- Siyaset
- 10.05.2025 16:10
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye ile SDG arasında arabulucu olabiliriz lafı, doğruysa, bunu söyleyen kişinin haddini ve boyunu çok aşan bir beyandır diye konuştu
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısında partililere hitap etti. AK Partiyi, milletle kurduklarına, bugüne de hep milletin desteğiyle geldiklerine işaret eden Erdoğan, AK Partiye ne bu kifayetsiz muhalefet zarar verebilir ne FETÖ ve PKK gibi terör örgütleri zarar verebilir ne de dış güçler zarar verebilir. İşte en son Milli İstihbarat Teşkilatımız, malum Kosova istihbaratı ile yaptığı dayanışma içerisinde 6 tane Balkanlardaki en üst düzey FETÖ temsilcisini anlaşarak aldılar, getirdiler ve emniyet teşkilatımıza teslim ettiler. Dedik ya onlar kaçacak, biz kovalayacağız. Neresi olursa olsun ve bunları paketleyerek buraya inşallah getireceğiz. Burada da hesaba çekeceğiz dedi.
YOLUMUZU AYIRDIK
Bir partide küçük olsun, benim olsun zihniyetini türemişse ve kök salmaya başlamışsa orada durumun vahim olduğuna işaret eden Erdoğan, AK Partiyi 2001 yılı Ağustos ayından beri bu zihniyetten uzak tutmak için elimizden geleni yaptık. Elbette zaman zaman bu yanlışa kapılanlar oldu. İkazlarımızı yaptık, müeyyidelerimizi de uyguladık. Hatasını anlayıp yeniden davaya sarılanlara ve onlarla birlikte yolumuza devam ettik, hala da ediyoruz. Buna rağmen hatada ısrar edenlerle de yolumuzu ayırmak mecburiyetinde kaldık diye konuştu.
2017 BÜYÜME VERİLERİ
Türkiyenin 2017de yüzde 7,4 oranında büyüme kaydettiğinin altını çizen Erdoğan, 2002-2016 yılları arasında ortalama yüzde 5,7 büyüme oranı elde edildiğini, 2016da darbe girişimi ve terör olaylarına rağmen yüzde 3,2lik bir büyüme oranında kalmanın başarıldığını ifade etti. Geçtiğimiz yıl yeniden bizim şahlanış yılımız oldu diyen Erdoğan, şöyle devam etti: Yüzde 7,4lük büyüme oranıyla dünya ekonomisinin yüzde 85ini temsil eden G20 ülkeleri arasında birinci sırada yer alıyoruz. OECD ve Avrupa Birliğinde de yüzde 7,8lik büyüme elde eden İrlandanın hemen arkasından ikinci sırada yer alıyoruz. AB ortalamasının yüzde 2,4 olduğu dikkate alındığında Türkiyenin başarısı daha iyi anlaşılacaktır. Kredi derecelendirme kuruluşlarının ülkemizin aleyhinde nasıl yayınlar yaptığını, Türkiyeye küresel sermayenin girmemesi için ne gibi gayretler içerisine girdiklerini biliyorsunuz. Hatta bu oyuna gelip aramızdaki bazı arkadaşların, kusura bakmasınlar ülkemizdeki ekonomik durumun sıkıntılı olduğuna dair açıklamalar yapacak kadar yanlışın içerisine düştüklerini de ve bunu toplantılarda yaptıklarını da duymak bizi üzmüştür. Ortada bu denli büyük başarı var. 11,2yi üçüncü çeyrekte yakalamışsın ki görünen köy kılavuz istemez. Biz 7-7,5 konuşuyoruz ve hala bunlar konuşuluyor. Bir insan kendi ayağına kurşun sıkar mı, böyle bir şey olabilir mi? Ülkenin bu psikolojik üstünlüğünü uluslararası camiaya vermesi gereken arkadaşlarım bu tür yanlışı yaparlarsa bunun affedilir yanı olamaz. Felaket tellalları zaten davul, zurna dolaşıyorlar. Onlar yetmiyor mu? Bize ne oluyor? Her gün, her saat susmak bilmeyen kriz söylemlerine, yatırımcıları ürkütmek için ortaya atılan onca yalana rağmen elde ettiğimiz bu büyüme oranı tüm milletimize moral vermiştir.
Birilerinin kur aşağı, kur yukarı diye tutturduğunu belirten Erdoğan, Türkiyenin ekonomisinin ortada olduğunu, Türkiyenin Afrin operasyonu, Gezi olayları ve 17-25 Aralıkı geçirirken 11,2yi yakaladığını vurguladı. Ortalama olarak, şimdi de 7,4lük büyümenin yakalandığını aktaran Erdoğan, Demek ki sizin o koyduğunuz kuralların hiç birisi geçerli değil. Teori başka bir şeydir, pratik başka bir şeydir. Siz teori ile pratiği birleştirebiliyorsanız, bunu başarabiliyorsanız selamlarım. Ama başaramıyorsanız sen yoluna, biz yolumuza dedi.
