- Siyaset
- 19.06.2025 12:07
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2003-2018 yıllarında ortalama yüzde 5,6 büyüttükleri Türkiye’nin satın alma paritesine göre dünyanın en büyük 13’üncü ekonomisi haline geldiğini belirtti
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu. AK Parti 7. Olağan Kongre sürecinin takvime uygun şekilde sürdürdüğünü ve aralık ayında belde kongreleriyle sürecin başlayacağını belirten Erdoğan, şubat ayıyla birlikte ilçe kongrelerine geçileceğini ifade etti.
AK Parti’de ilçe başkanı, il başkanı, yönetim kurulu üyesi, belediye başkanı, milletvekili olmanın günün 24 saati milletin emrinde olmak anlamı taşıdığını anlatan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Böyle bir çalışma temposunu göze alamayan bu tür görevlere de talip olmamalıdır. Millete hizmet etmek yük değil, şereflerin en büyüğüdür. Bizim milletimiz kendisine yapılan hiçbir hizmeti unutmaz. Bu hissiyatını hem gönlünde yaşatır hem de önüne geldiğinde sandıktaki iradesiyle ortaya koyar. AK Parti kimliğiyle milletimizle muhatap olan her kardeşimizin bu gerçekler ışığında çalışmalarını yürütmesi gerekiyor. Özellikle 2018 ve 2019 seçimlerinin sonuçlarını adeta sandık sandık, mahalle mahalle, ilçe ilçe tetkik ederek gereken dersleri çıkarmamız şarttır.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, şayet bir yerde oy oranı düşmüşse, hele hele milletvekili ve belediye başkanı sayısı azalmışsa, hiçbir şey yok gibi hareket edemeyeceklerini vurgulayarak, bu tür yerlerde önce teşhisi doğru koyacaklarını, sonra da en ideal çözümü hayata geçireceklerini belirtti.
“Beka mücadelesinde durum böyleyken, iç siyasette bambaşka bir fotoğrafla karşı karşıya olunduğunu” ifade eden Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Cumhur İttifakı içinde birlikte olduğumuz MHP ve diğer kardeşlerimiz sağ olsunlar, bugüne kadar attığımız her adımda bize destek verdiler. Buna karşılık CHP ve HDP ile onlarla birlikte hareket eden marjinal çevreler, yalanda ve iftirada adeta sınır tanımıyorlar. Özellikle CHP Genel Başkanı, Türkiye’nin tüm milli meselelerinde sinsi, hasmane ve yıkıcı bir tavır içindedir. Önceki günkü grup toplantımızda Sakarya’daki tank palet fabrikası, istihdam, emeklilik konularındaki yalanlarına cevaplarımızı verdik. Buna rağmen aynı yalanların bir kısmını, bizden hemen sonra geçtiği kameralar karşısında yenilerini ekleyerek tekrarlamaktan hicap duymadı. İspatla diyoruz, onu yapamıyor. Yalan söyleme diyoruz, tıyneti icabı, bundan da kendini alamıyor. Madem hakkı söyleyemiyorsun, öyleyse hiç olmazsa sus diyoruz, onu hiç beceremiyor. Ağzını her açtığında, dünyanın en büyük devletlerini kurmuş ve medeniyetini inşa etmiş ecdadımıza hakaret etmeyi maharet sanıyor. Bu zatın kendi geçmişinden, kendi köklerinden utanması bizi ilgilendirmez. Ama hiç kimsenin milletimizin tarihine, ecdadın aziz hatırasına haksızlık etmesine rıza gösteremeyiz. Bu kişinin, sadece ecdada değil, milletimizin bugün yaşayan fertlerine ve bilhassa çocuklarımızın geleceğine de saygısı yok. Daha önce de söylemişti, geçtiğimiz günlerde aynı hezeyanı tekrarladı. Neymiş efendim, can ve mal güvenliği olmayan ülkeye yabancı sermaye gelmezmiş. Yani yabancılara, Türkiye’ye yatırım yapmayın diyor. Kendi ülkesini küresel sermayeye kötüleyerek dış yatırım gelmesinin önüne geçmeye çalışmanın adı, açıkça söylemek gerekirse ihanetin dik alasıdır.”
EN BÜYÜK 13’ÜNCÜ EKONOMİYİZ
Erdoğan, 2003-2018 yıllarında ortalama yüzde 5,6 büyüttükleri Türkiye’nin satın alma paritesine göre dünyanın en büyük 13’üncü ekonomisi haline geldiğini belirtti. 2002’de yıllık sadece 70 milyar lira yatırım yapan Türkiye’nin, bugün yıllık 1 trilyon liranın üzerinde yatırım seviyesine ulaştığına işaret eden Erdoğan, genel ticaret sistemindeki ihracatın 180 milyar doları geçerek her ay rekor tazelediğini vurguladı.
Erdoğan, “Bu yılın ilk 9 ayında dünya ihracatı yüzde 2,6 azalırken Türkiye’nin ihracatı yüzde 2,9 oranında yükselmiştir. Cari işlemler dengemiz artık açık değil, fazla veriyor. Bu tablo, cari açık meselesinin ekonomimizin yumuşak karnı olmaktan çıkmaya başladığını gösteriyor. Döviz kurundaki ve faizlerdeki yükselme sebebiyle kamu borçlanma oranımızda bir parça artış yaşanmışsa da hala Avrupa Birliği kriterlerine göre çok iyi bir durumdayız” diye konuştu.
Enflasyonla ilgili de açıklamalarda bulunan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara indirerek, faizleri hızla düşürerek, ülkemizin üzerindeki kara bulutları dağıtıyoruz. 2020 inşallah, faizlerin çok daha düştüğü bir yıl olacak. Buradan girişimlerimize sesleniyorum. Gelin, yatırım yapın. Her sektöre sesleniyorum. Hangi sektörde çalışıyorsa, gel yatırım yap. Bankalarımızın kapısı artık sizlere açık ve faizdeki oranlar açık net ortada. Gel, yatırım yap. İki; diyorum ki kendi parana dön ve kendi paranı kullanmaktan çekinme. Artık dövizle borçlanma değil, yerli, milli parayla adım atma dönemine döndük. Bunu başarıyla yürütme durumundayız. Şu anda geçen yıl yaşanan sıkıntılar sebebiyle gerileyen konut, otomobil, beyaz eşya satışları ile yeni kurulan şirket sayısının yeniden yükselmeye başlaması, ekonomideki toparlanmanın işaretlerinden biridir. Konut satışlarında ciddi artış, otomobilde ve beyaz eşyada aynı şekilde bu artışlar başladı. Yatırımcılarımıza sesleniyorum, endişe etmeyin, tereddüt etmeyin, lütfen kendi alanlarınızda, sektörünüz de yatırım yapmaya devam edin.” AA/İHA