve kullanıma çok uygun bir araca dönebilecekleri endişesi taşımalarına neden olmaktadır. Nitekim sınırlarımızın adeta kevgire döndüğü, dünyanın her yerinden gelen IŞİD ve El Nusra gibi katliamcı çete mensuplarının en önemli geçiş güzergahı olması uluslararası medyanında sürekli dile getirdiği bir konudur. Hatta Hatay'ın Reyhanlı ve Yayladağ ilçeleri ve bağlı köylerinin bu katliamcı çetelerin oteli gibi bir işleve büründüğü iddiaları vatandaşlarımızca sürekli dile getirilmekte ve durum bölge insanı için ciddi bir endişe kaynağı haline gelmiştir. Ayrıca bizzat Hükümetin Sünni mezhepsel bakış açısının yarattığı Alevi karşıtlığı algısı Suriye'de yakın akrabalık bağları bulunan Hatay'da yaşayan Alevi vatandaşlarımızın derin bir kırılma yaşamalarına neden olmaktadır" şeklinde değerlendirdi.

YAKICI BİR SORUN OLARAK KARŞIMIZDA DURMAKTA

Kimin IŞİDİ’ci, kimin El Nusra'cı kimin kendi halinde sığınmacı olduğu belli olmayan bir ortamın oluştuğunu ve en ufak bir kıvılcımın anında toplumsal bir çatışmaya da dönüşebileceği uyarısında bulunan Yarayıcı, “Nitekim 15 Mayıs'ta sığınmacıların bir kıza sözlü tacizi sonrası gelişen olaylar hafızalardaki tazeliğini korumaktadır. Başta Hatay olmak üzere Şanlıurfa ve Gaziantep'te sığınmacılar ile vatandaşlarımız arasında yaşanan gerilimler önümüzdeki süreçte üzerinde önemle durulması ve acilen çözüme kavuşturulması gereken yakıcı bir sorun olarak karşımızda durmaktadır. YÖK'ün Suriyeli sığınmacılar ve toplumsal hayatımıza etkilerini ele alan akademik araştırmaları İçişleri Bakanlığı'nın iznine bağladığı bir ortamda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin yaşanan ve ilerde yaşanması muhtemel sorunlara çözüm yollarını bulmak ve acil eylem planları oluşturması kaçınılmaz bir gerekliliktir” dedi.

Hilmi Yarayıcı, konu ile ilgili daha önce meclis araştırması istediğini, çalışmalarının devam ettiğini ve konu ile ilgili rapor hazırlayacağını da sözlerine ekledi.

Haber Merkezi