Erdoğan, Döviz kurunu öcü gibi kullanarak, milletimizin kafasını karıştırmaya çalışanlara şöyle bir kötü haber vereyim, üzülmesinler. Türkiye 2018 yılında elde edeceği yüksek büyüme oranıyla üzerinde oynanmaya çalışan tüm oyunları bir kez daha bozacak, haberiniz olsun. diye konuştu.
İŞ ADAMLARINA ÇAĞRI
Erdoğan, iç piyasayı daha da hareketlendirmeye dönük çalışmaların da sürdürüldüğünü dile getirdi. Hükümetin esnaftan çiftçilere kadar her kesime destek verecek yeni bir paketin çalışması içinde olduğunu anlatan Erdoğan, Buradan tüm milletime, özellikle de iş adamlarımıza, piyasa dediğimiz dünyayı oluşturan kesimlere sesleniyorum, lütfen Türkiyeye güvenin, bozgunculara, dedikoduculara, kriz rantçılarına prim vermeyin. Türkiyenin imkanları ve potansiyeli hem karşı karşıya bulunduğu sorunların üstesinden gelmeye hem de ekonomik hedeflerini gerçekleştirmeye yeterlidir. diye konuştu.
ZEYTİN DALI HAREKATI
Cumhurbaşkanı Erdoğan Zeytin Dalı Harekatında etkisiz hale getirilen teröristlerin sayısı 3 bin 800ü buldu diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: Sincar, Kandilin bir alternatifidir. Bizim için Kandil neyse Sincar da odur. Dolayısıyla Sincar PKKdan, terör örgütlerinden, ismi ne olursa olsun, temizlenene kadar bu devam edecek. Onun için bir gece ansızın oraya da gidebiliriz. Terör örgütünün faaliyetlerinin Irak topraklarında sona erdirilmesi hem bizim hem de Bağdat hükümetinin ortak sorunudur. Şayet arzu ederlerse Irakla bu konuda birlikte çalışmaya da hazırız. Ayn el Arap, Tel Abyad, Resulayn, Haseke gibi Irak sınırına doğru olan bölgeleri de terörden temizlemek için gereken hazırlıklara başladık.
MACRONUN AÇIKLAMALARI
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macronun SDGyi temsil eden bir heyetle görüşmesine ilişkin, Eskiden beri ülkelerinde serbestçe faaliyet gösteren terör örgütü mensuplarını dün bir kez daha en üst düzeyde ağırlayanlar, bunun Türkiyeye karşı husumet ifadesinden başka bir anlamı olmadığını bilmelidir. Türkiye ile SDG arasında arabulucu olabiliriz lafı, doğruysa, bunu söyleyen kişinin haddini ve boyunu çok aşan bir beyandır. Türkiyenin ne zamandan beri terör örgütleriyle bir masaya oturmak gibi sorunu var? Nereden çıkardınız bunu? Siz terör örgütleriyle masaya oturabilirsiniz ama Türkiye, terör örgütleriyle mücadelesini Afrinde olduğu gibi yapar. Bunların arkadaşlarının YPGliler yani bölgemizdeki en eli kanlı, en ahlaksız, en haysiyet yoksunu, en insanlık düşmanı teröristler olduğunu gördük. Bu tavrından sonra Fransanın hiçbir terör örgütünden, hiçbir teröristten, hiçbir terör eyleminden şikayetçi olma hakkı kalmamıştır. Teröristlerle yatıp kalkan hatta onları saraylarında ağırlayanlar, yaptıkları yanlışı er geç anlayacaktır. Siz kim oluyorsunuz ki bir terör örgütüyle Türkiye arasında arabuluculuk ifadesini ağzınıza alabiliyorsunuz diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: Geçen hafta Macronun kendisiyle bizzat görüştüm. Baktım garip garip şeyler söylüyor. Tabii garip garip şeyler söyleyince de kendisine biraz frekansı yüksek oldu ama söylemek zorunda kaldım. Çünkü bizim Silahlı Kuvvetlerimizi, bizi, kalkıp da asla kabullenemeyeceğimiz bir yere oturtmak kimsenin haddine değil. Suriyeden, Iraktan canını kurtarıp kaçan teröristler, Fransanın bu politikasından aldıkları cesaretle oraya doluştuğunda ümit ediyoruz ki bizden yardım istemeye kalkmazlar. Ey Batı, SDG dediğiniz Suriye Demokratik Güçleri, bu terör örgütünün aynısıdır. Bunlarla siz, bizi aldatmaya çalışıyorsunuz. Kusura bakmayın, biz bunların hepsinin temelini biliriz, hücrelerini okuruz. Dolayısıyla, bunları bize yutturamazsınız. Bunların adresine varana kadar, hepsinin künyesi bizde var. 24 saatte bir ismini değiştirseniz, biz bunları tanırız.
Erdoğan, grup toplantısındaki konuşması nedeniyle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğluna 250 bin liralık tazminat davası açtığını belirterek, Çünkü grup konuşması, bu artık yenilir yutulur bir konuşma değil, ahlaksızlıkta tam bir tavan yapmış konuşma dedi. AA