- Siyaset
- 07.06.2025 15:48
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Senatosunun ‘Ermeni’ kararına ilişkin, “Yeri geldiği zaman bütün heyetlerimizle beraber, kapatılması gerekiyorsa İncirlik’i de kapatırız, Kürecik’i de kapatırız” dedi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi’nde gerçekleştirilen ATV-A Haber ortak yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj’ı kabulüne ilişkin soru üzerine Erdoğan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın da yer aldığı görüşmede Libya’daki son durumu değerlendirdiklerini söyledi. Sarraj’ın Libya’nın meşru başbakanı olduğunu, karşısındaki Halife Hafter’in meşru bir başkan veya başbakan değil, illegal yapısı olan bir kişi olduğunu, Hafter üzerinde uluslararası bir mutabakatın da bulunmadığını anlatan Erdoğan, uluslararası karşılığı olan kişinin Sarraj’ın kendisi olduğunu ifade etti. Yaptıkları çalışmalarda özellikle Libya’ya yönelik uluslararası hukuktan kaynaklanan hakların kullanılması noktasında kısa bir süre önce bir mutabakat muhtırası imzalandığını hatırlatan Erdoğan, “Bunlardan biri deniz yetki alanlarının sınırlandırılması diğeri de güvenlik ve askeri iş birliğiyle ilgiliydi. Deniz yetki alanlarıyla ilgili imzaladığımız mutabakat muhtırası, TBMM tarafından onaylandı. BM’ye de tescil edilmesi için bildirimde bulunduk, süreç hızla ilerliyor. Şimdi de güvenlik ve askeri iş birliği anlaşması ayrıca Meclisimize sunuldu. O da Meclisimiz onayladıktan sonra yürürlüğe girecektir” diye konuştu.
BİZİM TASARRUFUMUZDA
“Kürecik ve İncirlik kapatılabilir mi?” sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti: “Şimdi bunların hepsi bizim tasarrufumuzda olan kararlardır. Böyle bir kararı vermemiz gerektiği anda bu kararı alma yetkisi bize aittir. Yeri geldiği zaman otururuz, bütün heyetlerimizle beraber kapatılması gerekiyorsa İncirlik’i de kapatırız, kapatılması gerekiyorsa Kürecik’i de kapatırız. Bütün mesele, eğer karşımıza bizim yaptırımlar gibi tedbirlerin hayata geçirilmesi durumunda, biz de bunlara mütekabiliyet çerçevesinde gereken cevabı veririz. ABD’nin ilişkilerimizde tamiri mümkün olmayan adımlar atmaması her iki taraf için de çok önemlidir. Türkiye bir kabile devleti değildir. 780 bin kilometrekarelik ve 2 bin yılı aşkın bir tarihe sahip olan Türkiye’ye bu tür yaklaşımları reva görmek karşılıksız kalacak bir şey değildir. Bunun için de ne gerekiyorsa, mütekabiliyet esasına dayalı olarak biz bu adımları atarız. Kaldı ki biz sizinle stratejik ortağız. Biz senle NATO’da ortak değil miyiz? Beraberiz. NATO’da beraber olduğumuza göre, yok model ortak, yok stratejik ortak, yapılanlar ne? Bu stratejik ortaklığa yakışıyor mu? Nasıl böyle bir şey yapabilirsiniz, bunların oturup düşünmesi lazım. Bunlar farklı hareket etmeye devam ederlerse bizim de tabii ki buna karşı vereceğimiz cevabımız var.”
AŞİRETLER YARDIM İSTİYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Barış Pınarı Harekatı devam eder mi?” sorusu üzerine, ekranda gösterdiği harita üzerinden açıklama yaptı. Barış Pınarı Harekatı’nda, özellikle Türkiye’yi çok ilgilendiren yeri harita üzerinden gösteren Erdoğan, “Tel Abyad ve Rasulayn 120 kilometredir, derinlik 32 kilometredir. Bu alanda şu an bizim kontrolümüz var. Fakat Irak sınırı Malikiye denilen buradan, batı ucuna kadar 444 kilometre. Bütün bu alanda, bir kısmında Rusya ile bir kısmında ise Amerika ile yaptığımız anlaşmalar var. Bunlar 150 saat, 120 saat şeklinde anlaşmayı yaptık. Ama maalesef ne Amerika ne de Rusya buradaki terör örgütü YPG/PYD’yi buralardan çıkaramadılar. Halbuki bize verdikleri söz öyleydi. Tabii çıkartamayınca iş başa düşüyor, yapmamız gerekenler var. O zaman ne yapıyoruz, göbeğimiz biz kendimiz keseceğiz. Mesela bize kalktılar dediler ki, ‘Münbiç’ten 90 günde biz bütün teröristleri çıkaracağız.’ Çıkartamadılar. Hala orada bu terör örgütleri var. Oradaki aşiretler sürekli bizden yardım istiyorlar” diye konuştu.
Erdoğan, “Amerika ve Batılı ülkelerin YPG/PYD için “Onlar Kürt” diyorlar. Oysa ki biz biliyoruz ki PKK gibi onlar da ‘bebek katili.’ Siz her zaman gittiğiniz uluslararası platformlarda da bunu söylüyorsunuz, Kürtler için uyarılarda bulunuyorsunuz. İkna oluyorlar mı?” sorusu üzerine, şöyle konuştu: “Ben bunların ikna olduğu kanaatinde değilim. Bir defa, kendileri ne söylediklerinin farkında değil. Bunlar özellikle Kürt kardeşlerimize saygısızlık yapıyorlar. Çünkü YPG/PYD bunların Kürt olarak ifade edilmesi bana göre Kürtlere saygısızlıktır. Bu ne demek ‘Kürtler teröristtir.’ Biz gerek vatandaşlarımız olan Kürt kardeşlerimizi gerekse Suriye’nin kuzeyinde olan Kürt kardeşlerimizi terörist olarak kabul etmiyoruz ki ha onların içerisinden terörist çıkabilir, onların içinden terörist çıktığı gibi daha farklı etnik unsurların içerisinden de teröristler çıkıyor. Dini grupların içerisinden de teröristler çıkıyor. Bunları da görmemiz lazım. Ama bunlar nedense yatıyorlar, kalkıyorlar PYD/YPG diyemiyor, bunu söylüyor. En sonunda bunu da kamufle etmek için ne yaptılar, ‘SDG’ dediler yani ‘Suriye Demokratik Güçleri’ adını da böyle demokratik güçleri olarak kamufle ettiler.” YPG/PYD’nin PKK’nın yan kuruluşları olduğunu vurgulayan Erdoğan, hepsinin belgelerini de gösterdiklerini anlattı. AA
İzmir'deki hayvan pazarlarında pazarlık başladı