- Siyaset
- 03.10.2025 18:13
CHP İzmir eski Milletvekili Tacettin Bayır, Şenol Aslanoğlu’nun adaylığına değil, adayların tepeden inme yöntemlerle belirlenmesine karşı olduğunu açıkladı. Örgüt iradesinin yok sayıldığını savunan Bayır, çözümün ön seçimden geçtiğini vurguladı.
CHP İzmir eski Mİlletvekili ve İl Başkanı Tacettin Bayır, CHP’de aday belirleme sürecine ilişkin tartışmalara dair önemli açıklamalarda bulundu. Bayır, mevcut yöntemlerle parti örgütünün ve delegelerin yok sayılmasına karşı olduğunu belirterek, “CHP gibi demokratik bir partide adayların tepeden belirlenmesini kabul edemem” dedi. Genel Merkez’in tutumunu anladığını ancak bunun aday olmak isteyen partililerin önünü kapattığını ifade etti.
Tacettin Bayır tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi;
“zorunlu açıklama...
Son günlerde aldığım telefonlar ve kamuoyundaki tartışmalar nedeniyle bir açıklama yapma gereği duydum.
Ben, CHP İzmir İl Başkanımız Şenol Aslanoğlu’nun adaylığına karşı değilim. Ancak CHP gibi köklü ve demokratik bir partide adayların tepeden belirlenmesine, örgütün ve delegelerin yok sayılmasına karşıyım. Yani yöntem’e karşıyım.
Genel Merkez yöneticilerimizin yaptığı açıklamayı tabi ki de anlıyorum: Şimdi Sayın İl Başkanımız Şenol Aslanoğlu hapiste ve ‘Biz il başkanımıza sahip çıkıyoruz’ Elbette ki herkesin kendi arkadaşına, yol arkadaşına sahip çıkması değerlidir. Tıpkı İl Başkanlığım döneminde Mustafa Balbay 'a sahip çıktığımız gibi...Ancak bu açıklama CHP için çalışmak isteyen, aday olmak isteyen yoldaşlarımızın önünü kapatmaktır. Çünkü İzmir İl Örgütü kongrelerini yaptı, delegelerini seçti. Eğer bu delegeler, seçilmiş il başkanına sahip çıkamayacaksa ve “biz bunu talimatla yerine getiririz” anlayışı hâkim olacaksa, bu durum İzmir örgütünü küçümsemek, yok saymak anlamına gelir.
Milletvekili atama, belediye başkanı atama, il başkanı atama… Eğer her şey yukarıdan verilen kararlarla olacaksa, o halde niye delege seçimleri yapıldı, niye ilçe kongreleri gerçekleştirildi? Bunların yalnızca ‘örgütü oyalamak’ için yapılmış olduğunu kimseye anlatamayız.
Geçmişte ‘küçük olsun, benim olsun’ anlayışıyla hareket edenler bu partiyi iktidara taşıyamadı. Bugün de parti içi demokrasiyi askıya alan anlayışlar, yarın topluma umut veremez. Hepimizin bundan ders çıkarması gerekir. Genel Merkezin seçilmiş il delegelerine adeta talimat verir gibi bu davranış sağ partilerde olabilir, ancak sosyal demokrat bir partiye bu tavır yakışmaz.
Ve unutulmamalıdır ki; milletvekili, belediye başkanı, il başkanı belirlemenin en doğru yolu ön seçimdir. CHP’yi iktidara taşıyacak olan, yalnızca üyelerimizin iradesine güvenmektir...”
Kaynak : BÜLTEN